Yapı denetim sistemi binalara güvence oldu

17 Ağustos 1999 Marmara Depremi'nin ardından Türkiye'de uygulamaya konulan yapı denetim sistemi ile denetlenen binalar 2000 yılından sonra gerçekleşen depremlerde hazar almadı.

Yapı denetim sistemi binalara güvence oldu
Yapı denetim sistemi binalara güvence oldu
GİRİŞ 17.08.2022 15:27 GÜNCELLEME 17.08.2022 15:27
Bu Habere 6 Yorum Yapılmış

Yapı Denetim ve Deprem Mühendisliği Derneği Başkanı Nazmi Şahin, Marmara Depremi'nin yıl dönümü dolayısıyla değerlendirmede bulundu.

17 Ağustos 1999'da yaşanan Marmara ve 12 Kasım 1999'da gerçekleşen Düzce depremleriyle ülkenin, tarihinin en büyük felaketlerinden birini yaşadığını söyledi.

Resmi kayıtlara göre Marmara Depremi'nde 17 bin 322, Düzce Depremi'nde 950 vatandaşın yaşamını yitirdiğine, 75 bin konutun ağır, 74 bin konutun da orta derecede hasar gördüğüne işaret eden Şahin, şöyle konuştu:

"Marmara Depremi, toplum olarak deprem konusunda ne kadar unutkan olduğumuzu, yaşadıklarımızdan ve başkalarının yaşadıklarından ders alma konusunda ne kadar başarısız olduğumuzu çok acı bir şekilde ortaya koymuştur. Son 58 yıl içinde ülkemizde depremlerde 58 bin 202 vatandaşımız hayatını kaybetmiş, 122 bin 96 kişi yaralanmış ve yaklaşık 411 bin 465 bina yıkılmış veya ağır hasar görmüştür. Sonuç olarak denilebilir ki depremlerde her yıl ortalama 1003 vatandaşımız ölmekte ve 7 bin 94 bina yıkılmaktadır."

Şahin, Türkiye'nin, dünyanın en aktif deprem bölgelerinden birini oluşturan Himalaya-Alp deprem kuşağına denk gelen konumuyla, afet riskini en çok taşıyan ülkelerden biri olduğuna dikkati çekerek, "Ülke topraklarımızın yüzde 96'sı deprem bölgeleri içindedir ve söz konusu bölgelerde nüfusumuzun yüzde 98'i yaşamaktadır." ifadesini kullandı.

MARMARA DEPREMİ DÖNÜM NOKTASI OLDU 

Marmara Depremi'nin, ülkede inşa edilen binaların depreme hazırlıklı olmadığının belirlenmesi bakımından çok önemli bir dönüm noktası niteliği taşıdığını vurgulayan Şahin, bu depremin ardından hayata geçirilen yapı denetimi uygulamasına ilk olarak 19 ilde pilot olarak başlandığını ve uygulamanın 1 Ocak 2011 itibarıyla da ülke çapında yaygınlaştığını anlattı.

Şahin, yapı denetim sisteminin ülke genelinde yaygınlaşmasıyla Türkiye'nin artık daha sağlam temellere oturacağına inandığını belirterek şöyle devam etti:

"Yapı denetimi, sorumlu inşaat mühendisleri ve mimarlar tarafından binaların zorunlu olarak kontrol edildiği bir sistem. Binalar, projesinden başlayıp iskanı alana kadar tüm süreçlerde denetleniyor. İnşaat bitene kadar demiri, malzemesi, betonu denetim altında tutuluyor. 2000 yılından sonra ülkemizde gerçekleşen depremlerde yapı denetim sisteminde denetlen hiçbir bina yıkılmamıştır. Konut hakkı, yaşam yeri, nasıl olursa olsun insanın başını sokmaya yarayacak dört duvarla bir çatıdan ibaret yapının teminine ilişkin bir hak olarak algılanmamalıdır. Ülke insanımızın sağlam, kaliteli, çağdaş, doğal yıkım olaylarına dayanıklı ve korumalı bir yapıya sahip olmak en doğal hakkıdır. Böyle bir hakkı sağlamanın yolu, yapıdan kaynaklanan olumsuzlukların ortaya çıkmasına engel olunması, kötü olan olumsuzlukların düzeltilmesiyle mümkündür."

TÜM TARAFLAR ÜZERİNE DÜŞENİ YAPMALI 

Yapı denetiminin, yer seçimi, zemin etüdü, projenin ve yapının denetlenmesi gibi çok boyutlu bir sistem olduğuna işaret eden Şahin, "Bu sistemin işleyebilmesi için ilgili tüm tarafların üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi zorunludur. 1999 Marmara Depremi ve diğer depremlerde yaşanan can ve mal kayıplarının yaşanmaması ya da mümkün olan en az seviyeye indirilmesi projeciler, müteahhitlerimiz ve yapı denetim kuruluşlarımızın yapacakları ortak çalışmalarla gerçekleşecektir. Bunu kanuni bir zorunluluktan çok insani bir zorunluluk olarak görmek gerekir. Canımızın, malımızın ve binalarımızın güvenliği için plansız ve kaçak yapılaşmadan kaçınmalı, deprem yönetmeliğine uygun hareket etmeliyiz." değerlendirmesinde bulundu.

Şahin, yapı denetim kuruluşlarının görev alanında olmayan yapılar da bulunduğuna dikkati çekerek şunları kaydetti:

"Yapı denetimi bu kadar önemliyken, depremlerden sonra elde edilen sonuçlar ortadayken kamu binalarının da yapı denetimine tabi olması gerekiyor. Tüm binaların yapı denetimi kapsamına alınması gerekir. Bu kapsama okul, hastane, cami, kamu hizmet binaları gibi binaların da alınması önem taşıyor."

KAYNAK: AA
Tuğba Bozkurt Haber7.com - Editör
Haber 7 - Tuğba Bozkurt
YORUMLAR 6
  • ömer g. 1 yıl önce Şikayet Et
    Allah aşkına yapı denetimin ne olduğunu bilmeden yorum yapmayalım arkadaşlar Yapı dedim sistemi 17 Ağustos depreminden sonra binaların iskelet sistemi olusturan kolon kiriş vs ilgili mevzuata uygun olup olmadığını denetlemek amacıyla kurulmuştur binalar arasındaki ses geçişleri birçok projede göz ardı edilmektedir on da yapı denetim firmaları yapabileceği bir şey yoktur inanmıyorsanız belediyeden mimari projenizi ve ısı yalıtım detaylarınızı alıp ara kat döşeme detaylarına bakabilirsiniz
    Cevapla
  • Medeniyet İlerledi 1 yıl önce Şikayet Et
    Denetim ne denetimi anlamadım ki, ben kiracıyım 4 yılda 3 ev kiraladım ceşitli semtlerde, hepsini ayni mutahit yapmış gibi banyo sesi şarıl şarıl duyuyorum duşa kabin bile yaptırdım cebimden yinede alt komşum banyaya girdigimi biliyor. Ahlaksızlıga mı güvence ki
    Cevapla
  • Övme Kendinizi 1 yıl önce Şikayet Et
    Ahlak edep, milli ve dini duygulardan yoksun horlamanın duyuldugu bir denetim nasıl güvence, Allah muhafaza sonucu depremde görecegiz şimdi yorum erken ama tuvalet sesi öksürmeyi bile duydugumuz kesinnnnn
    Cevapla
  • Abdullah Biri 1 yıl önce Şikayet Et
    Dunyada Marka olan Firmalar; Kaliteye önem veren, sözunde duranlardır. Yapı denetim beton inceliyor, ona gerek yok daire başı para alıp maliyet yükseliyor, beton fabrikaları incelensin maliyet düşsün.
    Cevapla
  • Beddua Alma 1 yıl önce Şikayet Et
    Sonucu belli olmayana yorum yapılmaz. Bu ülkede inşaat mütahitlerinin ömrü en fazla 20 yıldır. Cunki apartmana oturdugun anda mütehidin ahlakı karekteri belli olur, beddualıdırlar uzun yaşayamazlar.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle