Yeni Maliye Bakanı Nebati'nin 11 maddelik reçetesi

Yeni Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, geçtiğimiz hafta Twitter hesabından yaptığı açıklamada Türkiye ekonomisi için 11 maddelik çözüm reçetesini açıklamıştı.

GİRİŞ 02.12.2021 10:36 GÜNCELLEME 03.12.2021 12:51
Bu Habere 66 Yorum Yapılmış

Görevden affını isteyen ve af talebi kabul edilen Lütfi Elvan'dan boşalan Hazine ve Maliye Bakanlığına, bakan yardımcısı Nureddin Nebati atandı.

TÜRK EKONOMİSİ DEĞERLENDİRMESİ

Yeni Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati, dolar kurundaki hareketlenmenin ardından Türk ekonomisine yapılan yorumlar hakkında açıklama yapmış, "Türkiye ekonomisini sadece döviz kurunu baz alan dar bakış açısı yerine büyük bir pencereden değerlendirmemiz gerekiyor." demişti.

11 MADDELİK REÇETE AÇIKLAMIŞTI

Bakan Nebati, sosyal medya hesabından grafiklerle yaptığı 11 maddelik  açıklamasında şu ifadeleri kullanmıştı:

"Sadece faiz ve döviz kuru ikilisini esas alan bir makroekonomik yaklaşım yerine düşük faiz yüksek üretim hacmine dayanan temel politika ekseninde yüksek istihdam, yüksek ihracat, düşük cari açık ve düşük dış borç hedeflenmektedir.

"ENFLASYON ÜZERİNDEKİ KUR BASKISINI AZALTACAĞIZ"

Düşük faiz avantajı ile birlikte ihracat artışından elde ettiğimiz geliri ithalatımızın en büyük kalemleri olan enerji, ham madde ve ara malı yatırımlarına yönlendireceğiz. Bu sayede hem enflasyon üzerindeki kur baskısını azaltacağız hem de istihdamın artmasını sağlayacağız.

Yakın ekonomik sürece baktığımızda 2019 yılında Çin’de başlayan Kovid-19 salgınına rağmen, IMF'ye göre, 2020 yılında G20’de büyüyebilen iki ekonomiden birisiyiz. Fakat herkesin bildiği gibi ekonomimizin en büyük sorunu cari açıktır. Bu da bizi hep dış borca bağımlı tutmuştur.

TEDARİK ZİNCİRLERİNDEKİ AKSAKLIKLAR

Küresel salgın sonucu tedarik zincirlerinin aksadığı bir dönemden geçmekteyiz. Bu durum küresel çapta emtia, enerji ve navlun fiyatlarının fahiş oranlarda işlem görmesine neden olmuştur. Yani enflasyon sadece ülkemizde değil, küresel çapta ortaya çıkan dönemsel bir sorundur.

POLİTİKA FAİZİ

Mevcut piyasa koşullarında politika faizinin enflasyonun altında tutulmasında herhangi bir sorun yoktur. Talep enflasyonunu azaltmak için faizlerin artırılması gerekirken, küresel salgının neden olduğu arz enflasyonunu azaltmak için faizlerin düşürülmesi gerekmektedir.

"TL'YE YAPILAN MANİPÜLATİF ATAKLAR EKONOMİMİZE CİDDİ ZARARLAR VERMEZ"

Düşük faiz politikamız sonucu TL’ye yapılan manipülatif ataklar ekonomimize ciddi zararlar veremez. Örneğin; bankacılık sektörünün sermaye yeterlilik oranı yasal ve hedef oranın oldukça üzerindedir. Bunun yanında bankacılık kredilerinin geri dönüşlerinde hiçbir sıkıntı yoktur.

"KARŞILIKSIZ ÇIKAN ÇEK ORANLARI DA TARİHİ DİP SEVİYESİNDEDİR"

Son kur atağında reel sektörde türbülanslar yaşansa da ekonomimiz tüm gücünü korumaktadır. Nitekim yeni kurulan şirket sayısı geçen yıla göre artarken, kapanan ya da konkordato ilan eden şirket sayısı azalmaktadır. Karşılıksız çıkan çek oranları da tarihi dip seviyesindedir.

"DÜŞÜK FAİZ POLİTİKAMIZI UYGULAMAMIZDA KARARLIYIZ"

2013’ten beri düşük faiz politikamızı her uygulamaya yeltendiğimizde güçlü bir itirazla karşılaştık. Bu sefer bunu uygulamada kararlıyız. Milletimizin bağımsızlığı için verdiğimiz mücadelede olduğu gibi, bugün de Milletimiz ile elbirliği içinde ekonomimizin bu bağımsızlık mücadelesinden de Allah’ın izni ile zaferle ayrılacağız.

CARİ AÇIK

Bu politikamıza yönelik manipülatif kur ataklarının olduğu bir dönemden geçiyoruz. Bunlarla mücadelede, tüm kesimlerin, bize dikte edilmiş 'yüksek faiz, düşük enflasyon' politikasının yanlışlığını yapısal cari açık veren ülkemiz özelinde tekrar değerlendirmelerini öneriyorum.

Sonuç olarak, pandemi sonrası dönemde de ülkemiz genç nüfusu, kalifiye işgücü, modern lojistik altyapısı, gelişen teknolojisi ve düşük faiz ortamı gibi birçok cazip yatırım olanaklarıyla istikrarlı bir şekilde kalkınmasını sürdürecek ve pozitif ayrışmaya devam edecektir."

YORUMLAR 66
  • mazotçi 2 yıl önce Şikayet Et
    damat n erde damat
    Cevapla
  • Muhammed haksoyler 2 yıl önce Şikayet Et
    Rezzak Allahtır, devlet rezzak degildir.rezzak olan Allah rizka kefildir,lukse kefil degildir.insanlar devletten beklediklerinin zerresini Allahtan beklemiyor.mustehakiz,suzuluga,depreme,afete,kavurucu sicaga mustehakiz
    Cevapla
  • Muhammed haksoyler 2 yıl önce Şikayet Et
    Bugun bir ogretmen 2 cocugum var krese 1300+1300 veriyorum,kiram var maasim yetmiyor dedi,güldüm ,2600 e 1 ay calisan var bu ulkede be nankör
    Cevapla
  • Hikmet 2 yıl önce Şikayet Et
    Haklısınız kimse sukretmiyor haline .adam daire satıyor daire alıyor.lux arabasını satıyor sıfır araba alıyor.250 bin lira verip araba alıyor mazota benzine zam geldimi .ağlıyor sanki kamyoncu ,dolmus şoförü.
    Cevapla
  • Muhammed haksoyler 2 yıl önce Şikayet Et
    Ihracat yapiyoruz ama kendi vatandasimiz pahalı alıyor. Ürünler karaborsa.ihracat yapilmadan once nisasta 3 liraydi simdi 10 lira, tum ureticiler fiyat degistirdi,süt tozu 25 liraydi 50 lira. Bir ay icinde bunlar. Sut tozu tuekiyede 15 kisi anca yapiyor bu isi.15 kisi ihracat yapip zengin oluyor. Hammaddesi süt lazım,veriyorlar zammı sonra.turkiyeye satmiyorlar sut tozu sayar paramizi aliriz diyorlar.tereyag fırlıyor, peynir firliyor.ne oldu ihracat yaptik.bu kaos en az 50 ürünude arkasina sürüklüyor, sonra zam furyasi normallesiyor
    Cevapla
  • ali 2 yıl önce Şikayet Et
    Vergi alınan kalmadı. Sadece verenler kaldı. Adam dolarla ev kiralıyor vergi yok. Türkiyede kirada evi olup vergi ödemesi gerekenlerin % 20 ödüyor. VERGİ CENNETİ OLDUK.
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle