Türkiye Bankalar Birliği Başkanı Hüseyin Aydın: TL'ye talep artacak

Türkiye Bankalar Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın ekonomide atılan adımlar nedeniyle 2021 için umutlu konuştu. Atılan adımlarla sağlıklı büyüme için uygun bir ortamın hedeflendiğini belirten Aydın “TL tasarruf araçlarına talep artacak. Yurtdışından, ülkemizin potansiyeline yatırım yapmak isteyen uzun vadeli yatırımcılar gelmeye devam edecek” dedi. Akşam Gazetesi'nin haberine göre, Aydın TL’ye talebin artmasının ve mevduatın vadesinin uzaması sayesinde bankaların ve diğer finansal kuruluşların finansman imkanlarının da artacağını söyledi.

Büyük destek verdik 

Aydın şunları söyledi: “Salgının ekonomideki olumsuz etkilerini sınırlandırmaya yönelik çok yönlü ve genişleyici politikalar geliştirildi. Ülkemizde de bu politikaların uygulamasında bankacılık sektörü çok önemli bir rol üstlendi. Güçlü bir çaba sarf edildi. Şirketlerin ve bireylerin acil likidite ve kaynak ihtiyaçları uygun imkanlarla karşılandı. İhtiyaç sahipleri müşterilere öteleme ve yapılandırmalar yoluyla ek süreler verildi. İstihdam sağlayan sektörler ve ihracat hassasiyetle desteklendi. Bu sayede işletmeler faaliyetlerini, birbirlerine ve üçüncü kişilere olan yükümlülüklerini sürdürdü.”

2021 yılı iyi olacak

“Türkiye ekonomisinden aldığımız güçle çalışmaya devam ediyoruz” diyen Aydın, aşının bulunması ve korunma önlemlerine bağlı olarak ekonomik faaliyetlerin 2021 yılında daha iyi olacağını söyledi. Aydın, “Bankacılık sektörü üretimin, yatırımın, ihracatın ve ticaretin sürdürülmesini desteklemeye, müşterilerimizin bankacılık hizmetlerini görmeye devam edecektir. Ülkemizin potansiyeli, yönetim tecrübesi, bilgi, kaynak ve insan gücü birikimi daha iyi bir geleceğin oluşturulmasında en büyük desteğimizdir” ifadelerini kullandı.

Bankacılık sektörü 2020'yi nasıl geçirdi? 

Hüseyin Aydın bankacılık sektörü açısından 2020 yılını şöyle değerlendirdi:

• Bilanço toplamı 6 trilyon TL’yi geçti. Toplam aktiflerin milli gelire oranı 9 yılda 21 puan artarken, son 1 yılda 22 puan artışla yüzde127’ye ulaştı.

• Krediler yıllık bazda yüzde 40 oranında büyüdü.

• Kredilerin milli gelire oranı 12 puan artarak yüzde 74 oldu.

• Bilançoda, kredilerin payı yüzde 59, mevduatın payı yüzde 57. Menkul değerler portföyü de dikkate alındığında ekonomiye sağlanan finansmanın bilanço içindeki payı yüzde 76’ya yükseldi.

• Mevduatın yüzde 46’sı, kredilerin yüzde 64’ü TL. Dolayısıyla TL finansman ihtiyacı yüksek kalmıştır. TL kredilerle TL mevduat arasındaki fark kasım sonunda 800 milyar TL’yi aştı.

• TL’de artan finansman ihtiyacı çok kısa vadeli repo yoluyla veya swap yoluyla Merkez Bankası’ndan sağlandı.

• Uluslararası para ve sermaye piyasalarından gelen kaynaklar, nette swap yoluyla TL finansmanında kullanıldı.

• Salgının etkisiyle kamunun borç çevirme oranı yüzde 100’ün üzerine çıktı. Yurtdışı yatırımcıların devlet iç borçlanma senetleri portföyünü azaltmasının da etkisiyle kamu finansmanında bankaların rolü arttı.

• Bu dönemde, yabancı para kaynak talebinin azalması nedeniyle bankalar yurtdışına net borç ödemeye devam etti.