Ekonomistler yorumladı: Merkez Bankası aslında faizi indirdi

Piyasalar, yukarı genişleyen yeni faiz koridoru içinde TCMB'nin hangi fonlamaları tercih edeceğini ve buna bağlı olarak oluşacak ortalama fonlama maliyetini takip edecek.

Ekonomistler yorumladı: Merkez Bankası aslında faizi indirdi
Ekonomistler yorumladı: Merkez Bankası aslında faizi indirdi
GİRİŞ 25.09.2020 10:21 GÜNCELLEME 25.09.2020 10:21
Bu Habere 38 Yorum Yapılmış

Merkez Bankası, dezenflasyon sürecini yeniden tesis etmek ve fiyat istikrarını desteklemek amacıyla politika faizi 200 baz puan artırarak yüzde 10.25'e yükseltti. Sürpriz sayılabilecek kararın piyasalara yansıması pozitif olurken, bundan sonra, yukarı genişleyen yeni faiz koridoru içinde hangi fonlamanın ya da fonlamaların tercih edileceği, yani piyasada oluşacak ortalama fonlama maliyetinin ne olacağı takip edilecek. 

 

 

TCMB'nin faiz kararına ekonomistlerin yorumları şöyle oldu:

Alaattin Aktaş: Merkez Bankası'nın politika faizi olarak lanse ettiği haftalık repo ihale faizini yüzde 8.25'ten yüzde 10.25'e çıkarması pratikte bir artış değil, bir faiz indirimi operasyonudur. Yüzde 10.25'lik oran en azından şu dönemde muhtemelen uygulanmayacak ve görünürdeki bu artış haftalık repo ihale faizine bağlı diğer fonlamalardaki faizlerin artırılmasına yarayacaktır.

Eğer Merkez Bankası piyasayı yüzde 8.25'lik faizden fonluyor olsaydı, yüzde 10.25 tabii ki bir artışa işaret etmiş olacaktı. Oysa biliyoruz ki fiili faiz yüzde 8.25'in çok çok üstünde.

 

 

Haluk Bürümcekci: Merkez Bankası faiz artışıyla manevra alanını genişletti, likidite tedbirlerinin gevşeyip gevşemeyeceğini TL'nin vereceği tepki belirleyecek… Politika faizinin yükseltilmesiyle, faiz koridorundaki tüm oranlar da 200 baz puan yukarı taşınmış oldu. Dolayısıyla, karara TL'nin vereceği tepkiye bağlı olarak bankanın yeniden haftalık repo ihalelerini yeni politika faizinden başlatması ve piyasa yapıcılarına sağladığı fonlamayı devreye alması söz konusu olabilir. Banka TL'deki değerlenmeyi yeterli görmez ise de, bu imkanları kapalı tutmaya devam ederek ortalama fonlama maliyetini yeni gecelik borçlanma faizi olan %11.75'e doğru yükseltmeye devam edebilir. Bu tedbirlerin TL değerinde etkili olmaması durumunda ise bankalar zaman zaman %13.25 olan GLP faizinden borçlanmaya da zorlanabilir. Dolayısı ile mevcut duruma göre önemli bir esneklik kazanılmış oldu.

Uğur Gürses: İhale ile piyasada yüzde 11'lerde oluşturduğu repo faizini resmi olarak yüzde 10.25 olarak belirlemesi "sıkılaşma" mı oldu şimdi? Aynı likidite devam ederse (repo*10.25 + O/N *11.75) üzerinden, ortalama fonlama faizi değişmez: yüzde 10.60 civarında kalır. Fiili olanı resmi hale getirdi Merkez Bankası.

Gizem Öztok Altınsaç: TCMB kararı son derece olumlu. Doğru adımın net şekilde atıldığını görmekteyiz. Karara sadece 200 baz puan faiz artışı olarak değil, enflasyon problemini ciddiye alan bir merkez bankası kararı olarak da bakmak gerek.

Elif Gülay Girgin: Metnin genel olarak enflasyon temelinde tüm riskleri net şekilde özetlemesi ve toplantı ile gereken aksiyonun alınmış olmasını TL üzerindeki baskıyı hafifletme anlamında olumludur. Önümüzdeki döneme ilişkin olarak risklerin bu denli net şekilde özetlenmiş olması bir süre bekle gör şeklinde gidildikten sonra eğer ki koşullar gerektirirse yeni bir sıkılaştırmanın olabileceğine dair beklentileri güçlendirici yönde etki yapmıştır.

Enver Erkan: TRY’nin artan değer kaybı ve enflasyon risklerinin arttığı bir ortamda Merkez Bankası, Ağustos döneminden beri yaptığı yan yollu sıkılaştırma sonrasında TRY’nin değer kaybının devam ettiği bir ortamda politika faizinde artışa gitmiş oldu. Böylece değişen fonlama koşulları ile faiz koridoru uyum sağlamış ve Merkez Bankası açısından ilave alan açılmış oldu. Şimdi Politika faizinin %10,25’e çıkmasının piyasada uygulanan faizlere marjinal etkisi, pratikte ilave bir sıkılaşma olmadığı için pek fazla olmaz. Bu durum, Merkez Bankası’nın yeniden ayarladığı koridor dahilinde fonlama oranının artmaya devam etmesinden etkilenecektir.

TÜSİAD Başkanı Kaslowski, Merkez Bankası’nın son dönemde attığı adımların, bilhassa son adımın olumlu olduğunu belirterek, “Umarız piyasa güvenini tam olarak sağlamak için istikrarlı bir şekilde bu yönde atılacak adımlar ile desteklenir.” ifadesini kullandı.

KAYNAK: DÜNYA
YORUMLAR 38
  • İlkokul mezunu 3 yıl önce Şikayet Et
    Algı operasyonu ile bir yere varılmaz.tek yol üretmek ve satmak bu ekonomistler hepsi boş konuşuyor.betona değil fabrikaya yatırım
    Cevapla
  • Ekonomist 3 yıl önce Şikayet Et
    Faiz sebep değil, sonuçtur.
    Cevapla
  • 102.25<8.25 3 yıl önce Şikayet Et
    Patrona söyliycem bu ekonomistler işe alıp bizim maaşlara da indirime gitsin
    Cevapla
  • İnce siyaset 3 yıl önce Şikayet Et
    Türkiye cumhuriyeti devletinin yapacağı hazineyi güçlü tutmak ,kasayı boşaltan giderlere çeki düzen vermek, revizyona gidip mülteciler için giden paraları durdurmak..Dünyada mülteciler için 50 milyar dolar harcayan başka bir devlet yoktur ... Bu kadar yükü zengin devletler bile kaldıramaz Gerçekçi olmak lazım.Dış politikada Türkiye’nin çıkarları her şeyin üstündedir . Ülkelerini Kim nasıl yönetecek o onların sorunu, biz kendi ülkemizin çıkarlarına göre siyaset yapmalıyız diye düşünüyorum.
    Cevapla
  • salih 3 yıl önce Şikayet Et
    gelişmiş batı ülkelerinde faiz dip noktada bizim bu faiz ile nasıl ekonomimiz gelişecek
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle