Yüksek fiyatların sebebi ihracat mı? Temel gıda ürünlerine kota önerisi

Temel gıda ürünlerindeki fahiş fiyatların sürdüğüne dikkat çeken gazeteci Hasan Öztürk, "Piyasada aç gözlü ve fırsatçılar var ama pahalılık aynı zamanda ihracatla ilgili olabilir mi?" sorusunu gündeme getirerek "Temel gıda ürünlerinin ihracatına kota getirilmeli" önerisinde bulundu.

GİRİŞ 01.02.2022 11:47 GÜNCELLEME 01.02.2022 11:51
Bu Habere 168 Yorum Yapılmış

Yeni Şafak Gazetesi Yazarı ve Ülke TV Genel Yayın Yönetmeni Hasan Öztürk, bugünkü köşe yazısında, özellikle temel gıda ürünlerinde pahalılığın devam ettiğine dikkat çekerek, temel gıda ürünleri için ihracat kotası önerisinde bulundu.

İşte Hasan Öztürk'ün o yazısı;

Türkiye geçen yıl 225 milyar dolar ihracat yaptı.

Bunun 25 milyar dolarını tarım ve gıda ürünleri oluşturuyor.

Gıda ürünlerinde ithalat ise 19 milyarı biraz geçmiş. Fazlalık ise 5 milyar doların üzerinde. Yani gıda sektöründe ihracatımız, ithalatımızın üzerinde hem de epeyce üzerinde.

Yatırım, istihdam, üretim, ihracat eksenli bir ekonomi modeli Türkiye’nin cari açığını kapatacaktır. Burada hem fikiriz.

Ama size bugün çok hayati bir hatırlatma yapmak istiyorum!

FAHİŞ FİYATLARIN BİR NEDENİ DE İHRACAT OLABİLİR Mİ?

Tarım üretimindeki politikanın tamamen değiştirilmeye çalışıldığı… Ekilmedik arazi bırakmadan tüm ekilebilir arazilerimizi üretime kazandırmayı düşündüğümüz bir ortamda…

Tarım üretiminde Avrupa’nın zirvesine çıktığımız şu günlerde… Bir şeyi ıskalıyor olabilir miyiz?

Tarım ve hayvancılıkta, her geçen gün ihracat ile ithalat arasındaki makas açılırken, acaba “dolar kazanalım” derken bir şeyi ihmal ediyor olabilir miyiz?

Türkiye’de özellikle market raflarında fahiş fiyatlar aldı başını gidiyor. 2021’in son baharında başlayıp, 2022’nin ilk ayında da devam eden yüksek fiyatlar, enflasyonist ortam, pahalılık aynı zamanda “ihracat ile ilgili” olabilir mi?

AÇ GÖZLÜ, FIRSATÇILAR VAR, AMA…

Türkiye’de kurnazca, açgözlüce davrananların olduğunu biliyoruz. Her fırsatı cebi için, servetine servet katmak için kullanan açgözlüler var. Kabul!

Yine, stokçuluk üzerinden, büyük paralar kazananlar da var.

Olmasaydı, son dönemde stokçulukla ve fahiş fiyatlarla mücadele için yasal düzenleme yapılmazdı. Para cezalarının üst limitleri artırılmazdı.

Fiyat artışlarıyla ilgili kurnaz ve aç gözlülerin sorumluluğu var tamam. Peki ya ihracatın fiyat artışına etkisi yok mudur?

Bize göre vardır.

ÜRETİĞİNİN TAMAMINI DIŞ PİYASAYA VERMEK, KAZANÇLI OLABİLİR, AMA…

Ürettiğinin tamamını dış piyasaya verenler, aynı ürünün içerideki fiyatını dolaylı da olsa artırmaktadır.

Örnek olsun diye söyleyeyim. Elmalı’nın elmasını, Sultandağı’nın kirazını, Ayaş’ın domatesini olduğu gibi ihracata verirseniz, elma, kiraz ve domatesin iç piyasadaki arzını tam sağlayamayabilirsiniz. Bu durumda fiyatların artmasını önleyemezsiniz.

Geçtiğimiz hafta, kar fırtınası nedeniyle İstanbul’a giriş çıkışlar bir süreliğine durduruldu. Bu esnada, yüzlerce kamyon da İstanbul’a giremedi. Tarım ürünleri birkaç gün gecikmeyle İstanbul’a geldi ve bir anda pazardan, manavda fiyatlar arttı.

Hadi bu durum, hava koşulları nedeniyle ve bir süreliğine oldu. Yani biraz da elimizde olmayan nedenlerle oldu.

Tarım üreticisi, tüm ürettiğini dış piyasaya verince de aynısı olmaz mı? Yani, içerideki talebi karşılayacak arz sunulmayınca fiyatlar artmaz mı?

O zaman gıda ürünlerini ihraç ederek döviz kazanabiliriz. Cari açığımızı kapatabiliriz. Ama aynı zamanda iç piyasanın talebini karşılayamayınca fiyat artışına da neden olabiliriz.

Onun için bir önerim var.

İÇ PİYASANIN TALEBİNİ KARŞILAMAK İÇİN İHRACATA KOTA KONAMAZ MI?

En kısa sürede, özellikle tarım ürünlerinde ve özellikle bazı kalemlerde ihracata kota konamaz mı? Üretici ve üreticiden alıp satanlara “Önce iç piyasadaki talebi karşılayın sonra ihracata yönelin” denmeli.

Ve bununla ilgili bir yasal düzenleme yapılmalı.

Tarım Bakanlığı ile Maliye Bakanlığı’nın kafa kafaya verip yeni düzenlemeyi yapabilir.

Fahiş fiyat artışlarıyla mücadelenin bir başka boyutu olarak düşündüğümüz düzenleme ile hem ihracatımıza devam ederiz, hem içerideki talebi karşıladığımız için fiyat artışlarının önüne geçebiliriz.

Yoksa içeride pahalıya aldığımız ürünü dışarıya ucuza satarak elde ettiğimiz dövizin bir anlamı kalmaz.

Yanılıyor muyum?

 

YORUMLAR 168
  • Fatih 2 yıl önce Şikayet Et
    Yanılıyorsun hem de çok yanılıyorsun. İhracata kota ihracat pazarlarını kapatır. İç piyasada arz fazlası olur. Çiftçi zarar ederse çiftçiliği bırakır. Bahçelerin yerine binalar inşa edilir. Sonra da ucuz yiyelim derken tarım ürünü ithal eden ülkeye döneriz, şimdikinin iki katı fiyata domates yeriz.
    Cevapla
  • Kartal 2 yıl önce Şikayet Et
    Yıllardır öyle degilmi ülkemin iyisini kâfirler kötüsünü zehirlisini biz yiyoruz sunada eminimki bizdende ucuza yiyorlardir
    Cevapla
  • Kartal 2 yıl önce Şikayet Et
    Yıllardır öyle degilmi ülkemin iyisini kâfirler kötüsünü zehirlisini biz yiyoruz sunada eminimki bizdende ucuza yiyorlardir
    Cevapla
  • yorumcu 2 yıl önce Şikayet Et
    Ne kotası koymayı. fırsatını bulsalar ayağımızdaki donu da ihraç ederler.
    Cevapla
  • tepki 2 yıl önce Şikayet Et
    onun yerine hapis cezasi alan herkesi tarim da kullan belli yerlere sera yap orda calismak zorumlu yap ceza alan herkese evine git dizi bak kadin programi bak yada komik para yerine is vereceksin gunluk 10 calismak mi hapis mi yatmak istersin diyeceksin calismak ister ise cezanin belli miktar dus ise gitmez ise o hakki gider direk hapise koyarsin net ceza olacak sov cezalara gerek yok bence bunu devlet yapacak cok ulke de suclular calisiri is yapar belli miktar para verirsin calisan olur ise hafta iki yemek verirsin øzel yoksa kuru ekmek verir her yere sera kurun bak ekonomi nasil gelisir isterse uc ay ceza alsin macbur hapis yada is olacak eve git bitecek
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle