Berat Albayrak: Yeni bir süreç başladı
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak SETA Enerji Paneli'nde önemli açıklamalarda bulundu.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, bugün petrol ve doğalgaz anlamında enerjide yeni bir sürecin başladığını belirterek, "Türkiye geçtiğimiz dönemden bugüne kadar her zaman tüm enerji ilişkisinde muhataplarıyla güvenilirliliğini pekiştirmiştir. Bundan sonra da bölgedeki en güvenilir oyuncu olmaya devam edecektir." dedi.
Bakan Albayrak, Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfınca (SETA) düzenlenen "Türkiye'nin Enerjide Merkez Ülke Olma Arayışı" panelinin açılışında yaptığı konuşmada, Bakanlığa başladığı ilk günden bu yana Türkiye ve bölge için yeni bir sürece muhatap olunduğunu belirterek, bölgede enerji ihtiyacına dayalı çok farklı konular duyduklarını ifade etti.
Albayrak, Türkiye'nin lokasyon itibarıyla dünyadaki esas ana ham madde olan petrol ve doğalgaz coğrafyasının merkezinde yer aldığını ve dünyadaki petrol ve gazın yüzde 60'tan fazlasının bu bölgede bulunduğunu hatırlattı.
Türkiye'nin bir tarafında enerji kaynaklarının önemli bir kısmına ihtiva eden coğrafya, diğer tarafında Avrupa özelinde dünyadaki enerji tüketiminin önemli kısmına içeren bir pazar bulunduğuna dikkati çeken Albayrak, şöyle konuştu:
"Türkiye bulunduğu coğrafya noktasında çok hayati ve kritik bir rol ifade ediyor. Çünkü son yıllarda yaşanan krizlerle birlikte enerji arz ve güvenliği çok ciddi bir gündem maddesi oluşturmaya başladı. Sadece Türkiye için değil, Avrupa Birliği (AB) için de bölgede ekonomik büyüme ve istikrar arayan diğer ülkeler için de. Bu, beraberinde birçok soruyu, soru işaretlerini doğurdu. Son yıllardaki gelişmeler, enerji ve arz güvenliğini, dolayısıyla bölgede jeostratejik konumu itibarıyla kritik bir rol ifade eden ve edecek olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne yeni yükler yükledi. Ne demek istiyorum? Enerji biliyorsunuz çok önemli bir mevzu. Niye? İstikrarı, uzun süreli bir şekilde tedariği, bunun pazara ulaştırılması, maliyeti, öngörülebilirliği, fiyat politikaları gibi birçok hususun, dünyadaki ekonomik birçok değeri etkilendiğinden hareketle her geçen gün daha da önem kazanan bir meta. Peki bu bize beraberinde neyi getiriyor? Özellikle son 15 yılda bölgede Irak'la başlayan süreç, Irak'la süregelen maalesef istikrarsızlaşma ve bölgenin istikrarsızlaşmasına hizmet eden süreç, bunun peşinden Suriye'de yaşanan süreç, geçtiğimiz 10-15 yılda enerji arz güvenliği noktasında bu coğrafyalar noktasında ciddi problemleri de beraberinde getirdi. Biz bu resimde Türkiye olarak içerideki ekonomik, siyasi istikrarı sağlamanın yanında bölgede önemli bir oyuncu olarak enerji politikaları noktasında da güvenilir, sürdürülebilir güçlü bir siyaset izledik. Bence dünya enerji siyasetinde, politikalarında değil ama ekonomi politikalarında da yeni bir dönemin arefesinde olduğumuzu düşünüyorum."
"En güvenilir oyuncu olmaya devam"
Albayrak, yeni süreç içerisinde Türkiye olarak ekonominin ana unsurlarından enerji noktasında resme bakıldığında, bugüne kadar yapılan katkının ötesinde bir süreçle karşı karşıya olunduğunun altını çizdi.
Yeni bulunan kaynaklar, rezervlerle birlikte bugün birkaç sene öncesine kadar farklı bir noktada olunduğunu vurgulayan Albayrak, şunları kaydetti:
"Meşhur bir deyiş var; 19. yüzyıl kömür, 20. yüzyıl petrol ve 21. yüzyıl gaz yüzyılı olacağından hareketle, özellikle son 10 yılda LNG piyasasında yaşanan gelişmeler ve dünyada yeni bulunan rezevlerle birlikte bölge coğrafyası, LNG piyasasının gelişimi özellikle ve özellikle COP21 sonrası temiz enerjiye dayalı yeni siyaset stratejisinin özelinde çok başka bir dönemle karşı karşıyayız. Enerjiyi üreten satan, tüketen ülkeler, acaba satıcı merkezli bir piyasadan alıcı merkezli bir piyasaya mı geçiliyor? Arz güvenliğinin ötesinde arz miktarının talep miktarıyla çok ciddi bir şekilde çakışacağı bunun siyasi anlamda kontratların sürelerinden fiyatlarına kadar bölgesel dengelere birçok şeyi etkileyeceği bir süreçle acaba karşı karşıya mıyız? Birçok soruyla muhatap olabiliriz. Türkiye geçtiğimiz dönemde bugüne kadar her zaman tüm bu enerji ilişkisinde muhataplarıyla güvenilirliğini pekiştirmiştir. Petrol gaz ilişkilerinde, ticari noktada alıcı özelinde de istikrarlı haliyle, sözlerinin arkasında durmasıyla bugüne kadar hep bunu gerçekleştirmiştir. Bundan sonra da bölgedeki en güvenilir oyuncu olmaya devam edecektir. Buna hiçbir şüphe yok."
"Ortadoğu'da yeni bir süreç başladı"
Albayrak, bugün petrol ve doğalgaz anlamında özellikle Ortadoğu'da yeni bir sürecin başladığını, İran'dan bahsedilen ölçüde ambargonun kalkmasına dayalı ciddi şekilde yeni bir döneme girildiğini, Azerbaycan'daki mevcut ve yeni kaynaklar ve bunların pazara gelmesi, Irak ve İsrail gibi ülkelerin daha etkin bir piyasa oyuncusu olmasından hareketle, çok başka bir süreçle karşı karşıya kalındığını anlattı.
Dünyada enerji arz güvenliğini konusunda Türkiye'nin bundan sonraki dönemde de bugün olduğu gibi mümkün olduğunca Türkiye ve bölgenin barış ve istikrarı noktasında enerjinin oynayabileceği bu önemli rolün farkında olarak her zamankinden daha çok katkı yapmak için çalışmaya devam edeceğini ifade eden Albayrak, şöyle devam etti:
"Bölgeye bugüne kadar ekonomik ve siyasi anlamda insaniyet namına yapmış olduğumuz katkıyı bu noktada da destekleyerek güçlü bir şekilde duruşumuzu pekiştireceğiz. Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz.15 senedir söylem ve eylem siyasetini çok başarılı gerçekleştirmiş bir iktidardan bahsediyoruz. Siyasette çok konuşulan bir konu vardır. İstanbul'dan Ankara'ya gelince fark sorulur. Özel sektörde az konuşup çok iş, Ankara'da çok konuşup az iş yapıyorsunuz. Türkiye olarak 15 yılda, Türk siyasi ikliminin ruhunu da derinden etkileyecek, felsefesini derinden etkileyecek bu söylemi tersine çevirecek birçok başarılı icraatlara imza attık. Enerji sektörü de bunlardan birisi. Piyasanın büyümesi, gelişmesi, liberalleşmesi, yabancı yatırımcıların Türkiye'ye çekilmesiyle ilgili birçok konuda stratejik ve önemli adımlar attık. Atmaya da devam edeceğiz, daha yolun başındayız. Türkiye, ekonomisiyle üst orta gelir grubunda olan, üst gelir grubunun eşiğinde olan bunu en kısa sürede aşıp bir üst lige çıkma arefesinde yasal düzenlemeleriyle, mevzuatlarıyla, yatırım ortamlarının iyileşmesiyle, demokratikleşmesiyle her geçen gün daha da güçlenerek ortaya koyan bir ülke. İktidarımızın bulunduğu süre içerisinde ruhunda olan bu felsefeyi daha da güçlendirerek devam edeceğiz. Enerji de bunlardan bir tanesi. Bugüne kadar yaptıklarımız ortadayken tabii ki iç siyaset, iç gündem noktasında da enerji politikalarında çok önemli adımlar atacağız inşallah. Bu sadece müşteri memnuniyeti özelinde vatandaşımızın memnuniyeti açısından değil, altyapı yatırımları, yeni kapasite artışları. Türkiye'nin büyümesiyle doğru orantıda olan bir enerji büyümesinden bahsediyoruz."
Türkiye ortalama yüzde 5, enerji piyasası da ortalama yüzde 4,5-5 seviyesinde büyüdüğünü belirten Bakan Albayrak, "Bu minvalde aynı noktada yer almış. Bir yandan bunu sağlamamız lazım. Bir yandan piyasaların daha şeffaflaşması, gelişmesi lazım daha öngörülebilir olması için atılması gereken adımları ciddi şekilde atmaya devam etmemiz lazım. Bunu yaparken geçmişten gelen birçok konu var. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı çok geniş bir bakanlık olduğu için bugüne kadar yapılanlar ötesinde çok fazlasını yapma konusunda omzumuzda çok büyük yük var. Çünkü, Türkiye bölgede sadece ve sadece bir anlamda rol model olan bir ülke değil. Demokrasisiyle, halkın devlete sisteme katkı ortaya koyacak her türlü sivil toplum iradesini ortaya koymasıyla, serbest rekabet şartlarıyla, özel sektörün yerli ve yabancı sermayenin gelip çok rahat iş yapma kapasitesiyle belki de bölgedeki ilk ve tek ülke." değerlendirmesinde bulundu.