Türkiye'ye 8 yılda 1,5 milyar euro yatırım

Young, AA muhabirine şirketin pandemi sürecinde aldığı aksiyonlara ve Türkiye'nin bu süreci nasıl yönettiğine ilişkin açıklamalarda bulundu.

Şirketin, 1910 yılından beri Türkiye'de faaliyet gösterdiğini anımsatan Young, "Osmanlı döneminden beri 100 yılı aşkın bir süredir buradayız. Geldiğimiz noktada Bosch Türkiye olarak 18 bin kişilik bir grubuz. Herhalde çok sermayeli şirketlerin en büyüğüyüz Türkiye'de." ifadelerini kullandı.

Bosh Türkiye olarak 41 ülkeye ihracat yaptıklarını belirten Young, "Türkiye'nin toplam ihracatının yaklaşık yüzde 1,5'ini yapıyoruz biz grup olarak ve bu artmaya devam ediyor. Türkiye'ye son 8 yıldır 1,5 milyar avro yatırım yaptık ve ciddi bir şekilde büyüdük, ivme yaptık." dedi.

Türkiye'nin Bosch için Bosch'un da Türkiye için çok önemli olduğunu kaydeden Young, "Türkiye'den sadece Türkiye'yi değil buradan büyük bir bölgeyi yönetiyoruz. Türkiye ve Orta Doğu, orada 16 ülke var. Bütün Arap Yarımadası, Pakistan'a kadar bu şekilde gidiyor ama Türkiye'deki kurulu üssümüz çok güçlü. Orta Doğu'da Dubai, Suudi Arabistan, Kuveyt gibi yerlerde de ofislerimizle faaliyet gösteriyoruz." diye konuştu.

Steven Young, yeni tip koronavirüs (Kovid19) sürecine ilişkin de soruları yanıtladı.

Türkiye'nin bu dönemde çok hızlı hareket ettiğini ve alınan kararları hızlı ve etkin bir şekilde uyguladığını vurgulayan Young, şunları kaydetti:

"Türkiye burada erken bir şekilde kararlarını aldı ve uyguladı ve bunun sayesinde de iş dünyası rahat etti. Çünkü önünü görebildi ve ihtiyaçları da bir çok anlamda karşılandı. Türkiye'nin ikinci çeyrekteki büyüme hızını dünya ile kıyaslarsanız, bu durumun olumlu yansıdığını Türkiye'ye görüyoruz. Bosch'a gelirsek biz Bosch olarak global bir firmayız. Amerika, Çin, Avrupa, Afrika, Asya ve biz Türkiye'de 18 bin kişiyle çok etkin üretim ve Ar-Ge tesislerimiz var burada. Bosch dünyasında ilk 5'teyiz. Bu pandemi sürecinde esnekliği kullanarak çok iyi değerlendirdik ve büyüme yoluna doğru gidiyoruz. En azından geçen yılı yakalayacağız. Bu sene sonunda belki üzerine bir tık daha bir şeyler koyabiliriz."

"ÇİN'DE ÜRET, BATIDA TÜKET' MODELİ BİTİYOR ARTIK"

2021 yılına ilişkin de beklentilerini paylaşan Young, sözlerini şöyle tamamladı:

"2021 yılı dünya için zor bir sene olacak çünkü ben bu pandemi krizini bir sele benzetiyorum. Yani su geri çekildikten sonra esasında zararı görürsünüz selde. Henüz su daha tam çekilmedi. Bu anlamda dünyadaki bir çok ülke bu süreci farklı farklı yönetmeye çalışıyor bu süreci. Rakamlara bakarsak biz doğru yoldayız. Şöyle çok büyük bir fırsat penceresi açılıyor Türkiye için. Tedarik zinciri bundan sonra pandemi sayesinde alınan dersler ile dünyada daha lokalleşecek.

Ya kendi ülkenizden ya da kendi bulunduğunuz bölgeden tedarik edeceksiniz. Türkiye de Avrupa ve Orta Doğu bölgesinde yer alıyor. Bu anlamda çok büyük fırsat doğuyor Türkiye için. Özet olarak şunu söyleyebilirim; 'Çin'de üret, batıda tüket' modeli bitiyor artık. Bulunduğun yerde, pazarın talebi neredeyse tedarik zinciri üretiminiz orada olacak. Türkiye için de Avrupa zaten büyük bir pazar, bu gelişmeyle daha da büyüyeceğini söyleyebilirim"