Ekonomistler büyüme verisini değerlendirdi

Ekonomistler, öncü göstergelerin ikinci çeyrekte sıfıra yakın büyüme görülebileceğine işaret ettiğini ve yılın tamamında yüzde 1`e yakın bir büyüme görülebileceğini dile getirdi.

Ekonomistler büyüme verisini değerlendirdi
Ekonomistler büyüme verisini değerlendirdi
GİRİŞ 31.05.2019 15:39 GÜNCELLEME 31.05.2019 15:39

Geçen yılın ikinci yarısında daralarak teknik resesyona giren Türkiye ekonomisi, 2019'un ilk çeyreğinde yüzde 1,3 büyümeye işaret ederek teknik resesyondan çıkmış oldu. 2018'in aynı çeyreğine göre yıllık daralma yüzde 2,6 seviyesinde gerçekleşti.

Ekonomistler, öncü göstergelerin ikinci çeyrekte sıfıra yakın büyüme görülebileceğine işaret ettiğini ve yılın tamamında yüzde 1'e yakın bir büyüme görülebileceğini dile getirdi.

Halk Yatırım Araştırma Direktörü Banu Kıvcı Tokalı, ilk çeyrekte, çeyreklik bazda yüzde 1,3'lük büyüme oranı kaydedilerek, teknik resesyon ortamından çıkıldığını söyledi.

Yıllık bazda, geçen yılın son çeyreğinde yüzde 3 ve bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 2,6 küçülen ekonominin, ikinci çeyrekte sıfır büyüme ortamına yakın, üçüncü çeyrekten itibaren ise yıllık büyüme oranlarına geri dönebileceğini tahmin ettiklerini belirten Tokalı, "2019'un tamamı için büyüme tahminimizi yüzde 0,5 düzeyinde tutuyoruz." dedi.

Tokalı, 2019 yılının ilk çeyrek büyüme verilerine sektörel bazda bakıldığında sanayi üretim verilerinde düzeltilmiş olarak yüzde 4,8 düzeltilmemiş olarak yüzde 5,7 düzeylerindeki yıllık daralma oranlarından kısmen daha ılımlı olarak, katma değerinde yüzde 4,3'lük gerileme gözlemlediklerini dile getirdi.

Sanayi kesimindeki yavaşlamanın, ilk çeyrek büyüme performansındaki zayıflamanın ana unsuru olduğuna dikkati çeken Tokalı, şöyle devam etti:

"Hizmetler kesiminde yüzde 2,1 ile daha sınırlı kalan yavaşlamanın genel büyüme oranında daha şiddetli daralmayı engellediği anlaşılıyor. Bu noktada, bilgi ve iletişim, finans ve gayrimenkul ve kamu yönetimi faaliyetleri destekleyici sektörler olarak beliriyor. Tarım sektörü de geçen yılın yüksek baz etkisine rağmen yüzde 2,5'lik büyüme oranıyla, negatif büyüme ortamını hafifleten diğer bir katkı unsuru olarak beliriyor.

Harcamalar bazında büyümenin kompozisyonunda ise net dış talep önemli destekleyici olmaya devam ediyor. Net iç talepteki daralmanın büyümeden 12,1 puan götürürken, net ihracatın 9,4 puanlık dengeleyici katkı sağladığını hesaplıyoruz. Son üç çeyrektir net dış talep iç talebin negatif etkisini ciddi ölçüde azaltıyor. Net dış talebin büyümeye katkısının devam etmesini beklemekle birlikte, hem küresel ekonomide yavaşlama hem de iç talepte yeniden dengelenmenin oluşmasıyla, ikinci çeyrekten itibaren dış ve iç talep kompozisyonundaki farklılaşmanın daha makul boyutlara gelmesini bekliyoruz."

Banu Kıvci Tokalı, güven ortamı ve yeniden dengelenmeyle, yatırım ve stoklarda tekrar artış eğilimine dönülebileceğini söyledi.

Yılın ilk çeyreğinde iç talepteki zayıflamada, özel tüketim, yatırım ve stoklardaki düşüşün ana etkenler olduğunu dile getiren Tokalı, "Stoklar son iki çeyrektir azalışta. Ancak, güven ortamında toparlanma ve ekonomide yeniden dengelenme süreciyle, ekonomik birimlerin tekrar stok artırma eğilimine döneceğini ve büyümeye destek unsuru olacağını tahmin ediyoruz. Diğer taraftan, kamu tüketim harcamaları büyümeye destek faktörü olmaya devam ediyor." değerlendirmesinde bulundu.

"TEKNİK RESESYONDAN ÇIKILDI"

AA Finans Analisti ve ekonomist Haluk Bürümcekçi de yılın ilk çeyreğinde milli gelir değişiminin yüzde 2,6 ila 2,5 olan piyasa beklentisinden fazla daralma kaydettiğini söyledi.

Büyüme trendinin gücüne ilişkin göstergeler önceki çeyreğe göre artışa ve teknik resesyondan çıkışa işaret ettiğini belirten Bürümcekçi, "Takvim etkisinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, işgünü eksikliği nedeniyle 2019 yılı ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 2,3 azalırken, mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi bir önceki çeyreğe göre yüzde 1,3 artış göstererek teknik resesyondan çıkışa işaret etti." ifadelerini kullandı.

Bürümcekçi, üretim yöntemiyle hesaplanan GSYH'yi, ilk çeyrekte sanayi, inşaat ve hizmetlerin aşağı çektiğini dile getirdi.

Harcamalar yöntemiyle hesaplanan GSYH verilerine göre, ilk çeyrekte özel tüketim, yatırımlar ve stokların büyümeyi aşağı çekerken, net dış talebin rekor katkı verdiğini vurgulayan Bürümcekçi şunları kaydetti:

"Net dış talep büyümeye 9,4 puan katkı verdi. Bu ise, endeks tarihinin rekor katkısı oldu. Hanehalkı tüketim harcamaları alt grupları arasında en fazla düşen grup dayanıklı mallar olurken, dayanıksız mallat artış gösteren tek grup oldu. Gayrisafi sabit sermaye oluşumunda makine-teçhizat yatırımları sert daralma gösterdi.

Önümüzdeki dönem görünümünü ele aldığımızda; ilk sinyaller milli gelirin 2019 yılının ikinci çeyreğinde de daralacağına işaret etmekte. Bu yıl büyüme olup olmayacağını son dönemde sıkılaşan finansal koşulların ne ölçüde iyileşeceği, ivme kaybetmeye başlayan bankacılık kredihacminin ne kadar yükseleceği ve dış talep koşulları belirleyecektir. Bu doğrultuda, 2019 yılı büyümesi için daha önce yüzde 0,2 ile daralma olarak aşağı revize ettiğimiz tahmin üzerinde risklerin aşağı yönde devam ettiğini düşünmekteyiz."

KAYNAK: AA