Savunma sanayinden müthiş hamle! KARGU, hedefe sadece 2 saniye tanıyor

Togan Döner Kanatlı Keşif İHA, Kargu Döner Kanatlı Vurucu İHA, Alpagu Sabit Kanatlı İHA, MİLGEM gibi sistemler hakkında bilgi veren STM Genel Müdürü Özgür Güleryüz, ““Son ‘vur kararını’ kontrol istasyonundan verdikten sonra aşağıdaki hedef bunu hissettiği andan itibaren yaklaşık 2 saniye gibi bir zamanı var. Mühimmat bırakan versiyonları da çalışılıyor, kısa süre içinde hazır olacak” dedi.

GİRİŞ 15.03.2021 13:33 GÜNCELLEME 15.03.2021 13:50
Bu Habere 12 Yorum Yapılmış

Askeri deniz platformlarından otonom sistemlere, siber güvenlikten uydu teknolojilerine kadar geniş bir yelpazede çözümler üreten ve dünyanın en büyük 100 savunma sanayii şirketi arasında yer alan Savunma Teknolojileri ve Mühendislik Ticaret A.Ş(STM) ,kapılarını gazetecilere açtı. Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir ve STM Genel Müdürü Özgür Güleryüz, güvenlik güçlerini yerli ve milli sistemlerle donatmak için çalışmalarını aralıksız sürdüren firmanın dahil olduğu projelerle ilgili soruları yanıtladı.

Türkiye, savunma sanayiinde 4 önemli projeyi hayata geçiriyor

SÜRÜ İHA PROJESİ GELİYOR

Kargu, Alpagu ve Togan gibi kamikaze İHA’lara imza atan STM, “Sürü İHA” çalışmalarını sürdürüyor. Döner kanatlı ve sabit kanatlı İHA’ların GPS olmayan ortamlarda görev yapabilmesini amaçlayan KERKES projesi ile İHA’ların sürü şeklinde hareket etmesi için başlatılan çalışmalara değinen Güleryüz, “Sürü İHA projesinde takvimde gecikme yok, farklı konseptlerin geliştirmesi; doğa ve diğer şartlara uyarlı olacak şekilde devam ediyor” dedi. Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir’de, geleceğin harekat ortamında, sürü kavramının bütün insansız sistemleri içine alacak, onların koordinasyonunu sağlayacak bir yazılım/akıllı sisteme evrilmesini beklediklerini söyledi. Demir, “O yüzden sadece sürü İHA çalışması değil, tüm sistemler için program tasarımlarının ona göre yapılmasını bekliyoruz” dedi.

Savunma Sanayi Başkanı İsmail Demir, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

GİZLİ PROJELERİN ÇALINMASI MÜMKÜN MÜ?

SSB olarak, Siber Güvenlik Kümelenmesi oluşturduklarını belirten Demir, “Yabancıların pazarı haline gelmiş, yazılım ve siber güvenlik alanının yerlileştirilmesi için ne yapılabilirizi konuşuyoruz. Şu an 180’i aşkın firma bu kümelenmenin içinde. Uzaktan erişimin yaygın olduğu bir dönemde, iletişim cihazlarının yazılım ve donanımlarının emniyette olmasını gerektiren bir süreç içindeyiz. Dünyanın geleceği enterkonnekte sistemlere doğru giderken, bu sistemlerin alt yapısını birilerine (yabancılara) emanet ettiğimizde büyük bir güvenlik açığı vermiş olabileceğimizi düşünüyorum” dedi. TSK’nın Siber Savunma Merkezi’nin STM tarafından kurulduğunu açıklayan Güleryüz, “Şirketin yürüttüğü gizli projelerin çalınması söz konusu mu?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:

“STM ve diğer savunma sanayii firmaları, tesis güvenlik kapsamında. Gizli bilgilerin tutulduğu ağlar ile internetin tutulduğu ağlar fiziksel olarak birbirinden bağımsızdır. Gizli bilgilerin ulaşılması mümkün değil”

F-35/S400 derken Türkiye'den TCG-Anadolu hamlesi! Dünya tarihine geçecek

STM Genel Müdürü Özgür Güleryüz

3 BÖLÜMDEN OLUŞAN SİBER FÜZYON MERKEZİ KURULDU

Siber güvenlik alanında önemli çalışmalara imza atan STM, yaklaşık 5 yıl önce kurum bünyesinde kritik teknoloji ve bilgi varlıklarını korumak amacıyla STM Siber Füzyon Merkezi’ni hayata geçirdi. Merkez; Siber Tehdit İstihbarat Merkezi, Siber Operasyon Merkezi ve Zararlı Yazılım Analiz Laboratuvarı olmak üzere üç ana bölümden oluşuyor. Siber Tehdit İstihbarat Merkezi’nde, bir siber olay meydana gelmeden önce, tehdidin istihbaratı elde edilmeye çalışılıyor. Elde edilen bilgiler, kurum ve müşterilerle paylaşılıyor, raporlamalar yapılıyor. Merkezde ayrıca, güvenlik birimlerine istihbarat verileri bildiriliyor ve saldırının başlamadan engellenmesi sağlanıyor. Operasyon Merkezi’nde ise siber olaylara anında müdahale ediliyor, Zararlı Yazılım Analiz Laboratuvarı’na analizler gönderiliyor. 7/24 görevde olan STM Siber Füzyon Merkezi’nde, saldırının hangi kaynaktan hangi kaynağa yöneldiğinin analizi yapılıyor.

Dünyada ve Türkiye’deki siber trafik bu merkezden takip ediliyor. Merkez, uluslararası zararlı yazılım paylaşım platformları ile entegre çalışıyor. Sosyal medya saldırıları için de çalışma yapılıyor.

STM Genel Müdürü Özgür Güleryüz de yürüttükleri faaliyet ve projeler hakkında bilgi verdi. STM’nin kendi çeşitli siber güvenlik yazılımları da bulunan, siber güvenlik izleme-önleme merkezlerinden birine sahip olduğunu, Güleryüz, Türkiye’nin yoğun siber saldırı alan ülkelerden biri olduğunu vurguladı. Güleryüz, dış gelişmelere bağlı olarak bu saldırıların artabildiğini kaydederek, “Trafiğin hangi ülke üzerinden geldiğini görüyoruz ama gerçekte o ülke olmayabilir. Bu trafik oluşurken hangi göstergeler, hangi zafiyetler kullanılıyor, hangi IP ve zararlı yazılımlardan faydalanıyor. Bunları alıp kendi portföyümüz üzerinden kurumlarımıza bildiriyoruz” bilgisini verdi.

STM’nin mikro ve nano uydu projeleri de yürüttüğünü belirten Güleryüz, bu kapsamda sahada anlık görüntü ihtiyacını karşılamak üzere alçak yörüngede görev yapacak Lagari mikro uydusunun geliştirildiğini belirtti. Denizlerdeki hareketleri takip etmek amacıyla yine alçak yörüngede görev yapacak, bu kez gemileri tanımlama yeteneğine sahip “Pirisat” nano uydusunu geliştirme çalışmalarının devam ettiğini, her iki projede de AR-GE’ni STM tarafından yürütüldüğünü kaydetti.

SSB Başkanı Demir: Özgür Projesi, F-16'ları bağımlılıktan kurtaracak

KAMİKAZE DRONLAR: OTONOM SİSTEMLERE SÜRÜ ZEKASI

STM’nin “kamikaze dron” olarak adlandırılan, TOGAN, KARGU ve ALPAGU sistemleri hakkında da bilgi veren Güleryüz, bu dron sistemlerinin “sürü zekasına” sahip hale getirilmesiyle TSK’ya önemli bir yetenek kazandırılmış olacağını vurguladı. Sürü zekanın çok geniş bir alanda avantaj sağlayacağını, örneğin bir sistem vurulduğunda, diğerinin görevi devralabileceğini, bunu insanın komut vermesi gerekmeksizin yapay zeka ile dronun kendisinin yapmanın mümkün olduğunu belirten Güleryüz, “Hava, kara, deniz ve denizaltıların insansız sistemler birlikte çalışmaları, haberleşmeleri, kendi kendilerine karar vermeleri, aktif olarak komuta merkezine bilgi vermeleri, yapay zeka ile komuta merkezine tercih sunabilmeleri gibi konular geleceğin harekat ortamı için çalışılması gereken konular. Mevcutta birkaç ülkede bu teknoloji var, biz de önden giderek en ileride olanlardan biri olmak istiyoruz” dedi.

TOGAN, KARGU VE ALPAGU’YA YENİ YETENEKLER

Döner kanatlı, tek er tarafından kullanılabilen keşif gözetleme hava aracı TOGAN’ın iki aracın birbirine görev devretme yeteneğiyle sürekli gözetleme imkanı bulunan, akıllı sistemler olarak tasarlandığını belirtti. Güleryüz, “TOGAN, hareketli nesne tespiti gibi görüntü işleme özellikleri ile insan hatalarından kaynaklı gözlem hatalarını gidermekte” dedi.

ALPAGU VE KARGU’NUN MÜHİMMAT BIRAKAN MODELİ ÇALIŞILIYOR

Döner kanatlı, yine tek er tarafından kullanılabilen ve üzerindeki mühimmatla hedefe “kamikaze” dalışı yapan KARGU’nun yapay zeka destekli ve hareketli hedefleri vurabilen bir sistem olduğunu belirten Güleryüz, “Son ‘vur kararını’ kontrol istasyonundan verdikten sonra belirlediğiniz hedefe sizin seçtiğiniz mesafeden etkisiz hale getiriyor. 1 kilometre yukarıdan görev yaparken 160 km hızla daldığında, aşağıdaki hedef bunu hissettiği andan itibaren yaklaşık 2 saniye gibi bir zamanı var. Mühimmat bırakan versiyonları da çalışılıyor, kısa süre içinde hazır olacak” dedi.

KARGU ile aynı görev senaryosuna sahip ancak sabit kanatlı olan, yine tek er tarafından kullanılabilen ve bir tüpten fırlatılan uçan sistem olan ALPAGU’nun da deniz ve hava platformlarına entegresi için çalıştıklarını belirten Güleryüz, ALPAGU’nun ihracatının da gerçekleştiğini vurguladı.

MİLGEM FIRKATEYNLER HAVA SAVUNMAYA KATKI VERECEK

ADA sınıfı korvetlerle başlayan MİLGEM projesinde, gemisavar füze ATMACA’nın atıldığı yeteneğe ulaşıldığını hatırlatan Özgür Güleryüz, MİLGEM’in İ sınıfı fırkateyn projesinde ilk gemi İstanbul’un denize indirildiğini hatırlattı. Güleryüz, “Bu fırkateyn, hava savunma harbinden daha etkin bir platform olacak ve kardeş gemilerine katılacak” dedi.

STM’nin Pakistan ile yürütülen denizcilik projelerinde etkin rol oynadığını, Pakistan’ın Fransız yapımı denizaltılarının modernizasyonu projesinde, Fransız şirkete karşı ihale kazandıklarını hatırlatan Güleryüz, bu proje yanında Pakistan’a MİLGEM Korveti satışı, denizde akaryakıt ikmal aracı gibi tamamlanan ve devam eden projeler olduğunu, bu projelerin Türkiye’nin en büyük savunma sanayii ihracatları arasında olduğunu hatırlattı.

KAYNAK: MİLLİYET-DÜNYA.COM
YORUMLAR 12
  • dostacısı 3 yıl önce Şikayet Et
    Ağzınızı yerim sizin aslanlarım
    Cevapla
  • Diyarbekri 3 yıl önce Şikayet Et
    Başta Sayın Cumhurbaşkanımız olmak üzere katkı veren ve emeği geçen bütün personelden Allah razı olsun.
    Cevapla
  • Rassputin 2sele 3 yıl önce Şikayet Et
    bunların daha büyüğü daha uzun menzillisi yapılmalı
    Cevapla
  • Hakan 3 yıl önce Şikayet Et
    Kendi bilgisayarimizi yaptigimizda mumkun olmayacak su an mumkun! Kendimizi aldatmayalim. Ha bilgisayari biz urettigiysek o baska....
    Cevapla
  • 25li POD 3 yıl önce Şikayet Et
    Daha ince uzun ve açılır kanatlı olmalı tasarım ki helikopterlerdeki gibi hydra pod denilen roketatar ünitesi gibi çok sayıda drone SİHAlarla taşınabilsin. Şuan aşırı geniş buna uygun değil. Çin ise tam dediğim gibi yapmış podu bile var helikopterden hepsini birden ateşliyorlar demo videoda. Menzilleri yetersiz SİHA lazım siha da da yeterli yok. Nasıl sürü saldırısı olacak uzağa? Roketarar füzesi gibi ince ve uzun ateşlenince kanatları anında açılan ve uzun süre uçabilen olmalı. 4x25 ten 100 tanesini rahatça 1 sihaya yükleyip lazer gerekmeden at unut olarak at görüntü algılayıcısıla kendi kaçan birliklerin peşinden kendi gidiyor. 10 siha ile ani baskına gelen 1000 tankı tek seferde yok et!
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle