TİM Başkanı açıkladı: 220 milyar dolara koşuyoruz

Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle, "İhracatımız 1923 yılında 50 milyon dolardı. Bugün ise 220 milyar dolara gidiyor” dedi.

TİM Başkanı açıkladı: 220 milyar dolara koşuyoruz
TİM Başkanı açıkladı: 220 milyar dolara koşuyoruz
GİRİŞ 29.10.2021 16:24 GÜNCELLEME 29.10.2021 16:24
Bu Habere 43 Yorum Yapılmış

Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM), 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı kutlamak için yayınladığı özel film, izleyiciler tarafından büyük beğeni aldı. TİM Başkanı İsmail Gülle, “Cumhuriyetin ilk yıllarında başlatılan ekonomik bağımsızlık mücadelesi her zaman devam edecektir. Ekonomik bağımsızlık ise ancak ve ancak üretim ve ihracatla mümkündür. İhracat, başlı başına bir Cumhuriyet projesidir. Atatürk’ün İzmir İktisat Kongresi’nde başlattığı ekonomik bağımsızlık mücadelesi bugün de devam ediyor. İnşallah bu küresel kriz sonrası dönem, Türkiye için yeni bir sıçrama dönemi olacak. Gelen rakamlar bize bunu söylüyor. Bugün ihracatçımız 100 bine ulaştı. Bunu 5 yıl içerisinde 130 binlere, 10 yıl içerisinde de 300 bine çıkartma arzusundayız. İhracatımız 1923 yılında 50 milyon dolardı. Bugün ise 220 milyar dolara gidiyor” dedi.

‘Dış Ticaret Fazlası Veren Türkiye’ hedefi için çalışmalarını tüm hızıyla sürdüren 61 İhracatçı Birliği, 27 sektör ile 100 bin ihracatçının tek çatı kuruluşu olan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nı kutladığı “Cumhuriyet Geleneğimiz, İhracat Geleceğimiz" sloganlı filmi geçtiğimiz yıl olduğu gibi bu yıl da izleyicilerin büyük beğenisini aldı. Anadolu motifleri ve güçlü geleneğimizin ihracatla dünyaya taşınması mesajı verilen filmde, Anadolu'nun tarihi ve kültürel mirası, Cumhuriyetin ilk yılları ve günümüzden görüntüler de ekrana taşınırken, filmdeki türküyü ünlü sanatçı Ferhat Göçer yorumluyor.

“CUMHURİYETİN İHRACATA KAZANDIRDIĞI VİZYON BUGÜNLERİMİZİ İNŞA ETTİ”

29 Ekim Cumhuriyet Bayramı dolayısıyla değerlendirmede bulunan Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle, “Cumhuriyetin ilk yıllarında kurulan fabrikalar, İzmir İktisat Kongresi… Bu gelişmelerin hepsi Cumhuriyetin ihracata kazandırdığı vizyoner ve stratejik adımlar olarak bugünlerimizi inşa etti. Bugün göklerdeki İHA ve SİHA’larımızı tüm dünya gıptayla izlemesi, fuarlarımıza yüzbinlerce yabancı müşteri katılması, Türkiye’nin 81 ilinde 100 binden fazla ihracatçı olması, Cumhuriyetin ilk yıllarında atılan vizyoner adımlar sayesindedir. Takip eden süreçte, yine bir dünya savaşıyla yeni bir küresel düzene ve bambaşka bir ekonomik sisteme geçildi. Türkiye, 50’li yıllarda tarıma dayalı bir büyüme modeli benimsedi. Tarımda bugün geldiğimiz başarılı seviyenin temelleri o günlerde atıldı. Bugün Türkiye yıllık 28 milyar dolar tarım ürünü ihracatı yapan bir ülke. Ülkemizde büyük sanayi tesislerinin kurulması 60’lı, 70’li yıllarda oldu ve Türkiye’nin ekonomik yapısında sanayinin rolü kuvvetlendi. 80’li yıllar Türkiye için bir atılım dönemi oldu desek yeridir. Üretimimiz, ticaretimiz, turizmimiz, ihracatımız bu dönemde büyük kazanımlar elde etti. Merhum Turgut Özal’ın liderliğinde Türkiye adeta dünyayla tanıştı. Bugün Türkiye’yi dünyada temsil eden markalara, en çok ihracat yapan firmalara bir bakın. Büyük çoğunluğu ya 80’li yıllarda kurulmuştur ya da o dönemde parlamıştır. Bugün imalat sanayi ihracatımız yıllık 161 milyar dolara ulaştı” dedi.

“226 ÜLKE VE BÖLGEYE 5 BİNE YAKIN ÜRÜN IHRAÇ EDİYORUZ”

Türkiye’nin ihracattaki başarısına vurgu yapan Gülle, “2000’li yıllarda küreselleşme çağında Türkiye bu dönemi çok iyi değerlendirdi. Küresel ticaretten aldığımız pay bu dönemde 2 katına çıktı. Bu dönemde, 50 milyar dolar üzeri ihracat yapan 46 ülke içinde Türkiye ihracatını en fazla artıran 8. ülke oldu. Ülkemizde 1 milyar dolar üzeri ihracat yapan il sayısı 5’ten 17’ye yükseldi. 226 ülke ve bölgeye 5 bine yakın ürün ihraç eder seviyeye geldik. Yüksek teknolojili ürün ihracatımız ise 3 katına çıktı. Son bir buçuk senede yaşadıklarımıza bakınca, pandeminin oluşturduğu krizler neticesinde dünyada yeni bir ekonomik dönüşümün yaşandığı görüyoruz. İhracat ailesi olarak bizler, bu krizler yaşanırken ülkemizi ileri taşıyabilmenin yollarını aradık ve aramaya devam ediyoruz. Krizler fırsatları da içinde barındırır. Bu küresel kriz döneminde ihracatımız tarihimizde ilk defa 200 milyar doları aştı. Eylül ayı itibariyle yıllık bazda 212 milyar dolardan fazla ihracat gerçekleştirmiş bulunuyoruz. İhracat ailesi olarak krizin içindeki fırsatlardan doğru bir şekilde faydalandığımızı artık açıkça ifade edebiliriz. Tüm bu anlattıklarımızı tarihsel bir devamlılık içinde düşünmek gerekiyor” ifadelerini kullandı.

“İHRACATÇI SAYISI HER GEÇEN YIL ARTIYOR”

Atatürk’ün İzmir İktisat Kongresi’nde başlattığı ekonomik bağımsızlık mücadelesinin bugün de devam ettiğine dikkat çeken Gülle, “İnşallah bu küresel kriz sonrası dönem, Türkiye için yeni bir sıçrama dönemi olacak. Gelen rakamlar bize bunu söylüyor. Oluşturduğumuz ihracat projeksiyonlarına göre, Türkiye önümüzdeki 5 sene içerisinde ihracatını yıllık 300 milyar doların üzerine çıkartacak. Bugün ihracatçımız 100 bine ulaştı. Bunu 5 yıl içerisinde 130 binlere, 10 yıl içerisinde de 300 bine çıkartma arzusundayız. İhracatı bir milli mesele haline getirmek istiyoruz. İhracatımız 1923 yılında 50 milyon dolardı. Bugün ise 220 milyar dolara gidiyor. Türkiye’yi dış ticaret fazlası veren bir ekonomiye kavuşturmakta kararlıyız. Bu amaca giden yolun, Ar-Ge ve teknoloji yatırımlarından, katma değeri yüksek ve markalı üründen, sürdürülebilirlik ve inovasyondan geçtiğinin farkındayız. TİM olarak tüm bu alanlarda yoğun bir mesai harcıyoruz. Cumhuriyet bağımsızlık demektir. Cumhuriyetin ilk yıllarında başlatılan ekonomik bağımsızlık mücadelesi her zaman devam edecektir. Ekonomik bağımsızlık ise ancak ve ancak üretim ve ihracatla mümkündür. İhracat, başlı başına bir Cumhuriyet projesidir. Atamızın gösterdiği  ‘Muasır medeniyetlerin üzerine çıkma’ hedefine giden yol, bugün ihracattan geçmektedir” diye konuştu.           

İHRACATTA KİLOMETRE TAŞLARI

Cumhuriyetin ilk yılında 50,8 milyon dolar ihracat

10.yılda (1933) 58,1 milyon dolar ihracat

50.yılda (1973) 1,3 milyar dolar ihracat (1 milyar dolar aşıldı)

64.yılda (1987) 10,2 milyar dolar ihracat (10 milyar dolar aşıldı)

74.yılda (1997) 26,3 milyar dolar ihracat (25 milyar dolar aşıldı)

81.yılda (2004) 63,2 milyar dolar ihracat (50 milyar dolar aşıldı)

84.yılda (2007) 107,3 milyar dolar ihracat (100 milyar dolar aşıldı)

89.yılda (2012) 152,5 milyar dolar ihracat (150 milyar dolar aşıldı)

98.yılda (2021) 212,2 milyar dolar ihracat (200 milyar dolar aşıldı)

YORUMLAR 43
  • rasim 2 yıl önce Şikayet Et
    1923 yılında ithalat ne kadardı?
    Cevapla
  • Kızıldereli 2 yıl önce Şikayet Et
    Allah bereket versin diyen yok.
    Cevapla
  • İslam Birliği 2 yıl önce Şikayet Et
    Doların yükselmesi ihracatçıya yarıyor, yerli üretime güç katıyor, ithal Çin malları yüksek döviz sebebi ile piyasadan siliniyor, çünkü yüksek döviz ithalatı zorlaştırıyor, yerini yerli üreticiye bırakıyor. Japonya zamanında parasının aşırı değerlenmesi yüzünden kriz yaşamıştı çünkü aşırı değerlenen para yüzünden yerli üreticileri büyük darbeler aldı, ithalat tüm ülkeyi sardı, sonradan Japon devleti paralarının değerini düşürdü, son zamanlarda Çin'de aynı şeyleri yapmaya başladı.
    Cevapla
  • Turancılar 2 yıl önce Şikayet Et
    Dolar yükseliyor diye sevinelim o zaman
    Cevapla
  • Şenol 2 yıl önce Şikayet Et
    Önemli olan ihracat bedelini tahsil edebilmek.
    Cevapla
  • Ankaralı 2 yıl önce Şikayet Et
    Türkiye Cumhuriyetini 100 yıldır haçlı ordusu sömürülecek güzel bir pazar, sanayi alanında hiç bir üretimi olmayan, emir alan uydu ülke olarak kalması yönünde her türlü kirli oyunları oynamışlar, her on yılda darbeler, sağ, sol terörü, ASALA, PKK, FETÖ, GEZİ, SURİYE, IRAK, DOĞUAKDENİZ, KIBRIS, vb. ile döviz, borsa, yüksek enflasyon ile ülkemizin kalkınmasının önü bir yıllık hükümetler ile sürekli kesilmiştir, şayet engellemeler olmasaydı şu an 2 trilyon dolar ihracatı olan güçlü, zengin ülke olabilirdi, milli birlik ruhu içinde olursak ihracat hedeflerimizi yakalayabiliriz,...
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle