Telekom'da Ermeni parmağı!

Radikal gazetesi yazarı Yiğit Bulut, Telekom ihalesinin iptal edilme olasılığının olduğunu yazarken, Telekom'u alan şirketin Ermenilerle olan ilişkisine de değindi.

Telekom'da Ermeni parmağı!
Telekom'da Ermeni parmağı!
GİRİŞ 22.07.2005 16:00 GÜNCELLEME 22.07.2005 16:00

Tüpraş'ın özelleştirilme sürecinde de ekenomi yazarları arasında en sert tepkiyi veren Radikal gazetesi yazarı Yiğit Bulut, bugünkü köşe yazısında Türk Telekom'u işledi. Bulut, Türk telekom'a en yüksek teklifi veren Lübnanlı şirket Oger Telekom'un sahibi olan ve Suriye'de öldürülen eski Lübnan Başbakanı Refik Harriri'nin 1 Nisan 2004 tarihinde Ermenistan'daki Ermeni Anıtı'na çelenk bırakıp saygı duruşunda bulunduğunu yazdı. Bulut, ayrıca Harriri'nin Ermenilere ait sitesinde bulunan saygı duruşunda bulunan fotoğrafın linkini de verdi.


İşte Yiğit Bulut'un yazısı


TT ihalesi iptal edilebilir mi?


Başlık hakkında 'yargıya intikal etmesinden' ve 'sürecin henüz tamamlanmamasından' dolayı kesin görüş bildirmek mümkün değil. Bu bağlamda konu hakkında son üç gün içinde yaptığım görüşmelerden edindiğim ana fikri tek cümle halinde sizlere aktarmak istiyorum: Kamuoyu ödeme şekli, alıcının kimliği, alıcının tecrübe eksikliği gibi ana başlıklar yüzünden bu ihalede ikna olmuş değil. Bu bağlamda çeşitli odaklarda yargıya yapılan başvurulardan sonuç alınması (kısa vadede yürütmeyi durdurma ihtimali dahil) ciddi anlamda sorgulanıyor...



Sonuç 1: Piyasaların şok olmaması açısından Türk Telekom (TT) süreci ile ilgili izlenimimi aktarmak ve özellikle 2.20 cent üzerinde 'ralli algılamasına' giren amatör yatırımcılara 'satışın' daha bitmediğini hatırlatmak istiyorum...
Sevgili yatırımcılar, TT ile ilgili tespit sonrası özelleştirme ile ilgili genel tartışmaya değinmek ve son günlerin en çok konuşulan başlıklarını aktardıktan sonra yorum katmadan dünya genelinde tartışılan tezi sorgulamak istiyorum:
- Bankacılık sektöründe ağırlık noktası milli kalmalı mı?
- Özelleştirilen kamu şirketleri, oluşturulacak milli konsorsiyumlar ile mutlaka ele geçirilmeli.
- Stratejik noktalar özellikle limanlar yerli sermayenin elinde kalmalı, yabancıların bu bölgeleri işletmesi mümkün değil...



Tez: Günümüzün zengin ülkeleri serbest piyasaya kararlı bir bağlılık göstererek başarıya ulaşmışlardır.
- Destekleyen görüşler: ABD ve İngiltere serbest piyasaya tavizsiz bağlılıkları ile dünya lideri olmuşlardır. 19. yüzyılda Fransa, İngiltere'ye karşı üstünlüğünü aşırı devlet müdahaleciliği yüzünden yitirmiştir. Serbest ticaret 1870-1913 arasında eşi görülmemiş bir büyüme yaratmış, 1. Dünya savaşı ile son bulunca büyüme duraklamıştır. Gelişmekte olan ülkelerin en büyük sıkıntısı yerel makamların müdahale etme isteği ve yaptırımlarıdır. 1980'lerde bu ülkeleri saran krizler bu politikaların sonucudur...



- Karşı görüşler: İngiltere ve ABD kalkınma dönemlerinde serbestleşmeye değil tam tersi aşırı düzenlemelere yer vermişlerdir. Örnek: 18. yüzyılda İngiltere, Hollanda ve Belçika'nın sanayideki üstünlüğüne meydan okumak için ithalatı kısıtlayıcı, ihracatı zorlayıcı önlemler almıştır. 19. yüzyılda özellikle 1945'lere kadar dünyanın en çok korunan ve en kapalı ekonomisi ABD'dir. ABD aynı zamanda bebek sanayileri koruma stratejisinin de anavatanıdır. Gelişmekte olan ülkelere gelince. Neredeyse tamamı 1980 öncesi korumacı dönemde daha başarılı olmuşlar, iddia edildiğinin tam aksine 1980 sonrası dayatılan 'neoliberal' uygulamalar ile devam eden bir kriz döngüsüne girmişlerdir. Neoliberalizm ülkeler arasında giderek artan bir eşitsizliğe yol açıyor. BM Gelişme Programı sonuçlarına göre, 1960 yılında dünya nüfusunun en zengin yüzde 20'sine sahip ülkelerin toplam geliri, en fakir yüzde 20'lik nüfusun 30 katıydı. Bu oran 1980'de 45 katına, 1989'da 59'a, 1997'de 70'e çıkarken, 2000 sonrası ise 100 katına yaklaştı...



Sonuç: Türk kamuoyu özelleştirme ile ilgili tartışmaları 'yere özel' algılıyor ve 'Şurası özelleştirilsin, burası kalsın' gibi sonuçlara varıyor. Kısa vadede sonuca gitmek açısından yapılan doğru görünse dahi ülkenin geleceği açısından kamuoyu geneline yayılmış bir şekilde yukarıdaki ana tezin tartışılıp Türkiye'nin ekonomik modeli ile ilgili karar vermesi gerekli...




Not: (http://www.armeniadiaspora.com/genocide) Bu adrese girip, sol tarafta gördüğünüz 'Genocide Commemoratin by Foreign Officials' başlığına tıklarsanız, Telekom ihalesini kazanan şirketin sahibi Hariri'yi 1 Nisan 2004'te 'Sözde Ermeni Soykırımı' anıtına çelenk koyarken görebilirsiniz...









NOT: Fotoğrafları okuyucularımız için siteden biz aldık.