Ekonomi çevreleri siyasileri uyardı

Ekonomi çevreleri, Danıştay’a saldırının hemen ardından yapılan sert açıklamalarla ilgili önemli uyarılar yaptı. SPK Başkanı, herkesin beyanatlarına dikkat etmesi gerektiğini söyledi.

Ekonomi çevreleri siyasileri uyardı
Ekonomi çevreleri siyasileri uyardı
GİRİŞ 26.05.2006 10:55 GÜNCELLEME 30.05.2020 04:37

Ercan Baysal'ın haberi

 

SPK Başkanı Cansızlar: Danıştay’a yapılan saldırı ve ardından gelen sert açıklamaların istikrara zarar veriyor. Herkes beyanatlarına dikkat etmeli. Faturası topluma çıkıyor.

 

 

Ekonomideki olumlu gelişmeler son bir aydır yerini dalgalanmalara bırakırken, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) Başkanı Doğan Cansızlar'dan ilginç değerlendirmeler geldi.

 

Türkiye'de tasarruf sahiplerinin haklarını koruyan kurumun başındaki isim Cansızlar'a göre dış etkenlerin yanında içerideki gelişmeler de dalgalanmanın sebepleri arasında. ABD ve Avrupa'nın faiz artırımına gideceği sinyallerini vermesi, gelişmekte olan ülkelerin piyasalarından para çıkışına yol açtı.

 














 
 

Süreyya Serdengeçti:
İstikrarı zor yakaladık, devam etmeli

“Ekonomide istikrarı kalıcı hale getirmek zorundayız. Son zamanlarda birtakım çalkantıların olması bunun önüne engel değil. Bana göre biz bu tartışmaları fazla endişeli biçimde yapıyoruz. Bu da geçmişin alışkanlıklarının getirdiği bir şey. Çünkü 30 yıllık istikrarsızlık hafızalarda derin izler bıraktı.”
 

 

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu:
İstikrar herkesin sorumluluğunda

“Yakalanan siyasî ve ekonomik istikrarın meyveleri alınmaya başlandı. Bu ortamın sürmemesi için bir sebep görmüyorum. İstikrar, tek başına hiçbir kurumun üstlenemeyeceği kadar önemli ve değerli. Herkes, 'Türkiye'de siyasî gerilim var' anlamına gelecek mesaj vermekten kaçınmalı.”
 

 

İSO Başkanı Tanıl Küçük: Siyasî tansiyonu düşürmek şart
“Dikkatlerimizi ekonomiye yoğunlaştırmalıyız. Yabancı sermaye girişi başta olmak üzere elde edilen kazanımların devam etmesi için herkes dikkatli olmak zorunda. Kurumlar arasında yaşanan gerginliğin, siyasî tansiyonun düşürülmesi gerek. Burada en büyük sorumluluk hükümete düşüyor.'
 

 

Cansızlar, bu uluslararası değişim esnasında Danıştay'a yönelik menfur saldırı ve ardından gelen sert açıklamaların piyasa aktörleri tarafından ‘siyasî gerilim artıyor, Türkiye istikrarını kaybedecek' tarzında yorumlandığını belirtti. Bunun sonucu olarak da Borsa'dan para çıkışının hızlandığını dile getiren SPK Başkanı, devletin zirvesinden sivil toplum kuruluşlarına kadar herkesin dikkatli olması gerektiğinin altını çizdi. Piyasaları tedirgin edecek, gerilimi tırmandıracak açıklamalardan kaçınılmasını isteyen Cansızlar, “64 milyar dolarlık sıcak paranın üzerinde oturuyoruz. Herkes açıklamasına dikkat etsin. Sıcak para misafire benzer. Ev sahibinde huzursuzluk varsa, kalıcı olmaz ve evi terk eder.” uyarısında bulundu.

 

Piyasalardaki ilk dalgalanma, Amerika'da faizin artacağı beklentilerinin güçlenmesiyle Cumhurbaşkanı Sezer'in Sosyal Güvenlik Reformu'nun temelini oluşturan Genel Sağlık Sigortası Tasarısı'nın 15 maddesini veto etmesinin aynı zamana denk gelmesiyle başladı. Ardından Danıştay saldırısı geldi. Laiklik mitingine dönüşen, 2. Daire üyesi Mustafa Yücel Özbilgin'in cenaze namazına katılan bakanlara ve siyasilere büyük tepki gösterildi, kabine üyeleri tartaklanmaktan zor kurtarıldı. Halkın gösterdiği tepkiyi haklı bulduğunu söyleyen Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök'ün, “Bu, bir tek günle değil, her gün aynı duyarlılığın gösterilmesi gereken bir olaydır." sözleri ile, Başbakan Tayyip Erdoğan'ın buna, ‘Doğru olmayan bir yaklaşım.' şeklinde karşılık vermesi piyasalardaki tedirginliği artırdı. Dolar bir haftada yüzde 15 değer kazandı, yüzde 13,5 seviyesine kadar gerileyen bono faizi oranı 16,5'e çıktı. 45 binin üzerinde gezinen Borsa, 35 bine kadar düştü. 'Son iki haftada 5 milyar dolar sıcak para Türkiye dışına çıktı.' açıklamasında bulunan Sermaye Piyasası Kurulu'nun (SPK) başkanı Doğan Cansızlar, 'itidal' çağrısı yaptı. Ekonomide belli bir tedirginliğin oluştuğunu vurgulayan Cansızlar, bundan sonra beyanat verirken daha dikkatli olunması gerektiğini belirtti. SPK Başkanı, 'Faizlerin tırmandığı bu seviyenin faturası bütün toplumdan çıkacak.' hatırlatmasında bulundu. Piyasaların bu tür gerilimden daha az etkilenmesi için, kriz koşullarında düzenlenen ekonomik programın revize edilmesi gerektiğine inanan Cansızlar'a göre artık, ‘yönetilen dalgalı kur' rejimine geçilmeli. Ekonomik program, istihdam ve reel sektöre odaklı hale getirilmeli. Hazine kağıtlarına getirilen yüzde 15'lik stopaj yüksek. Yabancıların yoğun olduğu piyasalarda her türlü kâr değerlendirmesi yapılır. Bu yüzden oran yabancı yatırımcı üzerinde olumsuz etki yapacak.

‘Siyasi gerilim Türkiye riskini artırıyor’

Yakalanan siyasi ve ekonomik istikrarın meyvelerinin alınmaya başlandığına dikkat çeken özel sektörün çatı örgütü Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği'nin (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, istikrar ortamının sürmemesi için herhangi bir sebep görmediğini ifade etti. Hisarcıklıoğlu, 'İstikrar, tek başına hiçbir kurumun üstlenemeyeceği kadar önemli ve değerli. Bunda herkesin üzerine düşen sorumluluklar var. Herkes, 'Türkiye'de siyasi gerilim var' anlamına gelecek mesaj vermekten kaçınmalı.' değerlendirmesinde bulundu. İş dünyasının kalbi İstanbul'un sanayi odası başkanı Tanıl Küçük de herkesin dikkatini ekonomiye yoğunlaştırması gerektiği görüşünde: 'Yabancı sermaye girişi başta olmak üzere elde edilen diğer kazanımların devam etmesi için herkes dikkatli olmak zorunda. Kurumlar arasında yaşanan gerginliğin, siyasi tansiyonun düşürülmesi gerek. Burada en büyük sorumluluk hükümete düşüyor.'

Uluslararası şirketler, yatırım yapmayı planladıkları ülkeyi ‘risk primi'ne göre değerlendiriyor. Bu konuda danışmanlık yapan önde gelen şirketlerden Merrill Lynch'in Türk ekonomisti Mehmet Şimşek, son günlerde yaşanan siyasi gerilimlerin ülkenin risk primini artırdığını söyledi. Gerilime yol açan ‘günübirlik' açıklamalardan yatırımcıların rahatsızlık duyduğunu vurgulayan Şimşek, 'Bu da Türkiye'de risk prim artışına yol açıyor. İstikrarla reform arasında ciddi ilişki var. AK Parti pozitif enerjisini reformlara harcayamıyor.' diye konuştu. 'Siyasi gerilimin olduğu ortamda, hükümet ne kadar reformcu olursa olsun, beklenen reformların yapılması zorlaşır.' tespitinde bulunan Şimşek'e göre bu yüzden AK Parti'nin reform programının ikinci aşamasını ciddi şekilde uygulaması lazım.

 

















 
AHMET
NECDET SEZER
HİLMİ
ÖZKÖK
DENİZ
BAYKAL
ERDOĞAN
TEZİÇ
 

Saldırıya neden olanlar davranış-larını gözden geçirmeli. Laikliği çeşitli biçimlerde yorumlayarak içini boşaltıp rejimi yıkmaya kimsenin gücü yetmeyecektir.

 

Saldırıdan sonra gösterilen reaksiyon,
halkın duyarlılığı takdir edici. Ancak bu bir tek güne, bir tek olaya bir reaksi-yon olarak kal-mamalı, daimilik kazanmalı.

 

Siyasete kan bulaştı. Olay kişisel anlayışla düzenlenen bir saldırı değildir. Saldırının
siyasal yönü vardır. Hedef
laik
demokratik cumhuriyettir.

 

Danıştay'a yapılan saldırı aslında Cumhuri-yet'e karşı açık bir meydan okumadır. Siyasal iktidar, Cumhuriyet'in laik niteliğini yok etmeye yönelik tutum içindedir.