Ortadoğu'nun girişimci kadınları Tunus'ta buluştu
Tunus Turizm Bakanlığınca gerçekleştirilen fuara savaşan Ortadoğu ülkelerinin iş kadınları damga vurdu. Türk standına ilgi yoğundu.
Hakan Göksel'in haberi
Ortadoğu’da Cumhuriyet ile yönetilen ender ülkelerden Tunus, 18-22 Mayıs tarihlerinde, Tunus Turizm Bakanlığı’nın himayesinde UTICA Kadın Kolları Başkanı ve aynı zamanda Dünya Kadın Girişimciler Platformu (NEWWW-Network Entrepreneurs Women Worldwide) Yönetim Kurulu üyesi iş kadını Sonia Ben Mrad’nın bağımsız girişimiyle önemli Yaşam Sanatı ve Kültürel Miras isimli bir fuara ev sahipliği yaptı.
Organizasyona birçok ülkeden katılan iş kadınları ve kadın girişimciler, ülkelerine ait kültürel unsurları fuarda sergiledi.
Fuara katılan ülkeler arasında Türkiye’de vardı. Türkiye fuarda yöresel kıyafetlerden mücevher işlemeciliğine, kaligrafiden mimariye kadar birçok alanda tanıtıldı.
Türkiye’den 5 kişilik heyet katıldı
Organizasyona Türkiye’den 5 kişilik bir heyet katıldı. Fuarda, Dünya Kadın Girişimciler Platformu (NEWWW) Dönem Başkanı ve Avukat Emel Efe Göksel, Türk heyeti adına bir konuşma yaptı.
Kaligrafi konusunda dünyada çok sayıda birinciliği olan kaligrafi ustası Yazanadam Sanat Atölyesi sahibi Mustafa Mukadder Erol fuar alanında canlı performans gerçekleştirdi.
Türkiye’de mücevher işlemeciliği konusunda önde gelen isimlerden Alman asıllı Tina Jewellery Mücevher markası sahibi Tina Sezer; yalnız Türkiye’de üretilen değerli taşları ve hayranlık uyandıran el işçiliği pırlanta takıları sergiledi.
Mimari ve restorasyon konusunda Harvard’da eğitim görmüş, Kılıçali Paşa hamamı restorasyonunda görev almış Mimar Defne Bozkurt; Mimar Sinan, mimari ve restorasyon konulu tanıtımlar ve sunumlar gerçekleştirdi.
Fuara Tunus medyasının ve Tunus’taki yabancı televizyon temsilciliklerinin dikkate değer ilgisi vardı. Türkiye’den de Haber7’den Hakan Göksel takip etti.Türkiye’nin başarıyla temsil edildiği fuarda Tunus halkının fuara ilgisi dikkate değerdi. Çok ziyaret edilen stantlardan biri de Türkiye’nin standı oldu.
Organizasyona, ağırlıklı olarak Ortadoğu ve Afrika ülkelerinden oluşan heyetler katıldı.
Yapılan etkinliğin amacı ülkeler arasındaki etkin işbirliği ve dostluk ilişkilerini sağlamlaştırmaktı.
Organizasyonun açılışı 18 Mayıs akşamı Tunus’ta Sidi Bou Said’teki “Baronun Evi” olarak bilinen, Fransa Erlanger Baronu, Tunuslulara bağışladığı, Andalu Stili sarayda başladı.
Bütün ülke temsilcisi iş kadınları ve beraberindekiler etkinliğe geleneksel kıyafetleri ile iştirak etti. Etkinliğe Tunus Turizm Bakanlığı temsilcileri de katıldı.
Açık havada yapılan kokteyl sırasında, Tunus’un geleneksel gösteri ekibi bendir, tef eşliğinde dualar etti, salavatlar getirdi, geleneksel bir gösteri sergiledi.
Mısır, Fas, Tunus, Cezayir, Libya, Ürdün vb ülke temsilcilerinin geleneksel kıyafetler giydiği gecede Türkiye’den getirilen kaftanlara olan ilgi dikkate değerdi.
Bahçede gerçekleştirilen etkinliği, Fransız mimarisinin Tunus’a önemli miraslarından olan
Baronun Evi’ndeki tarihi motifler taşıyan defile izledi.
Tunus’un ev sahipliği yaptığı Kartaca medeniyetine dair çizgileri taşıyan defileye organizasyona katılanların yanı sıra basının de ilgisi yoğundu.
Organizasyonun amacı kültürel köprü kurmak
Defile sonrası ev sahibi “Sonia Ben Mrad bir konuşma yaptı. Sonia Ben Mrad yaptığı konuşmada “Davetimize iştirak eden dünyanın dört bir yanından gelen misafirlerimize teşekkür ediyorum.
Bu organizasyon ile iş kadınları olarak Tunus’ta bir ilki gerçekleştirdik. Ev sahipliği yaptığımız organizasyonla temsilcilerimizin arasındaki bağları güçlendirmek ve kültürleri arasında bir köprü kurmaya amaçladık. Bugün buraya gelen tüm misafirlerimize şükranlarımızı sunuyoruz. İlkini gerçekleştirdiğimiz fuar organizasyonumuzu önümüzdeki yıllarda daha çok güçlendirilerek yapmayı amaçlıyoruz” dedi.
Savaşın yıprattığı kadın girişimcilere destek
Sonia Ben Mrad’dan sonra söz alan Avukat Emel Efe Göksel; “Türkiye heyeti olarak Tunus’ta bulunmaktan son derece memnuniyet duyduk. Ev sahipliği için Tunus Turizm Bakanlığına ve dostumuz Sonia Ben Mrad’a teşekkür ederiz.
Çok sayıda savaşın ve acımasızlığın yaşandığı dünyada iş kadınları olarak yaptığımız etkinlikler, kurduğumuz dostluk köprüleri, kendisi küçük etkileri büyük dokunuşlarla; bir nebze dünyadaki huzur ve refaha katkıda bulunmak istiyoruz” dedi.
Emel Efe Göksel sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bizler iş kadınları olarak dünyanın iyiye gideceğine dair inancımızı koruyor, çalışmalarımızı bu bilinçle yapıyoruz. Bugün burada Tunus’taki arkadaşımız bir ilki gerçekleştirdi. Bağımsız girişimiyle bir fuara ev sahipliği yaptı. Kendisine teşekkür ederiz.
Ülkelerin gelişmesinde kadın girişimcilerin rolü yadsınamaz. Bugün evde çocuk yetiştiren kadınlarımızdan, ticaretle uğraşanlara kadar her biri ülkelerin kalkınmasında ve büyümesinde önemli birer girişimcidir. Bu nedenle her birinin emeklerini takdir etmek, desteklemek bizim kadar tüm mercilerin görevidir.
Son olarak katılımcılar arasında Suriye, Libya, Yemen gibi iç karışıklık ve savaşların yaşandığı ülkelerden temsilcilerimiz var. Öncelikle onların acısını paylaşıyor ve ülkelerindeki savaş ve kavgaların sona ermesi için canı gönülden dualar ediyoruz.
Dünyada tüm savaşların ve kavgaların son bulmasını diliyoruz. Bin bir sıkıntı ve zorluğa rağmen umutlarını kaybetmeyen ve kendi ülkelerini tanıtmak için buraya gelen temsilcilere canı gönülden teşekkür ediyoruz”
Türkiye standına büyük ilgi
Defile sonrası ud, keman, def eşliğinde Tunus’un geleneksel müziği bölgenin bilinen sanatçıları tarafından sergilendi. Etkinliğin ikinci gününde Türkiye standı ciddi ilgi gördü.
Mücevher, mimari, kaftan, yelek, lokum, kese, sabun vb. ürün ve kaligrafi eserlerinin sergilendiği stanta gelen ziyaretçiler, Fransızca ve İngilizce yönelttikleri sorulara doyurucu cevap buldular.
Etkinlik sırasında Tunus’a ait sembol mekanlardan, Kartaca terihi kenti ve müzesi, Sidi Bou Said tursitik bölgesi, Bardo Müzesi, Kasbah Camii, M'sed El-Kobba Camii, Hamouda PAsha Camii gibi önemli kültürel ve mimari yapılar da ziyaret edildi.
Hüzünlü olsalar da savaşın kadınları umutluydu
Suriye, Libya ve Yemen gibi birçok ülkeden gelen girişimci kadınların gözlerinden savaşın izleri okunuyordu. Yüzlerinde nadir beliren gülümsemeler, dalgın bakışlar, hüzünlü hallerine rağmen, umutluydular.
Ülkelerinin kültürüne katkıda bulunmak, savaşın mağdur ettiği kadın, çocuk ve yaşlılara destek olmak için getirdikleri geleneksel kıyafetleri, el işleme ürünleri, yöresel tatlarını sergiliyorlardı.
Fotoğraf çekinirken bile ürkek davranıyor, özverili tavırlarına rağmen ülkelerinde yanlış anlaşılmaktan endişe duyuyorlardı. Kendilerinden çok çocukları ve torunlarının geleceğinden endişeli olduklarını ifade ediyorlar, savaşın bitmesi için dua ediyorlardı.
Ortadoğu'da savaşın ortasındaki girişimci kadınların azmi fuara damga vurdu.
Bölge ülkelerinin barış ve kardeşlikten başka şansı olmadığını anlatan kadın girişimciler, gelecek güzel günlerin hayalini kuruyor.
hakan.goksel@haber7.com
