İlk evini alacaklar dikkat! Pozitif ayrımcılık yapılacak

Gayrimenkul sektörü temsilcileri BDDK'nın konut kredilerine ilişkin kararını değerlendirdi. Sektör temsilcileri, söz konusu kararların ilk evini alacakların önünü açabileceğini ve konut fiyatlarındaki artışı frenleyebileceğini bildirdi.

GİRİŞ 29.08.2023 12:28 GÜNCELLEME 29.08.2023 12:40
Bu Habere 144 Yorum Yapılmış

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu (BDDK) konut kredilerinde ve konut teminatlı kredilerde uygulanacak kredi değer oranlarında değişikliğe gitmiş, ikinci el konutunu alacaklara yönelik çeşitli kısıtlamalar getirmişti.

Finansal istikrarın güçlendirilmesine yönelik koordineli makro ihtiyati tedbirler kapsamında, ikinci ve sonrası konut alımında tüketicinin kendisinin, eşinin veya 18 yaş altındaki çocuklarının malik olduğu en az bir konutunun bulunması halinde konut kredisi değer oranı yüzde 75 daraltılmıştı. 5 milyon TL değerindeki bir evi, ikinci tapulu evi olarak alacak olanlara evin değerinin yüzde 22,5'i kadar kredi kullandırılabileceği açıklanmıştı.

BDDK tarafından alınan karara ilişkin AA muhabirine değerlendirmelerde bulunan sektör temsilcileri, ikinci evini alacaklara yönelik uygulanacak kısıtlamalar sayesinde daha istikrarlı piyasa oluşumu sağlanabileceği görüşünde birleşti.

"DAHA İSTİKRARLI PİYASA OLUŞUMUNA YÖNELİK BİR ADIM"

İstanbul İnşaatçılar Derneği (İNDER) Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, BDDK'nın konut alımlarında kullanılan kredilere yönelik sınırlama kararını, "daha istikrarlı piyasa oluşumuna yönelik bir adım" olarak algıladıklarını söyledi.

Bu kararın bankalardan kullanılan konut kredi miktarını daha da düşüreceğini dile getiren Durbakayım, "Ayrıca ikinci ve üçüncü evini almak isteyenleri firma bünyesinde kredi kullandırmaya yöneltecektir. Finans sektöründe artan kredi faiz oranlarına bağlı olarak firma bünyesinde uygulanan faiz oranları da BDDK'nın artırdığı risk primi oranından dolaylı olarak etkilenecektir. bunlar olumsuz olarak değerlendirilebilir." dedi.

Durbakayım, "Bu kararın yatırım amaçlı konut edinimini zorlaştıracağı bir diğer sonuç olacaktır. Diğer bir ifadeyle, güvenli bir liman olarak bilinen gayrimenkulü, alternatif yatırım araçları arasında bir adım geriye düşürecektir." diye konuştu.

 "İLK KONUTUNU ALACAK VATANDAŞLARIMIZIN ÖNÜNÜ AÇMAYA YÖNELİK BİR KARAR"

Gayrimenkul Pazarlama ve Satış Profesyonelleri Derneği (GAPAS) Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Özcan da BDDK tarafından alınan kararlara ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu:

"Konut kredilerine yönelik kısıtlama kararları, Türkiye'de genelde yüzde 60'lar düzeyinde olan ve son birkaç yıldır yüzde 50'lere inen konut sahiplik oranını artırmaya, ilk konutunu alacak vatandaşlarımızın önünü açmaya, finansmana erişimlerini kolaylaştırmaya yönelik olarak olumlu bir adımdır. Söz konusu kararlar, konuta talebi belli bir seviyede tutmak, satış fiyatlarının yukarı yönlü seyrini engellemek ve enflasyonist etkiyi azaltmak anlamında da uygun olarak değerlendirilmektedir."

Özcan, sıfır konut alarak buraya taşınan ve elindeki dairesini satılığa ya da kiralığa çıkaran varlıklı kesime işaret ederek, "Kredi kısıtlaması nedeniyle yatırımcıların ikinci konutunu alamayacak olması kiralık konut veya uygun fiyatlı ikinci el ev arzını olumsuz etkileyebilecektir." şeklinde konuştu.

Sahil beldelerinde ikinci evini alarak şehirlerdeki konutunu kiraya vermek isteyenlerin de önünün kapanacağını dile getiren Özcan, bu durumun kiralık piyasasına negatif etki edebileceğini vurguladı.

 "KONUT ÜRETİM HIZI DÜŞEBİLİR"

İsmail Özcan, kredi kısıtlamasının konut yatırımını azaltabileceğine ve satış döngü hızını yavaşlatabileceğine dikkati çekerek konut üretim hızının düşebileceğini söyledi. Bu karardan inşaattan etkilenen alt sektörlerin yanı sıra gayrimenkul danışmanlarının da olumsuz etkilenebileceğini savunan Özcan, sözlerini şöyle tamamladı:

"Kur korumalı mevduattan çıkacak kişilerin sıfır ve yeni gayrimenkul projelerinden alımlarında; ikinci konutunu ikamet ettiği farklı bir ilden satın alan kişilere; ikinci konutunu satın alan, elindeki konutu 1 yıl içinde satmayı ya da kiralamayı taahhüt eden kişilere; satın alacağı konutu kiraya vereceğini taahhüt eden kişilere ya kredi limitlerinde iyileştirme yapılmasının ya da eski sistemin kendileri için devam ettirilmesinin uygun olacağını düşünüyoruz."

 "KEŞKE BİRKAÇ YIL ÖNCEDEN ALINABİLSEYDİ"

İstanbul Emlak Brokerleri Kulübü İşletme Kooperatifi (İstebKOOP) Yönetim Kurulu Başkanı Ulvi Özcan ise söz konusu kısıtlamalara ilişkin, "Kesinlikle doğru bir karar, keşke birkaç yıl önceden bu karar alınsaydı. Benim onlarca tanıdığım bile Kovid-19 döneminde cazip kredi fırsatını değerlendirip ikinci ve üçüncü dairelerini aldılar. Sosyal devlet olmanın gereği bu hamleleri yapmaktır." şeklinde konuştu.

Bu kararın etkili olabilmesi için "bütünsel bir konut politikası" olması gerektiğini vurgulayan Özcan, "Yapılan iş doğru, önemli ve gerekli ama yeterli değil. Umarım çağdaş ülkelerdeki benzer olumlu örnekler de dikkate alınarak fayda getirecek başka düzenlemeler de çoğalır." açıklamasında bulundu.

"KONUT SAHİPLİĞİ ORANINI ARTIRACAK BİR ADIM"

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Gayrimenkul Hizmetleri Meslek Komitesi Başkanı Hakan Akdoğan da Türkiye'de son yıllarda yüksek talep nedeniyle konut fiyatlarında yaşanan artışa değinerek, söz konusu kararların ilk evini alacaklara yönelik pozitif ayrımcılık tanıdığını söyledi.

Akdoğan, "Bu sayede konut sahipliği oranı artacaktır. Pazarda yüzde 25-30 oranında bir kiracı var. Bunun azaltılması ve piyasanın normalleşmesi adına atılan adımlar olarak görüyoruz." diye konuştu.

"FİNANSAL İSTİKRARIN GÜÇLENDİRİLMESİ AMAÇLANIYOR"

MasterTürk Grubu Başkanı Gökhan Taş ise ikinci evini alanlara yönelik konut kredisi değer oranının yüzde 75 daraltılmasıyla "finansal istikrarın güçlendirilmesinin" amaçlandığını söyledi.

Taş, "Elbette bu konut satışlarını etkileyecektir. Dikkat edin, ev sahipliği oranı son 10 yılda gerilemeyi sürdürüyor fakat ev satışı ise sürekli rekor tazeliyor. Bu, ev talebini oluşturanların önemli bir kısmının ikinci evini aldığını ortaya koyuyor. Bu anlamda talepte düşüş mutlaka olacaktır ama bir planın parçası diye düşünmek lazım. Ekonomiyi daha iyi hale getirecek, bizi gerçekle yüzleştirecek tedbirlerin bir an önce alınması lazım." açıklamasında bulundu.

KAYNAK: AA
Özgür Gündüz Haber7.com - Editör
Haber 7 - Özgür Gündüz

Editör Hakkında

Konya Selçuk Üniversitesi’nden 2006 yılında mezun oldu. 16 yıllık gazeteci. Çeşitli dergi, gazete ve ajanslarda görev aldıktan sonra 2011 yılında internet haberciliğine başladı. Pek çok haber ve röportaja imza attı. Meslek hayatına Haber7.com’da 7 yıldır ekonomi editörü olarak devam etmektedir.
YORUMLAR 144
  • Cemal 7 ay önce Şikayet Et
    Balon ev fiyatlarını düşürmenin yolu TOKİ nin devreye girip bazı yerlerde yaptığı gibi standardı yüksek evleri ailesinde hiç evi olmayan kiracılara uygun ödeme şekliyle satmasıdır.
    Cevapla
  • Temel 7 ay önce Şikayet Et
    Evin değeri bu diye kredi al noter ortak değerinin altında göster faizler iki üç kat olsun bir kaç evi olana nerde buldun diye sorulacak kaynak yok ise hemen el konacak direk erdoğan da durmadan müjde vermesin her mujdeden sonra iyi zam geliyor bize giriyor tam
    Cevapla
  • Cengizhan 7 ay önce Şikayet Et
    Eğer rayiç bedeli sorunu çözülmezse bu da işe yaramaz. 0,69 da bunu yaşadık. O yüzden TOKİ banka aracılığı yoluyla direk ilk evi alacaklara bu fırsatı sağlamalıdır.
    Cevapla
  • Bursali 7 ay önce Şikayet Et
    Tanıdıklarım covid zamanı Düşük faizle iki ve üçüncü evlerini aldılar demiş bu adam o zaman iki yada ucu cunkinuta çok ama çok çılgın vergi getiriceksin adam da saticak.konut yatırım aracı olmaktan çıkmalı parası olanlar gidin borsada sağlam şirket hissesi alin
    Cevapla
  • ZALIM 7 ay önce Şikayet Et
    İlk evlerini insanlar nasıl alacak? Evlerin fiyatı 3-4 milyon olduktan sonra mı? Bir o kadar da faizi nasıl olacak? Neyin müjdesi bu? Yine zenginler ev sahibi olacak.
    Cevapla
  • Mehmet Duran 7 ay önce Şikayet Et
    Eğer hiç eviolmayan aileler için sosyal konut projesi kapsamında olsa daha mantıklı ve ev fiyatları da düşer diye düşünüyorum.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle