Piyasalarda şahinleşen merkez bankaları etkisi

Dünya genelinde artan enflasyon baskısı küresel bazda önemli merkez bankalarının sırayla şahinleşmesine sebep olurken, bu gruba son olarak Avrupa Merkez Bankası dahil oldu.

Piyasalarda şahinleşen merkez bankaları etkisi
Piyasalarda şahinleşen merkez bankaları etkisi
GİRİŞ 05.02.2022 16:24 GÜNCELLEME 05.02.2022 16:24

Küresel pay piyasaları, şahinleşen merkez bankaları ve şirket bazlı oynaklığı artıran bilançolarla karışık bir seyir izlerken, gelecek hafta başta ABD'de enflasyon ve küresel merkez bankalarının yetkililerinin sözle yönlendirmeleri yatırımcıların odağına yerleşti.

Dünya genelinde artan enflasyon baskısı küresel bazda önemli merkez bankalarının sırayla şahinleşmesine sebep olurken, bu gruba son olarak Avrupa Merkez Bankası (ECB) dahil oldu.

Hafta içindeki para politikası toplantısında ECB politika faizinde değişikliğe gitmezken, toplantı sonrası ECB Başkanı Christine Lagarde'ın şahin tonu dikkati çekti.

İngiltere Merkez Bankası (BoE) politika faizini 25 baz puan artırarak yüzde 0,5'ye yükseltirken, gelecek toplantı için tahvil piyasalarında 50 baz puanlık bir artış fiyatlanmaya başladı.

Haftanın ilk yarısında ABD Merkez Bankası (Fed) yetkililerinin Fed'in martta 50 baz puanlık faiz artışı yapabileceğine ilişkin tahminlere karşı sözle yönlendirmelerde bulunsa da dün açıklanan tarım dışı istihdam verisinin beklentilerin oldukça üzerinde gerçekleşmesi sonrası martta 50 baz puanlık faiz artışı ihtimalini yüzde 36'ya çıkardı.

Merkez bankalarının para politikalarındaki sıkılaşma eğiliminin güçlenmesi küresel pay piyasalarını baskılasa da, özellikle ABD'de beklentilerin üzerinde kar açıklayan bir çok şirket küresel bazda risk iştahını canlı tuttu.

Bu gelişmelerle ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi yüzde 1,9390 ile Aralık 2019'dan bu yana en yüksek seviyeye çıkarken, haftayı 14 baz puan artışla yüzde 1,92'den tamamladı.

Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü (OPEC) ve OPEC dışı bazı üretici ülkelerden oluşan OPEC + grubunun üretim artışını sabit tutması petrol arzının yetersiz kalabileceği endişesiyle petrol fiyatlarının yükselişini destekledi.

Brent petrolün varil fiyatı yükseliş eğilimini üst üste yedinci haftaya taşıyarak 93,1 dolarla Eylül 2014'ten bu yana en yüksek seviyesine çıktı ve haftayı yüzde 4,4 artışla 92,8 dolardan tamamladı.

Analistler, gelecek hafta veri gündeminin nispeten sakin olmasına karşın ABD'de açıklanacak enflasyon verilerinin yatırımcıların odağına yerleştiğini kaydederek, dünya genelinde açıklanmaya başlayan 2021 4. çeyrek şirket finansal tablolarının hisse bazlı oynaklığı artırabileceğine dikkati çekti.

ABD'de belirsizlik tekrar artıyor

ABD'de pay piyasaları bu hafta güçlü gelen bilançolar ve Fed yetkililerinin orantılı faiz artışı yapılacağına yönelik sözle yönlendirmeleriyle alış ağırlıklı bir seyir izledi.

Buna karşın haftanın son gününde açıklanan tarım dışı istihdam verisi 467 bin kişiyle beklentileri oldukça geride bırakırken, aralık tarım dışı istihdamı 199 binden 510 bine revize edildi.

İstihdam piyasasındaki söz konusu güçlü seyir sonrası tahvil piyasalarının 50 baz puanlık faiz artışı ihtimalini daha güçlü halde fiyatlaması ise risk algısının artmasına sebep oluyor.

Öte yandan, hafta içinde açıklanan bilançolara göre Amerikalı e-ticaret devi Amazon'un geliri, geçen yılın son çeyreğinde yüzde 9 artışla 137,4 milyar dolar oldu. E-ticaret devinin 2020'nin dördüncü çeyreğinde 14,09 dolar olan hisse başına karı ise geçen yılın aynı döneminde 27,75 dolara çıktı.

Meta adıyla ilk kez bilanço açıklayan Facebook'un karlılığı ise beklentilerin uzağında kaldı. Buna göre, şirketin geçen yılın dördüncü çeyreğinde elde ettiği gelir, bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 20 artışla 33,7 milyar dolara çıksa da, net karı yüzde 8 azalarak 10,3 milyar dolara geriledi.

Söz konusu gelişmelerle S&P 500 endeksi haftalık bazda yüzde 1,55, Dow Jones endeksi yüzde 1,05 ve Nasdaq endeksi yüzde 2,38 değer kazandı.

7 Şubat ile başlayan haftanın veri takviminde, salı dış ticaret dengesi, çarşamba toptan stoklar, perşembe Tüketici Fiyat Endeksi (TÜFE) ve hazine bütçe dengesi ile cuma Michigan Tüketici Güven Endeksi verileri takip edilecek.

Avrupa merkez bankaları haftasında sallandı

Avrupa borsalarında şahinleşen ECB sonrası karışık bir seyir izlenirken, bu hafta ECB Başkanı Christine Lagarde'ın pazartesi yapacağı sözle yönlendirmeler yatırımcıların odağına yerleşti.

ECB Yönetim Konseyi, hafta içindeki toplantısında, faiz oranlarını değiştirmeme kararı aldı. Buna göre, politika faizi sıfır, mevduat faizi yüzde eksi 0,50 ve marjinal fonlama faizi de yüzde 0,25'te sabit bırakıldı.

Toplantı sonrası konuşan Lagarde, enflasyonun ECB'nin enflasyon hedefine daha da yaklaştığını belirterek, para politikası kurulu üyelerinin tamamının enflasyon konusunda endişeli olmaya başladıklarını ifade etti.

Lagarde'ın açıklamalarıyla tahvil piyasalarında ECB'nin haziranda 10 baz puan faiz artışına gideceği fiyatlanmaya başlarken, yıl sonuna kadar toplam 40 baz puan faiz artışı yapılacağı öngörülüyor.

Bölgenin bir diğer önemli merkez bankası BoE, perşembe günü 25 baz puan faiz artırarak politika faizini yüzde 0,50'ye çıkarırken, üst üste ikinci faiz artışını yapmış oldu. BoE faiz kararını 5'e karşı 4 oyla alırken, diğer 4 üye politika faizinin 50 baz puan artırılmasını istedi.

BoE'nin yılın geri kalanında 4 kez daha faiz artıracağı tahmin edilirken, gelecek toplantıda faiz artışının 50 baz puan olacağına kesin gözüyle bakılıyor.

Bölgede açıklanan makroekonomik verilere göre Avro Bölgesi'nde 2021 4. çeyrek Gayrisafi Yurt içi Hasıla (GSYH) çeyreklik bazda yüzde 0,3, yıllık bazda ise 4,6 artarken, TÜFE yıllık yüzde 5,1 artışla rekor seviyeye yükseldi.

Bu gelişmelerle bu hafta İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 0,67 değer kazanırken, Almanya'da DAX endeksi yüzde 1,43, Fransa'da CAC 40 endeksi yüzde 0,21 ve İtalya'da MIB 30 endeksi ise yüzde 0,79 değer kaybetti.

Gelecek hafta Almanya'da pazartesi sanayi üretimi, çarşamba dış ticaret dengesi ve cuma Almanya'da TÜFE İngiltere'de 2021 4. çeyrek GSYH ve sanayi üretimi verileri takip edilecek.

Asya piyasaları tatil haftasında yükseldi

Asya'da geçen hafta bir çok piyasada haftanın önemli bölümünde tatil nedeniyle işlem gerçekleşmezken, açık olan pay piyasalarında da risk iştahının güçlü olduğu görüldü. Çin'de ise piyasalar hafta boyunca kapalıydı.

ABD pay piyasalarındaki seyre paralel alış ağırlıklı bir seyir izleyen Asya pay piyasalarında, Kovid-19 salgınında artan vaka sayıları ise en önemli risk unsuru olmayı sürdürüyor.

Asya'da açıklanan makroekonomik verilere göre Japonya'da sanayi üretimi aylık bazda yüzde 1 azalırken, perakende satışlar da yıllık yüzde 1,4 yükselişle beklentileri karşılayamadı.

Söz konusu gelişmelerle haftalık bazda Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 2,7, Güney Kore'de Kospi endeksi yüzde 3,3 ve Hong Kong'da Hang Seng endeksi yüzde 4,34 değer kazandı.

7 Ocak ile başlayan haftanın veri takviminde, pazartesi Çin'de hizmet sektörü ve bileşik Satınalma Yöneticileri Endeksi (PMI) salı Japonya'da dış ticaret dengesi ve perşembe Japonya'da Üretici Fiyat Endeksi (ÜFE) verileri takip edilecek.

Yurt içinde BIST 100 negatif ayrıştı

Yurt içinde, Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi küresel pay piyasalarından negatif ayrışırken, TÜFE aylık bazda yüzde 11,10 arttı.

Bilanço sezonun yoğunlaştığı Borsa İstanbul'da hafta boyunca bankaların açıkladığı bilançolar yatırımcıların odağındaydı.

Buna göre, Yapı Kredi 2021 yılında 10,5 milyar lira, Garanti BBVA 13,1 milyar lira ve Akbank 12,1 milyar lira konsolide net kar elde etti.

Borsa İstanbul'da BIST 100 endeksi haftayı yüzde 1,99 azalışla 1.943,81 puandan tamamlarken, Dolar/TL yüzde 0,34 artarak haftayı 13,5625'ten kapattı.

Analistler, BIST 100 endeksinde teknik açıdan 2.010 puanın direnç, 1.940 ve 1.880 puanın destek konumunda olduğunu kaydetti.

Gelecek hafta yurt içinde, pazartesi hazine nakit dengesi, perşembe işsizlik ve cuma ödemeler dengesi ile sanayi üretimi verileri takip edilecek.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch'in de cuma günü piyasalar kapandıktan sonra Türkiye için kredi notu değerlendirme raporunu açıklaması bekleniyor.

KAYNAK: AA