Halkbank'tan Rıza Sarraf açıklaması! Doğru değil

Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, ABD'de devam eden ve Mehmet Hakan Atilla adına yürütülen kumpas davasıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu

Halkbank'tan Rıza Sarraf açıklaması! Doğru değil
Halkbank'tan Rıza Sarraf açıklaması! Doğru değil
GİRİŞ 24.01.2018 13:51 GÜNCELLEME 24.01.2018 13:51

Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, ABD'de görülen Rıza Sarraf davası nedeniyle 2017 yılının Halkbank için kolay geçmediğini buna rağmen yüzde 20 olan sektör büyümesinin üzerinde büyüme gösterdiklerini belirtti.

2017 yılının Halkbank için kolay bir yıl olmadığını belirten Arslan "Bankamızın temellerinin sağlam olması, ABD'deki dava süreci ve benzeri gelişmelerin faaliyetlerde kısıtlamaya neden olacağı beklentisini boşa çıkardı. 2017'de bankamız ekonomik büyümeye destek sağlamıştır." dedi.

Arslan, bankaya doğrudan açılan bir davanın söz konusu olmadığını ifade etti.

Halkbank Genel Müdürü Osman Arslan, "Bankamız İran ile yapılan ticarette ABD'nin yasaklarına uygun hareket etti. 1979'dan beri birçok düzenleme var özellikle 2012- 2016 arasında yaptırımların kapsamı genişletildi. Halkbank sorumluluğunun bilincinde olarak bu detayları incelemiştir ve uygun olmayan işlemi yapmamıştır. Bankamız başta uluslararası dış ticaret kuralları olmak üzere bu düzenlemelere uymuştur" ifadelerini kullandı.

Osman Arslan'ın sözlerinden satır başları şöyle:

Hukuki anlamda bankamız davaya taraf değil. Tabii ki Genel müdür Yardımcımız Hakan Atilla'nın şahsında hukuki süreci devam ettireceği üzerimize düşen bir mesele olursa, bir lojistik destek veya farklı destekler anlamında uluslarararası hukuk çerçevesinden ayrılmadan, tüm düzenlemelere uyarak gereken desteği vermek durumundayız.

Genel Müdür Yardımcımızın bu süreçte aklanması ve beraat etmesi elbette uluslararası piyasalarda ve kamuoyunda da Halkbank'a olan basıncın gevşemesine ve azalmasına neden olacaktır.

Hakan Atilla için temyiz süreci açıktır ve kendisi bu hakları sonuna kadar kullanacaktır. Bankamızla ilgili açılan dava söz konusu değildir.

Böyle olmakla birlikte uluslararası piyasalarda iş yapan, yüzde 49'u halka açık olan, yüzde 49'un yüzde 80'i yabancılara ait olan ve bunun da yüzde 30'unun Amerikalı yatırımcılar tarafından hissedarlık ilişkisinin devam ettiği bir şirket olarak biz şöyle bir adım attık.

Şeffaf bir firmayız, kendimize güveniyoruz, Amerikalı bir hukuk firması üzerinden ilgili kurumlarla iletişime geçtik. Buyrun gelin, tüm kayıtlarımız denetlenebilir, Sayıştay kanalıyla TBMM denetiminden geçsek ve Türk milletine hesap versek de biz bununla yetinmedik ve bağımsız, uluslararası bir inceleme firmasını gönüllülük esasıyla davet ederek bir araştırma ve inceleme süreci başlattık.

Gelin bakın, hangi evrakları istiyorsanız inceleyin dedik. Hukuki ve teknik bir süreçtir. Veriler, belgeler üzerinden ilerlemesi normaldir.

"DAVA SONUÇLANMADAN GELECEK CEZAYI KONUŞMAK DOĞRU DEĞİL"

"Bu tablo ortaya çıkmadan spekülasyonlar yapıp 'şu kadar ceza gelecek' gibi yaklaşımlar doğru değil. Bu tür söylemler hem hissedarlarımıza zarar verir, hem de Türkiye ekonomisinde önemli yere sahip olan bankamıza fayda getirmez. Yetkili ve sorumlu kişilerin buna dikkat etmesi lazım" değerlendirmesini yaptı. 

Amerikalı hukuk firması aracılığıyla Amerikan piyasalarıyla ilişkimiz sağlıklı bir şekilde devam ediyor. Bankamız bütün İran dış ticaretiyle ilgili kayılarını bağımsız kuruluşlara açmıştır ve her türlü desteği sağlıyoruz.