İmralı ile ilgili ilk gür seda MÜSİAD'dan çıktı!

MÜSİAD Yöneticilerinden 100 kişilik bir grubun katılımıyla Afyon'da gerçekleştirilen çalıştay sonrası konuşan MÜSİAD Genel Başkanı Nail OLPAK, İmralı Görüşmeleri ile başlayan çözüme destek veren STK'lardan en net duruşu gösterdi: "Türkiye'nin geleceğine sahip çıkalım!"

İmralı ile ilgili ilk gür seda MÜSİAD'dan çıktı!
İmralı ile ilgili ilk gür seda MÜSİAD'dan çıktı!
GİRİŞ 04.03.2013 14:06 GÜNCELLEME 04.03.2013 14:06

MÜSİAD Yöneticilerinden 100 kişilik bir grubun katılımıyla Afyon'da gerçekleştirilen "MÜSİAD Gelecek Çalıştayı"nın kapanış oturumunda konuşan MÜSİAD Genel Başkanı Nail OLPAK, "Güneydoğu sorununun çözümü, sadece ülkemizin Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde uzun yıllardır yaşanan bir sorunun çözümü anlamına gelmekle kalmayacak, aynı zamanda ülkemizin aydınlık geleceği adına Cumhuriyet tarihinin en önemli sorunlarından birisinin aşılması anlamını da taşıyacaktır." dedi.

"TÜRKİYE'NİN GELECEĞİNE SAHİP ÇIKALIM."

MÜSİAD Yöneticilerinden 100 kişilik bir grubun katılımıyla Afyon'da gerçekleştirilen "MÜSİAD Gelecek Çalıştayı"nın kapanış oturumunda konuşan MÜSİAD Genel Başkanı Nail OLPAK, "Güneydoğu sorununun çözümü, sadece ülkemizin Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde uzun yıllardır yaşanan bir sorunun çözümü anlamına gelmekle kalmayacak, aynı zamanda ülkemizin aydınlık geleceği adına Cumhuriyet tarihinin en önemli sorunlarından birisinin aşılması anlamını da taşıyacaktır." dedi.

Afyon'da gerçekleşen "MÜSİAD Gelecek Çalıştayı" kapanış oturumunda konuşan MÜSİAD Genel Başkanı Nail OLPAK, "MÜSİAD'ın gelecek vizyonunu konuştuğumuz bir dönemde gözden kaçırmamamız gereken çok önemli bir gerçek, Türkiye'nin geleceği için atılan adımlar konusunda anlayışlı ve sağduyulu olmamız ve doğru olduğuna inandığımız bu sürece net bir şekilde destek vermemiz gereğidir.

Son günlerde oldukça yoğun tartışmaların yaşandığı bu sürece, kısır bir bakış açısıyla yaklaşıp, Terör Örgütü ile pazarlık süreci diye bakmıyoruz. Türkiye'nin hedefleri doğrultusunda geleceğini yeniden inşa etme süreci olarak bakıyoruz." dedi.

"Oluşturulmaya çalışılan çözüm süreci, yıllardır şahit olduğumuz acımasız terör sorunu kadar bu çerçevede birikmiş sorunların artık bir çözüme kavuşması, bölge halkının refah ve mutluluğu, Türkiye'nin kalkınması ve tüm vatandaşlarının mutluluğu, özgürlükler ve demokrasi açısından da çok büyük bir engelin ortadan kalkması anlamına gelmektedir.

Ülke olarak, telafisi ve acısının tarifi hiç bir şekilde mümkün olmayan, kaynaklarımızı, enerjimizi, evlatlarımızı ve yarınlara dair umutlarımızı tüketen terör sorunun çözülmesi, ülkemizin daha yaşanabilir, refaha erişmiş ve uluslararası saygınlığı artmış bir ülke konumuna yükselmesini sağlayacaktır." diyen OLPAK'ın basın açıklaması şöyle:

"Türkiye'nin son 10 yılda yakaladığı başarı ve istikrar, önümüzdeki yıllarda bölgemizde ve dünyada etkimizi arttırma yönünde önemli bir fırsattır. Bu süreçte, ekonomik kalkınma, kuşkusuz siyasi istikrarın sürdürülebilirliği sayesinde gerçekleşmiştir. Bu kazanımların kaybedilmemesi ve en önemlisi bu fırsatın en iyi şekilde değerlendirilmesi gerekmektedir.

Gelişme ve ilerleme yolunda önümüzde yıllardır en büyük engel olarak duran terör sorununun çözüm sürecine girmesi son derece önemlidir. Bu ortamda, hükumetin kararlı ve sabırlı duruşu, risk alma cesareti ve dirayetini doğru buluyor ve destekliyoruz. Çözüm sürecinde, üzerine  görev düşen herkesin, her kurumun elini taşına altına koyması gerektiğine inanıyoruz.

Kurulduğu günden beri etnik ve dini her türlü ayrımcılığa karşı durmuş bir kurum olarak, çözüme yönelik katkı sağlamaya hazırız. Şubelerinin yarısı Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yer alan, bu bölgeye yatırım yapmış ve bölgede yaşamaya devam eden binlerce üyeye sahip olan bir işadamları derneği olarak, refahın, gelişmenin ve huzurun, yalnızca pozitif istikrarı yakalayabilmiş ortamlarda yeşerip büyüyeceğine inanıyoruz.

2007 senesinde hazırladığımız "Güneydoğu Raporu"muzda da, 2011 senesinde hazırladığımız "Anayasa Önerisi"nde de, bugüne kadar bu konuda yaptığımız açıklamalarda da, huzur ve istikrar adına atılacak adımların önceliğini vurguladık.

Bugün geldiğimiz noktada, ekonomik ve sosyal anlamda ağır bedeller ödediğimiz terör meselesini ve bununla ilişkili sorunları çözmeye yönelik güçlü bir iradenin olduğunu görüyoruz. Bu süreci, terör örgütüyle yürütülen bir müzakere süreci olarak görmüyor, ülkemizin geleceğinin önünü açmak olarak görüyor ve bu konuda, seçilmiş Milet Meclisimize ve onun içinden çıkmış hükumetimizin sağduyusuna güveniyoruz."