TAV 3.havalimanı ihalesini kaçırmak istemiyor
TAV Grubu Üst Düzey Yöneticisi (CEO) Sani Şener, ''TAV'ın ana üssü İstanbul'dur. Hiçbir şekilde 3. havalimanı ihalesini kaçırmak aklımızdan geçmiyor'' dedi.
Şener, yaptığı açıklamada, dünyadaki birçok olumsuzluğa rağmen havacılığın Türkiye'de sürekli büyüdüğünü, 2000 yılında 33 milyon olan yolcu sayısının 140 milyona ulaştığını belirtti.
Özelleştirme projelerine kendisini iyi pozisyonlandıran TAV'ın da bu süreçte yolcu sayısını her yıl yüzde 11, gelirini ise 4 kat artırdığına dikkati çeken Şener, Arap Baharı'ndan sonra Tunus'ta işlerin tekrar yoluna girmeye başladığını, yolcu sayısının yüzde 51 oranında arttığını anlattı.
Libya'daki havalimanı için henüz beklemede olduklarını, yakın bir dönemde Tripoli'ye dönebileceklerini ifade eden Şener, şirket olarak dünya genelindeki çeşitli havalimanı ihaleleri üzerinde çalıştıklarını ancak öncelikle İstanbul'un 3. havalimanına odaklandıklarını vurguladı.
Bu ihalenin kendileri için çok önemli olduğuna işaret eden Sani Şener, şöyle konuştu:
''TAV'ın ana üssü İstanbul'dur. Hiçbir şekilde 3. havalimanı ihalesini kaçırmak aklımızdan geçmiyor. Ama nihayetinde bir ihaledir. Gireceğiz, inşallah almaya çalışacağız. Alırsak hem Türkiye hem bizim açımızdan çok faydası olur. Türkiye açısından faydası şu olur. Türkiye'nin havacılık konusunda bir tane markası var. Bizden başka havalimanı işleten firmalar var. Ama hepsi yabancı ortakla birlikte işletiyor. TAV'ın içinde yabancı yatırımlar var ama bir Türk şirketidir. TAV, ana üssü İstanbul'u kaybetmek istemez. Kaybetmesi en azından prestij açısından sıkıntı oluşturur. Biz İstanbul için elimizden geleni yapacağız.''
TAV'ın Aeroports De Paris'e (AdP) hisse satışıyla iki şirketin dünya genelinde toplam 37 havalimanı ve 200 milyon yolcu ulaştığını ifade eden Şener, AdP ile sadece bilgi ve sosyal sermayelerini birleştirdiklerinin altını çizdi.
THY ile Lufthansa arasındaki işbirliği iddiaları
THY ve Lufthansa arasında işbirliği yapılması konusundaki görüşlere dikkati çeken Şener, ''Bu tip konsolidasyonlar olacaktır. THY ile Lufthansa'nın birleşeceğini zannetmiyorum. Ama bilgi ve sosyal sermaye açısından müthiş bir platform oluşacağına inanıyorum. İkisi de halka açık şirket, ikisinin de genel kurulları karar verecektir. Ama mutlaka bir işbirliği yapmaları gerekir'' diye konuştu.
''Kanadalı fonlar geldi''
Şener, Fitch'in Türkiye'nin kredi notunu iyileştirmesinin notlara bakarak karar veren fonlar üzerinde etkili olduğunu, örneğin daha önce görmediği Kanadalı fonların Türkiye'ye girdiğini belirtti.
Sani Şener, ''Reyting kuruluşları ne derse desin. Türkiye büyük bir yatırım cenneti. AdP, 1 milyar dolara yakın yatırım yapmış. Bundan daha net bir gösterge olamaz. Türkiye'ye yatırımlar artacak. Bunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Yeter ki proje olsun ve doğru insanlar tarafından yapılsın'' dedi.
Yolcu sayısının nüfusa bölünmesiyle ulaşılan uçma eğilimi rasyosunun Türkiye'de 2000 yılında 0,49 iken bugün 1,9'a ulaştığını, gelişmiş ülkelerde bu oranın 3-4 aralığında olduğunu dile getiren Şener, bugünkünün iki katına kadar büyüme yolunun açık olduğunu ifade etti.
Şener, THY'nin gelişmesiyle birlikte İstanbul'un artık bir merkez haline geldiğine de dikkat çekerek, ''THY, Devlet Hava Meydanları ve Ulaştırma Bakanlığı ile birlikte ipek yolunu havada yeniden kurduk'' şeklinde konuştu.