Defacto'nun dönüşümüne Avrupa ilgisi

DeFacto’nun finansal dönüşümü Avrupa Finans Zirvesi’nde büyük ilgi gördü.

Defacto'nun dönüşümüne Avrupa ilgisi
Defacto'nun dönüşümüne Avrupa ilgisi
GİRİŞ 24.02.2016 06:15 GÜNCELLEME 24.02.2016 06:15

Küresel ekonomide yaşanan yapısal dönüşüm ve şirketlerin büyüme hedeflerindeki değişim, CFO’ların hem sorumluluk hem yetki alanlarını genişletiyor. Buna paralel olarak CFO’lar geçmiş odaklı anlayıştan uzaklaşarak geleceği kurgulayan, gelecek hedeflerine uygun stratejileri belirleyen ve hayata geçiren bir rol üstleniyor. Bu değişimle finansal organizasyonları da yeniden yapılanan şirketler, gelecek planlarını daha sağlam temeller üzerine oturtuyor, sürdürülebilir büyümeyi sağlayarak beş hatta on yıllık stratejilerini güvenle uyguluyor. 

Bu dönüşüme ayak uyduran şirketlerin CFO’ları Şubat ayında Londra’da düzenlenen “Finance Transformation Europe 2016” zirvesinde bir araya gelerek deneyimlerini paylaştılar ve gelecekteki dönüşüm fırsatlarını değerlendirdiler. Tüm dünyadan 150’nin üzerinde şirketin finans tepe yöneticisinin buluştuğu zirveye ilk kez bir Türk şirketi olarak DeFacto da davet edildi. DeFacto’nun “Finansal Dönüşüm” süreci ve elde ettiği başarı, farklı ülkelerde görev yapan finans liderleri tarafından büyük ilgiyle karşılandı. Zirvenin en dikkat çeken konuları ise; CFO’ların değişen rolleri ile gelecekte daha da artacak sorumluluk alanları ve etkileri oldu. 

Bu yıl Londra’da düzenlenen Finans Dönüşüm Zirvesi’ne ilk kez bir Türk şirketi davet edildi. Bu oturumlara katılmak için şirketlerin hangi kriterlere sahip olması gerekiyor?
Öncelikle belli bir finansal büyüklüğe ulaşmış ve uluslararası çapta faaliyet gösteren şirketler davet ediliyor. Elbette bu şirketlerin finansal yönetim ve değişim uygulamalarında bir mesafe katetmiş olması gerekiyor. Şirketleri temsil eden ve söz konusu değişimi yöneten CFO’ların ise çalıştıkları şirketin hem ulusal hem de uluslararası düzeyde tüm finansal süreçlerinin sorumluluğunu üstleniyor olması bekleniyor. 150’den fazla CFO’nun katıldığı oturumlarda McDonalds, Tesco, BBC, Heineken, Nestle, Bayer, G&E gibi büyük ve global şirketlerin finans tepe yöneticileri konuşmacı olarak yer aldı. 

Toplantıların gündemi nasıldı?

İki gün boyunca pek çok oturum ve konferans düzenlendi. CFO’nun değişen rolleri tartışıldı, diğer şirketlere ilham vermek için en iyi uygulama tecrübeleri paylaşıldı. Geleceğe yönelik inovasyon ve dönüşüm fırsatları değerlendirildi, fikir alışverişleri yapıldı. Biz DeFacto olarak sadece 25 CFO’nun katıldığı kapalı bir oturuma davet edildik. Burada da hem uygulama tecrübelerimizi paylaştık hem de finansal inovasyon ve geleceğe dönük vizyon oluşturma adına beyin fırtınası yaptık. Daha çok bir yönetim kurulu toplantısı havasında geçen bu zirvede, DeFacto’nun “Finansal Dönüşüm” sürecini paylaşma fırsatını bulduk. 

CFO’ların değişen rolleri ve sorumluluk alanlarının artması şirketlerin gelecek hedeflerine nasıl bir katkı sağlıyor? 

Deloitte’nin raporlarında da bahsedildiği gibi, artık CFO’ların organizasyon içinde “Stratejist, Operatör, Bekçi ve Katalizör” olarak dört farklı şapkası bulunuyor. Stratejist kimlikleri ile kuruma değer katmaya ve performans artırmaya odaklanıyorlar, operatör olarak verimlilik ve en uygun maliyetler ile faaliyetlerin yürütülmesini sağlıyorlar. Kontrol merkezli bir yaklaşımla hareket ederek bekçilik yaparken, katalizör kimliği ile de uygulama ve hizmet seviyelerini yönetiyorlar. Böylece, şirketler hızlı hareket edebilir, hem bugünü hem de gelecek hedeflerini aynı çeviklikle yönetebilir duruma geliyorlar. 

Bu sağladıkları katma değer, vizyon ve oluşturdukları kültür sayesinde gelecekte CFO’ların şirket yönetimlerinde daha fazla görev üstlenecekleri öngörülüyor. Kısa ve orta vadeli hedefleri yönetmenin yanı sıra geleceği tasarlamak en önemli görevleri arasında kabul ediliyor. Hatta oturumlara katılan bazı CFO’ların, “Chief Financial Office” olan CFO açılımını “Chief Future Office” olarak değiştirmeleri dikkatimi çekti.   

Dünya finans liderlerinin ilgisini çeken DeFacto’nun uygulamalarından bahseder misiniz?  
Finansın “Stratejik İş Ortağı Rolü”nün ön plana çıkmasıyla finansal dönüşüm de daha önemli hale geldi. Ayrıca artık şirketlerin, uzun vadede sürdürülebilir başarıyı korumaları için finansal dönüşüm ile yetinmeyip,  global dönüşüme de odaklanmaları gerekiyor. Biz DeFacto’da çok kısa zamanda bunu başardık. Finansın artık kendi alanındaki işlerin yanı sıra şirketin başarısı için stratejinin oluşturulması ve hayata geçirilmesi, şirket kültürü, liderlik ve yönetim konularında çok daha fazla değer yaratan bir rol üstlenmesini sağladık. Bu süreçte diğer bölümlerin başarısına da katkıda bulunan gerçek bir iş ortağı haline geldik. Türkiye’de finansal dönüşümü ilk uygulayan şirketlerden biriyiz. Bu açıdan DeFacto’nun çok kısa zamanda ‘traditional budget Geleneksel Bütçelemeden (Traditional Budget) Kayar Tahminleme Yöntemine (Rolling Forecast) başarılı şekilde geçmesi bizi dinleyen finans yöneticilerinin çok ilgisini çekti. Normalde bu geçiş daha yavaş olur ve önce Traditional Forecast’e, daha sonra da Rolling Forecast’e geçiş yapılır. Biz daha da hızlanmak ve vakit kaybetmemek için direkt olarak Rolling Forecast’e (kayar tahminleme) geçtik. Nasıl bir uygulama yaptığımızı ve nasıl bu kadar kısa sürede başarılı olduğumuzu öğrenmek istediler. Dünyanın en büyük şirketlerinin finans yöneticileri, DeFacto’nun finans dönüşümünü bir başarı hikayesi olarak yorumladılar.

DeFacto’nun finansal dönüşümdeki başarısının sırrı nedir?
 
Defacto’da hayata geçirilen finans dönüşümün ilk fazının başarısının arkasında, yine Türkiye’de ilklerden olan Finans Dönüşüm Müdürü’nün organizasyonda konumlanması yatıyor. Ayrıca çok iyi bir ekip çalışmasıyla bu başarıya ulaştık. Yetkin ve odaklanmış finans ekibinin varlığı ve ekip olmayı başarabilmek de bu başarıda kilit rol oynadı. DeFacto’nun global moda markası olma vizyonu doğrultusunda belirlenen önümüzdeki 10 yıllık stratejilerini de 2. faz olan bu dönüşüm planları ile destekleyeceğiz. 

Ayrıca, DeFacto olarak strateji odaklı bir organizasyon yapısı üzerine çok fazla yatırım yaptık. Böylece çok hızlı büyüyerek pazarda kısa sürede ikinciliğe yükseldik. Hemen hemen her şirketin stratejik planı vardır. Ancak araştırmalar gösteriyor ki, stratejik planların sadece yüzde 10’u uygulamaya alınıyor. Ve birçok başarısız organizasyon için problem kötü strateji değil, stratejinin hayata geçirilememesi. Bizi başarıya götüren en önemli yöntemimiz, stratejik yönetim süreçlerimiz ile stratejilerin hayata geçirilmesini sağlamak oldu. Stratejileri hayata geçirmenin ilk adımı, onları herkesin anlayacağı şekilde tercüme etmek ve basitleştirmektir. 

Stratejik hedefleri ölçülebilir halde belirlemek ve çalışanların hedeflerinin stratejik hedefler ile uyumlandırılmasını sağlamak kritiktir.  Dünya markalarının da dikkatini çeken DeFacto’nun tüm bu stratejik ve finansal dönüşümdeki uygulamaları kısa süre önce, Harvardlı profesörler tarafından ödüllendirildi. Stratejilerini en başarılı şekilde uygulayan şirketlere verilen “Hall Of Fame” ödülüne layık bulunan DeFacto, Türkiye’ye hazır giyim ve moda sektöründe ilk kez Mükemmeliyet Ödülü’nü kazandıran marka oldu. Bu başarılar, gelecek planlarımızı şekillendirdi ve ikinci on yıllık büyüme hedeflerimiz için stratejik yönetim metotlarımız ile şirkette bir transformasyon çalışmasını yürütür hale geldik.