5 yıl sonra bu şehri kimse tanımayacak! Merkez oluyor

Sanayileşme yolculuğuna tarıma dayalı ürünlerle başlayan Adana’nın yıldızı son yıllarda özellikle petrokimya alanında alınan stratejik yatırım kararlarıyla parlıyor. ADASO Başkanı Zeki Kıvanç, “Akdeniz havzasının en büyük üretim merkezi olma yolunda ilerliyoruz. Beş yıl sonra Adana’yı kimse tanıyamayacak” diyor.

5 yıl sonra bu şehri kimse tanımayacak! Merkez oluyor
5 yıl sonra bu şehri kimse tanımayacak! Merkez oluyor
GİRİŞ 15.10.2020 09:36 GÜNCELLEME 15.10.2020 09:36
Bu Habere 4 Yorum Yapılmış

Bugün Türkiye’nin adını dünyanın her köşesine taşıyan büyük sanayi gruplarının doğduğu şehir olan Adana, yaklaşık 170 yıllık sanayileşme geleneğini ve sermaye birikimini yepyeni bir boyuta ulaştırmanın eşiğinde. Sanayide ilk adımlarını, Çukurova’nın bereketli topraklarında yetişen başta pamuk olmak üzere tarımsal ürünleri işleyerek atan şehir, bir yandan geleneksel üretimlerini son teknolojilerle sürdürerek, bir yandan da petrokimya alanında ihtisaslaşmış yatırımlarla yeni hamlesine hazırlanıyor.

Ham maddeye erişim ve lojistik imkanları ile Marmara Bölgesi ile yarışır hale geldiklerini anlatan Adana Sanayi Odası (ADASO) Başkanı Zeki Kıvanç, “Tabii Marmara’da yatırım daha pahalı, o nedenle biz daha avantajlıyız. Türkiye’nin sanayileşmeye doğru atılan ilk cesur adımlarında hep Adana’nın izi vardır. Şimdi yine sanayinin merkezi olacağız” diyor. Zeki Kıvanç, bu iddialı sözlerini, “Beş yıl sonrasının Adana’sını kimse tanıyamayacak” diye sürdürüyor.

YATIRIMLAR HIZLANDI

Başkan Kıvanç, iddialı ama bir o kadar da kendinden emin. Zira iddiasının temelinde başlamış ve günden güne hızlanan yatırımlar var, anlatıyor:

“Adana’da sekiz organize sanayi bölgesi ve yedi küçük sanayi sitesinin kurulması için imar planlamaları tamamlandı. Yakın gelecekte Ceyhan Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi, Ceyhan Karma OSB, Kimya İhtisas OSB, Varlık Fonu’nun kuracağı rafineri tesisi, Gıda İhtisas OSB, Tarıma Dayalı İhtisas Sera OSB, Su Ürünleri OSB, AOSB 4. Genişleme Alanı, Tekstilkent, Ayakkabıcılar Küçük Sanayi Sitesi, Mahrukatçılar Sitesi, Mobilyacılar Sitesi, Gıda Toptancıları Sitesi, Matbaacılar Sitesi ve Hurdacılar Sitesi’nin kurulmasıyla Adana üretimle dönüşen ve kalkınma yolunda dev atılımlar yapan bir kent olacak.”

ÜLKE KAZANACAK

Ceyhan Enerji İhtisas Endüstri Bölgesi’nin Ortadoğu ve Doğu Akdeniz hidrokarbon yataklarına yakınlığı ve uluslararası petrol boru hatlarının denize ulaşma noktasında olması nedeniyle enerji sektörü için önemli bir yatırım olduğunu vurgulayan Zeki Kıvanç şöyle devam ediyor:

“Irak-Türkiye, Ceyhan-Kırıkkale ve Bakü-Tiflis-Ceyhan ham petrol boru hatları aracılığıyla yıllık yaklaşık 100 milyon ton ham petrolü dünya piyasalarına arz eden bölgede petrokimya ve kimya ürünleri alanlarında yapılacak yatırımlar sadece Adana’nın değil, Türkiye’nin kalkınmasına da önemli katkılar sağlayacak. Bölgede yapılacak bu yeni yatırımlar, sadece Adana’ya değil, bölgemize ve ülkemize de çok önemli bir kazanım olacak. Sanayiciler olarak, yüksek teknoloji yatırımları, yüksek katma değerli üretim, ihracat ve nitelikli istihdam artışı önceliklerimiz. Stratejik anlamda doğru bir planlama ve iyi bir yönetimle Adana, Mersin konteyner limanı ve komşu illerle beraber yarattığı ekosistem ile Akdeniz havzasının en büyük üretim merkezi olma yolunda.”

CAZİBESİ DAHA DA ARTTI

ADASO Başkanı Zeki Kıvanç, son dönemde kendilerini en fazla heyecanlandıran gelişmelerin başında ‘teşvik bölgesi transferinin’ geldiğini belirtiyor. Kıvanç, bu gelişmenin ardından yatırım heyecanının daha arttığını şu sözlerle dile getiriyor:

“Adanalı sanayiciler tarafından uzun zamandır talep edilen ilçe bazlı teşvik sisteminin uygulamasına yönelik kararın çıkması hepimizi sevindirdi. Karar ertesinde Adana teşvik uygulamalarında 2. bölgeden 3. bölgeye transfer oldu. Birçok ilçemiz de bir alt bölge desteği olan 4. bölge desteklerinden yararlanma imkanı buldu. Karar, ilimiz ilçeleri olan Yumurtalık, Karataş, İmamoğlu, Karaisalı, Tufanbeyli, Aladağ, Feke, Saimbeyli’nin yanı sıra kararda yer alan tüm ilçelere yeni bir yatırım heyecanı getirecek. Bu ilçelerde OSB ve endüstri bölgeleri kurulmasını da hızlandıracak.”

NİTELİKLİ İŞGÜCÜ İÇİN 'KAMPÜS'

Zeki Kıvanç, ADASO’nun sanayinin temel sorunları olan ihracat, nitelikli eleman, verimlilik, stratejik yönetim, Ar-Ge, tasarım ve lise-üniversite-sanayi iş birliği kapsamında projeler ürettiğini belirterek şu bilgileri veriyor:

“Nitelikli işgücü ihtiyacını karşılamak, yalın üretim ve dijitalleşme odağında işletmelerin rekabet gücünü artırmak, kurumsal kapasiteyi geliştirmek ve inovasyon odaklı üretim modellerini teşvik etmek amacıyla Adana’da Sanayi Kampüsü Projesi’ni hayata geçiriyoruz. 2021’de Sanayi Kampüsü Projesi’ni tamamlayacağız.”

DÜNYA DEVİ OLMA HEDEFİ İLE YATIRIMA DOYMUYOR

Adana’daki petrokimya yatırımlarının en önemlilerinden birini gerçekleştirecek olan Sasa, ilk kazmayı vurmak için devlet tarafından yapılacak yer tahsisini bekliyor. Sasa Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdürü Mehmet Şeker, “Adana Yumurtalık’ta  6 bin 800 dönümlük alanda şirketimizin ana hammaddelerini ve liman yapımını içeren toplam 11.8 milyar dolarlık yatırımlarımızla ilgili ÇED süreci  tamamlandı” diyor.

Sasa’nın söz konusu yatırımı gerçekleştiğinde yılda 5 milyar dolarlık ham madde ithalinin önüne geçilmesinin yanı sıra bu ham maddenin mamule dönüştürülmesiyle 15 milyar dolarlık ek ihracat yapılması planlanıyor. Elbette bu büyük yatırıma ilişkin hazırlık çalışmaları sürerken şirket farklı yatırımlarını bir bir hayata geçiriyor.

4 BİN ÇALIŞANI VAR

Türkiye’nin 68’inci, Adana’nın ise en büyük firması olan Sasa’nın, dünya petrokimya devi olma yolunda hızla ilerlediğini vurgulayan Mehmet Şeker şu bilgileri veriyor:

“Adana’da 1.250 dönüm üzerindeki tesislerinde üretim yapmakta olan Sasa’nın yaklaşık 4 bin çalışanı var. Yüzde 84.8’i Erdemoğlu Holding ve iştiraklerine ait olan Sasa hisseleri Borsa İstanbul’da işlem görüyor. 2015 yılında Sasa’nın Erdemoğlu Holding tarafından satın alınması sonrası başlayan yatırım hamleleri ile Sasa yıllık üretim kapasitesini 4 katına çıkardı. Yeni elyaf tesisi, poy ve tekstürize iplik üretim tesisi ve son olarak da pet tesisi (şişe cipsi-tekstil cipsi) devreye alındı. Son 5 yılda Sasa yaklaşık 1 milyar dolarlık yatırım gerçekleştirdi.”

PANDEMİDE BÜYÜDÜ

Endüstri 4.0’a uyumlu altyapıya sahip olan ve üretim süreçlerinde dijitalleşmeyi pandemi öncesinde gerçekleştiren şirket, hem bunların avantajıyla hem de ürünlerine pandemi nedeniyle artan talep nedeniyle 2020’yi büyüyerek geçirmiş. Mehmet Şeker, “Kısa çalışma ödeneğinden yararlanmayarak bu süre zarfında çalışanlarımızın ücretleri tam olarak ödedik. 2019’u 2.7 milyar lira ciro ve 1.1 milyar lira kar ile kapatmıştık. 2020 sonundaki ciro ve karlılık rakamlarımızın çok daha iyi olacağını tahmin ediyoruz” diyor. Mehmet Şeker şunları söylüyor:

“Sasa’nın ürünleri ev tekstilinden hijyene, medikal ürünlerden ambalajlara kadar birçok farklı sektörde kullanılıyor. Bu sektörlere polyester sağlayan önemli bir üreticiyiz. Sağlık, hijyen ve ambalaj üreticilerinin Sasa’nın portföyündeki payı yaklaşık yüzde 60. Pandemi etkisiyle artan taleple hem iç piyasadan hem de yurt dışı müşterilerimizden yaklaşık yüzde 20’lik artışla ilave siparişler aldık. Mevcut kapasitemizi de hızlı bir şekilde bu taleplere cevap verebilecek şekilde organize ettik.”

SİYAH-BEYAZ FİLMDEN ROBOTLAR ALEMİNE

Adana’nın toprakları gibi sanayisi de bereketli! Yılda birkaç ürünün alındığı toprakları gibi sanayi üretimi de bir grubun bıraktığı yerden başka girişimcilerce sürdürülüyor, büyütülüyor. İşte son dönemde, Türkiye’nin en hızlı büyüyen 100 şirketi arasına giren KSG Makina’nın öyküsü de böyle... KSG Makina’nın kurucularından Fırat Karalı anlatıyor:

“Temsa 2002 yılında iş makinaları üretiminden çekilince o güne kadar Temsa ile çalışmış olan bir Japon firma beni aradı. Ben 23 yıldır bu şirkette çalışıyordum ve grup direktörlüğüne kadar yükselmiştim. Japon firmanın yetkilileri, ‘Bizim için bu üretimi siz yapın’ dediler. Yine Temsa’da yöneticilik yapan Şener Sezgin’le ortak olarak işi kabul ettik. Fakat bu üretim için özel çelik lazım, sermaye lazım. Bir İsveç firmasından özel çeliği borçla almak istedim, kabul etmediler. Kredi için başvurduğum bankanın yöneticisi projeme inandı, krediyi verdi. Japonlarla toplantı halindeyken İsveç firmasının yetkilisi geldi ve ‘Çeliği veriyoruz’ dedi. Siyah beyaz bir Türk filmi gibi! Japonlar da ilk siparişin parasını hemen gönderdi.”

İHRACATA ÇALIŞIYOR

Böylelikle kurulan KSG Makina, bugün 300 kişinin istihdam edildiği, cirosunun yüzde 98’ini ihracattan sağlayan, dünya devlerine üretim yapan bir şirket. Bu yıl bir yandan pazar çeşitlendirmesi çalışmaları yürütürken bir yandan da 26 milyon liralık yatırım yaptıklarını belirten Fırat Karalı, “Robot yatırımlarımızı artırdık. Kurtlar sofrasında geride kalmamak gerek! Robotik üretimle hataları minimize ediyoruz. Mühendislerimizi ve formenlerimizi de bu üretime ayak uyduracak şekilde eğitiyoruz” diyor.

KAYNAK: MİLLİYET
YORUMLAR 4
  • Serkan Babacan 3 yıl önce Şikayet Et
    Bütün fabrikalar toplam kaç kişi istihdam edebilir.Gülünç olmayın.Toprağın sağlayacağı katma değerin onda birini sağlıyamaz
    Cevapla
  • Acayip 3 yıl önce Şikayet Et
    Bitirin bitirin tarım arazisini sonra...
    Cevapla
  • Reco 3 yıl önce Şikayet Et
    Tarım alanlarını yok edin bakalım sonunda aç kalacaksınız.
    Cevapla
  • Ramazan Adanalı 3 yıl önce Şikayet Et
    Bilmediğiniz konuda yorum yapmayın çok gülünç oluyor o fabrika çok eski bir fabrika arazi aynı fakat makinalar yenileniyor bu fabrikayı yapandan allah razı olsun binlerce insan ekmek yiyor ve ülkeye katma değeri çok sen daha domates patlıcan derdine düşmüşün
    Cevapla