‘Çin’e alternatif üretim merkezi olalım’

Türkiye’nin ikinci büyük ihracatçı şehri Bursa’nın pandemi sürecini nasıl geçirdiğini Bursa Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Burkay’la konuştuk. Burkay, “Marmara Havzası’nda yeni bir yapılanmaya ihtiyaç var. Bursa’daki sanayi tesisi alanımız Guangzhou’daki bir fabrika kadar. Yeni dünya düzeninde Çin’e alternatif üretim merkezi olabiliriz” diyor.

‘Çin’e alternatif üretim merkezi olalım’
‘Çin’e alternatif üretim merkezi olalım’
GİRİŞ 28.09.2020 08:58 GÜNCELLEME 28.09.2020 09:49

Bursa Türkiye’nin üretim merkezi illerinden ve sürekli ihracat rekorları kırıyor. Kentte 5 binden fazla ihracatçı şirket var ve Bursa’dan 188 ülkeye ihracat yapılıyor. Kuşkusuz Bursa pandemiden de çok etkilendi, pandeminin etkilerini, hasarını en aza indirmek için Bursa’da iş dünyası seferberlik halinde çalışıyor. Çünkü Bursa’nın üretmesi ve büyümesi demek Türkiye’nin de üretiminin artması demek. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın Başkanı İbrahim Burkay’la pandemi dönemini ve yeni projeleri konuştuk.

 

 

Bursa salgının etkilerini nasıl yaşadı?

Bursa Türkiye’nin ikinci büyük ihracatçı kenti. ‘Bursa Büyürse Türkiye Büyür’ vizyonu doğrultusunda son yıllarda gerçekleştirdiğimiz çalışmalarla Bursa geleneksel sektörlerin yanı sıra uzay, havacılık ve savunma gibi yeni nesil yüksek teknolojili sektörlerde de üretimin merkezi haline geliyor. Bursa Ticaret ve Sanayi Odası olarak koronavirüsle mücadele kapsamında sonuç odaklı çalışmalar gerçekleştiriyoruz. Üyelerimizin bu sancılı süreci en az hasarla atlatabilmeleri için çalışıyoruz.

 

 

500 MİLYON LİRA KAYNAK

Üretim faaliyetleri aksadı mı?

Cerrahi maske seri üretimine hemen başladık. Bursa’da 17 OSB’de koronavirüs testleri yapmaya başladık. Bu süreçte ihtiyaç duyulan tıbbi ekipmanların yerli imkanlarla üretimi için çalışmaya başlayan çok sayıda Bursalı firmamıza Ar-Ge desteği vermeye devam ediyoruz. Yeni Nefes Kredisi’ne en fazla kaynak sağlayan odalardan biri olduk. İlk etapta 500 milyon liralık kaynak sağladığımız bu kredi ile 46 bin üyemizden aldığımız gücü yine üyelerimiz için kullanıyoruz.

BURSA İÇİN FIRSAT

Yeni üretim fırsatları da doğuran bir sürece giriyor dünya. Bursa buna hazır mı?

Yeni normal dönem ile birlikte firmalarımızda toparlanma sinyalleri hızlı bir şekilde gelişme gösterdi. Bursa’da bu yılın ilk 7 ayında toplam 2 bin 728 yeni firma kuruldu. Sadece haziran, temmuz ve ağustos aylarında 1223 yeni firma faaliyetlerine başladı. Pandemi ile sadece Türkiye değil, dünya için de çok yeni bir süreç başladı, özellikle tedarik zinciri anlamında yeni bir oyun kurgulanıyor. Bursa’nın yeni dünya düzeninde küresel ticaretin kilit oyuncuları arasında yerini daha güçlü bir şekilde almasını amaçlıyoruz. Çin’e karşı bu dönemde oluşan negatif yaklaşım Bursa ve ülkemiz için bir fırsat oluşturabilir. Üretim tecrübesi, potansiyeli, nitelikli iş gücü ve coğrafi konumu ile Bursa, birçok sektörde Çin’e alternatif olan en önemli tedarik merkezi olabilir. 

UZAY MERKEZİ AÇILACAK

Uzay Merkezi projesi neleri kapsıyor?

Gökmen Uzay Havacılık Eğitim ve Deneyim Merkezi’ndeki temel amacımız gençlerimizin uzay ve havacılık konularındaki farkındalıklarını artırmak. GUHEM 200 milyon liralık bütçeyle tamamlandı. Avrupa’da en iyi, dünyada ise en iyi ilk beş uzay havacılık eğitim merkezi arasında yer alacak.

SANAYİ ŞEHRİN İÇİNE SIKIŞTI

Eskiden Yeşil Bursa denilirdi. Son durum ne?

Bursa’nın mevcut mekansal planlamasında sanayi ve depolama alanları, 11 bin kilometrekarelik toplam yüz ölçümü içerisinde yalnızca binde 8’lik paya sahip. Buna karşın sanayimizin kent ekonomisine sağladığı katma değer yüzde 46’ya ulaşmakta. Almanya gibi gelişmiş ekonomilerde bu oran yüzde 4 düzeyinde. Bursa’da 17 organize sanayi bölgesi bulunmasına rağmen OSB’lerdeki sanayi alanı neredeyse Çin’in Guangzhou kentindeki bir fabrikaya eşit. BTSO olarak kentimizin daha nitelikli bir sanayi yerleşimine ve gelişmiş bir altyapıya ihtiyacı olduğuna inanıyoruz. Tüm bunları yaparken Bursa’nın bulunduğu Marmara Havzası’nda yeni bir mekansal planlamaya ihtiyaç var. Şehir içinde sıkışmış sanayi alanlarımızın daha yeni ve modern alanlara taşınması gerekiyor.

İHRACATI DİREKT ETKİLEDİ

Salgın kentin ihracatını nasıl etkiledi?

Pandemi sürecinde de yerli üretimin ne kadar hayati bir konu olduğunu bir kez daha gördük. Geçen yılı 16 milyar dolar ihracat ile tamamlarken, 6 milyar dolarlık dış ticaret fazlası ile Bursa, Türkiye’nin en fazla dış ticaret fazlası veren şehri olmayı başardı. İhracatta 2020 yılına da aslında oldukça olumlu bir tablo ile başlamıştık. Yılın ilk iki ayında Bursa’da ihracat bir önceki yıla göre yüzde 8.76 artışla 2.4 milyar dolara ulaşmıştı. Ancak martın ortaları ile birlikte koronavirüsün ihracat üzerindeki etkileri belirginleşmeye başladı. İhracatımızda martta yüzde 24, nisanda yüzde 64 ve mayıs ayında ise geçen yılın aynı ayına göre yüzde 60 düşüş görüldü. 6 milyar dolara yakın dış ticaret fazlası veren Bursa ürettiği ürünleri dünyanın neredeyse tüm ülkelerine pazarlıyor.

İŞ HACMİ ARTACAK

Yerli otomobil kentte neleri değiştirecek?

Yerli otomobil TOGG’un Bursa’da üretilmeye başlamasıyla sektörün kentimizdeki iş hacmi daha da artacak. Tüm yatırımlarımız ve kaynaklarımızla milli teknoloji hamlemizin en önemli atılımı olan yerli otomobil projesi için en yüksek düzeyde katkı sağlamaya devam edeceğiz.

TELAFİ EDEBİLİRİZ

Otomotivde üretim bir dönem durmuştu...

Şu anda otomotivdeki ana sanayi firmalarımızın tamamı çalışıyor. Otomotiv yan sanayi, tekstil, makine gibi sektörlerimizde de pandemi öncesine yaklaşan performanslar görüyoruz. İmalat sanayinde yılın son çeyreğinde yüzde 90 kapasiteye ulaşacağımızı öngörüyoruz. Bu yılın ilk 8 ayına baktığımızda ise geçen yılın aynı dönemine göre ihracatımızda yüzde 22’lik bir daralma söz konusu. Bu dönemde Bursa 7.5 milyar dolarlık bir ihracat gerçekleştirdi. Temmuz ayında 1 milyar 155 milyon dolar ihracatla pandemi dönemindeki en yüksek aylık ihracat rakamına ulaştık. Ağustos ayında ise ihracatımız 863 milyon dolar oldu. Pandemi dönemindeki kayıpları telafi edebilmek adına tüm sektörlerimiz büyük bir gayret gösteriyor. Bursa olarak bu yılı 11-12 milyar dolar düzeyinde bir ihracatla tamamlayacağımızı tahmin ediyoruz.

BEKLENTİMİZ YÜKSEK KUR DEĞİL

Kur konusunda beklentileriniz nedir?

Döviz kurlarındaki artış ihracatçılar için bir fırsat gibi gözükse de ülkemizin ihracatının önemli bir kısmının da hala ithalata bağımlı olduğu göz ardı edilmemeli. Dolayısıyla iş dünyası olarak bizim bu konuda beklentimiz yüksek kur değil istikrarlı ve dengeli kur. Sanayicilerimiz ve ihracatçılarımız için öngörülebilirlik çok önemli.

KAYNAK: HÜRRİYET