Bakan Kurum duyurdu: İstanbul'da kentsel dönüşüm komisyonu kuruluyor
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, "İstanbul Kentsel Dönüşüm Komisyonu kurulması kararı aldık" ifadelerini kullandı.
Deprem Dönüşümü Değerlendirme Toplantısı tamamlandı.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Kentsel Dönüşüm Komisyonu kurulacağını, komisyonda belediyelerin taleplerinin değerlendirileceğini açıkladı.
Kurum, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi:
"İstanbul Kentsel Dönüşüm Komisyonu kurulması kararı aldık. Valimiz başkanlığındaki komisyonda belediyelerden gelen talepleri değerlendirip hızlı bir şekilde kararları alacağız. Komisyonun siyaset üstü bir bakışla İstanbul'un dönüşümü adına yapılması gereken her iş ve işlemi yürütecek".
BAKAN KURUM: TÜM BELEDİYE BAŞKANLARIMIZI BU SÜRECE SAHİP ÇIKMAYA ÇAĞIRIYORUZ
Öte yandan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İstanbul Deprem Dönüşümü Değerlendirme Toplantısı’nda önemli açıklamalarda bulundu.
İstanbul depremi sonrası 452 bin ev ve iş yerinin incelendiğini söyleyen Bakan Kurum, "Tüm belediye başkanlarımızı bu sürece sahip çıkmaya çağırıyoruz" ifadelerini kullandı.
Son yıllarda yaşanan afetler ve özellikle İstanbul'da hissedilen depremlerin, deprem dönüşüm seferberliğinin kıymetini bir kez daha gözler önüne serdiğini belirten Bakan Kurum, "Ben tam bu noktada asrın felaketi sonrasında 11 ilimizde yaptığımız çalışmaları İstanbul'un nitelikli dönüşümüne örnek olması bakımından çok ama çok önemsiyorum." ifadelerini kullandı.
"201 BİN KONUTUN TESLİMİNİ İKİ YIL GEÇMEDEN BİTİRDİK"
6 Şubat 2023'teki depremlerle tarihin en büyük felaketinin yaşandığını hatırlatan Kurum, "Depremin ilk dakikaları itibariyle devlet, millet el ele vererek tam bir dayanışma içerisinde yaralarımızı sardık ve halen sarmaya da devam ediyoruz. Devletimizin gücü ve kararlılığı, milletimizin gerçekten o büyük güveni ve desteğiyle iki yılda adeta yeniden bir ülke inşa ederek tam 201 bin konutun teslimini iki yıl geçmeden bitirdik. Vatandaşlarımıza teslim ettik. Şu anda deprem bölgesinde hak sahibi olan tüm vatandaşlarımız için konutların, iş yerlerinin yapımına başlamış bulunuyoruz. Toplamda 453 bin ev ve iş yerini inşallah yıl sonuna yetiştirmek için alın teri döküyoruz." diye konuştu.
Bakan Kurum, şöyle devam etti;
Bölgedeki çalışmalarımızı hızlıca tamamlayarak devletimizin deprem bölgesindeki o gücünü, tecrübesini inşallah en süratli şekilde İstanbul'umuzun 39 ilçesine aktaracağız.
Türkiye yüzlerce yıldır yerin altında sessizce bekleyen deprem gerçeğiyle birlikte yaşamaktadır. Çünkü bu vatanın coğrafi büyüklüğünün yüzde 66'sı deprem riski altındadır. Nüfusumuzun yüzde 71'i bu riskli bölgelerde hayat sürmektedir. Bu riskli bölgelerin en başında da maalesef İstanbul'umuz gelmektedir. Şu anda, yani 2025 yılı itibarıyla İstanbul'umuzda 8 milyon 70 bin ev ve iş yerimiz bulunuyor. Bunun 3 milyon 393 bini, bu kadar bağımsız bölümü, 2000 yılı ve öncesi. 2000 yılındaki bina stoğumuza baktığımızda aslında 2000 yılında İstanbul'un tamamı riskliyken yapmış olduğumuz düzenlemeler, mevzuat değişiklikleri ve inşaat çalışmalarıyla bugün İstanbul'umuzun yüzde 60'ı güvenli hale gelmiş durumdadır. Ancak halen acilen dönüşmesi gereken 600 bin konutun olduğunu da hepimiz çok iyi biliyoruz.
Bu gerçekten hareketle Cumhurbaşkanımızın kentsel dönüşüm seferberliğini başlattığı 2012 yılından bugüne tam 923 bin bağımsız bölümün dönüşümünü tamamladık. On binlerce mimar, mühendis ve işçi kardeşimizle birlikte şehrimizin 39 ilçesine yayılan 208 bin 915 konut ve iş yerimizi de şu an halihazırda dönüştürüyoruz. Şu ana kadar İstanbul'umuzda depreme hazırlık başlığı altında gerek kentsel dönüşüm, gerek yarısı bizden, gerekse sosyal konut projeleriyle birlikte tam 450 milyar lira yatırım yaptık. Ayrıca İstanbul'un dönüşümünü çok daha kolay hale getirmek için yarısı bizden kampanyamızı başlattık. Sayın Cumhurbaşkanımız açıkladılar. Kredi ve hibe desteğini artırarak toplam destek miktarımızı 1,5 milyondan 1 milyon 875 bin liraya çıkardık. İstanbul'umuzda 62 bin konutumuz yarısı bizden kampanyası kapsamında dönüşüm sürecini yürütmektedir ve 21 bin ev ve iş yerimiz de bu kapsamda inşaat faaliyetleri süratle devam etmektedir.
Tam bu noktada şunu da ifade etmek isterim. İstanbul'umuzda yaşamış olduğumuz 23 Nisan'da gerçekten hepimizi endişeye sevk eden, hepimizi üzen 6,2'lik bir deprem yaşadık. Çok şükür herhangi bir yıkım olmasa da bakanlık olarak hemen ilgili birimlerimizle valiliğimizin koordinasyonunda AFAD'ımız, Kızılay'ımız, ilgili bakanlıklarımız sahada milletimizle birlikte bu zor günleri hep birlikte birbirimize destek olarak üstesinden geldik. Bu çerçevede yapılan hasar tespitlerini hızlı bir şekilde yapıp vatandaşlarımızın bir an önce evlerine girmesine bu manada destek olmaya çalıştık. Bu kapsamda 452 bin ev ve iş yerimizin tespitleri hızlı bir şekilde yapıldı ve bu tespitler çerçevesinde 354 bin binanın bağımsız bölümün hasarsız, 61 bin bağımsız bölümün ise az hasarlı olduğunu tespit ettik. Bu 61 bin bağımsız bölümün yani burada yaşayan yaklaşık 250 bin vatandaşımızı ilgilendiren konuya ilişkin de hemen yarısı bizden kampanyasına vatandaşımız talep ederse eğer dahil olabileceklerini ifade ettik. Arkadaşlarımız bu konutlarda yaşayan, bu konutlarda iskan ettiğimiz vatandaşlarımızla görüşmelerini başladılar ve talep etmeleri halinde yarısı bizden kampanyasına burada yaşayan vatandaşlarımızı dahil edeceğiz.
"DEPREM SİYASET ÜSTÜ BİR KONUDUR"
Devletimiz emin olun tüm imkanlarıyla İstanbul'un dönüşümü için gövdesini taşın altına koymuştur. Tüm belediyelerimizden de aynı anlayışı, aynı çabayı, aynı hassasiyeti bekliyoruz. Bakanlık olarak tüm belediyelerimizi İstanbul'un dönüşümünde bir paydaş olarak görüyoruz. Sizin alacağınız aksiyonu ve vereceğiniz katkıyı her şeyden çok daha fazla önemsiyoruz. Hep söylüyoruz, deprem siyaset üstü bir konudur. Böylesi önemli bir konuda asla politika yapılmaz. Bu mesele propaganda malzemesi olarak kullanılamaz. Bu konu ideolojik kavga yürütülecek, polemiklere konu edilecek, oy devşirecek bir mesele değildir ve olamaz. Çok net, açık bir şekilde biz bu konuya böyle bakıyoruz. Hangi siyasi partiden olursa olsun tüm belediye başkanlarımızı da bu sürece sahip çıkmaya çağırıyoruz.
Böylesine hayati bir meselede vatandaşımızın hassasiyetini, kaygılarını dezenformasyon ve bilgi kirliliğiyle istismar etmeye çalışmak emin olun bu ülkeye, bu şehrin, bu aziz şehrin insanlarına yapılabilecek en büyük kötülüktür. Herkesin bu sorumluluk ve ciddiyetle hareket etmesi gerekmektedir. Ayrıca İstanbul'un dönüşümü meselesi sadece iktidarın ya da sadece belediyelerin tek başına omuzlayabileceği bir yük değildir, olmamalıdır. Burada bu meseleye tüm siyasi partilerimiz, belediyelerimiz, sivil toplum örgütlerimiz, medyamız, üniversitelerimiz, yani İstanbul'da yaşayan 16 milyon İstanbullu'nun hep birlikte bu meseleye el uzatması gerekmektedir. Ve hep birlikte o afetlerde birlikteliğimizi nasıl yansıtabiliyorsak, İstanbul'un dönüşümünde de bu tavrı, bu duruşu sergilemek hepimizin, şu koltuklarda oturan tüm arkadaşlarımızla birlikte tüm İstanbul'un görevidir, vazifesidir.
Ben milletimizin önünde, buradaki basın mensuplarımızın önünde söz veriyorum. İstanbul'un dönüşümü noktasında benimle görüşmek isterseniz 7 gün 24 saat telefonum da bakanlığımın kapıları da ardına kadar açıktır. Çok net söylüyorum. Lütfen değerli başkanlarım, bizi arayın, sorun, gelin hep birlikte bizden destek isteyin, bize destek verin. Hep birlikte bu mücadeleyi ortaya koyalım. Evet, İstanbul'da bir deprem bekleniyor. Ama biz depremi beklemeyeceğiz. Beklenen İstanbul depremine özlenen İstanbul dönüşümüyle cevap vermek durumundayız. Hepimiz masanın bir tarafından tutup İstanbul'u dönüştürmek durumundayız.
"SOSYAL KONUT PROJELERİMİZE HIZ VERECEĞİZ"
Deprem korkusunun olmadığı İstanbul'a ulaşmak için projelerimizi hep birlikte bütüncül bir yaklaşımla, bütüncül bir planlamayla hayata geçireceğiz. Bir yandan riskli yapılarımızı dönüştürürken diğer yandan sosyal konut projelerimize hız vereceğiz. Bir yandan bu manada kent meydanlarımızı ve o İstanbul'umuzun güzelliğine güzellik katan tarihi yapılarımızı, tarihi değerlerimizi ihya ederken diğer yandan da işte bu şehrin içinde kalmış ki bugün baktığınızda ülke ekonomisinin, istihdamının neredeyse yüzde 50'den fazlasının İstanbul'da olduğunu düşündüğünüzde nitelikli üretimin merkezi, turizmin merkezi, istihdamın merkezi, ancak bir taraftan da o nitelikli sanayi alanlarına dönüşmüş bir İstanbul'u hep birlikte inşa etmek durumundayız.
Bu çalışmaları inşallah hep birlikte yapacağız. Gelin, parti ayrımı gözetmeksizin bu hedefi hep birlikte başaralım. Ve tüm afet bölgelerinde nasıl tek vücut olduysak, burada da tek vücut olalım ve hep birlikte İstanbul'umuzu dönüştürelim. Milletimiz bizden bunu bekliyor. Milletimiz emin olun çok daha sağlam, çok daha güvenli bir İstanbul'da huzur içerisinde yaşamak istiyor. Günlük polemikleri bir kenara bırakalım. Siyaset üstü bir bakışla, depremi bu manada önceliklendiren, belediye bütçelerinin bu manada yatırım kısmında deprem dönüşümünü gerçekleştirdiği, bırakın hep birlikte konserde düzenlemeyelim, etkinlik de düzenlemeyelim ama bütün bütçemizi, bütün paramızı buraya harcayalım diyorum. İstanbul'un dönüşümüne omuz atalım diyorum.
-
Halil 1 saat önce Şikayet EtYa Toplu konut üretin. Hep zenginlere hitap ediyorsunuz….. Alt gelir gurubuna…………. Emekli Memur Çalışan memur Emekli Daha anlamıyormusunuz. Kirada bunlar oturuyor Kira ateşBeğen
-
Ömer Genç 1 saat önce Şikayet EtBorçlanma ile kentsel dönüşüm Rantiyeciliğin yolunu açar imar düzenlemesi ile borçlanma olmadan daha kolay olur...Beğen
-
Ömer Genç 1 saat önce Şikayet Etİmar düzenlemesi ile borçlanmaya gerek kalmaz...Beğen
-
Yaren 1 saat önce Şikayet EtKentsel dönüşüm mahalle yapılması lazım mahallenin yarısı konut yarısı orman yollar geniş altlar otopark yanlış yapıyoraunuz ne devletin cebine ne vatandaşın cebine yüzde eliyle her mütahit girer.Beğen
-
Serpil 1 saat önce Şikayet EtSn bakan belediye başkanları yapsaydı veya yapabilsey di şimdiye kadar bir adım atılırdı bu yük devletin ve sizin Allah yardımcınız olsunBeğen