Vatandaşlar isyan etti! Para vermeden denize giremiyorlar
Yaz aylarında denize girmek isteyen İstanbulların tercihlerinin başında Kilyos geliyor. Kilyos'ta oturanlar ya da Kilyos'a denize girmek için gelenler sahil boyunca uzanan özel plajlarla karşılaşıyor. Bu plajlardan yararlanmak için ise, belirli bir ücret ödemeden denize girmek mümkün değil.
Hafta içi denize girmek için kişi başı 25-30 lira ödenen plajlarda, hafta sonu bu fiyat 70 liraya kadar çıkıyor. Özel plajlarda otopark için de ücret alınıyor. Plaja gelenler para ödemek durumunda kalıyor ya da ücretsiz bir alan olmadığı için denize girmeden geri dönüyor. Kilyos'ta yaşayanlar kendi mahallelerine ait plaja para ödememek için bir derneğe ait iskelede denize giriyor. Hem İstanbul'un farklı yerlerinden gelenler hem de Kilyos'ta yaşayanlar sahil boyunca plajların ücretli olmasına tepki gösteriyor.
Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu da "Her türlü sahile, kıyılara halkımız ücretsiz erişebilmelidir. Oraların ücretli yapılması kıyı kanuna aykırıdır, anayasaya aykırıdır. Vatandaş fiyatını beğenmediği bir hizmeti satın almadan da girip ücretsiz olarak istifade etme hakkına sahiptir" dedi. Ağaoğlu, aksi durumda vatandaşların İçişleri Bakanlığı'na ve kolluk kuvvetlerine şikayette bulunulabileceği belirterek, daha önceden plaja para ödeyen bir kişinin ödediği parayı da Tüketici Hakem Heyetine başvurarak geri alma hakkına sahip olduğunu söyledi.
"BÖYLE BİR ŞEY OLMAMASI GEREKİYOR"
Kilyos'ta oturan ücretli plajlardan yakınan vatandaşlardan Özlem Avşar, "Bu durumdan mustaribiz. Biz buranın yerlisi sayılırız. Dört ay burada kalıyoruz. Bu uygulamadan biz de rahatsızız. Plajlar halkın. Kumu ve denizi satıyorlar, böyle bir şey olmaması gerekiyor. Biz de mağduruz. Kart çıkarıyoruz. Kart için de para veriyoruz. Hiçbir sonuca varılmıyor" şeklinde konuştu.
"BIRAKIN İNSANLAR ÖZGÜRCE DENİZE GİRSİN"
Denize girmek için kızıyla birlikte Kilyos'a gelen Erkan Şenkaya, ücretsiz plaj olmadığı için denize girmeden Kilyos'tan ayrıldı. Şenkaya, "Büyük yanlış. Denize girmek için gelmiştik. İnsanları bu şekilde parayla boğamazsınız. Bırakın insanlar biraz özgürce denize girsin. Daha bundan 2, 3 seneye kadar önce insanlar denize giriyordu. Burası açıktı, normal denize giriyordunuz. Bu parayı verecek kaç kişi var ülkede? Bu işleri durdurmaları lazım. Biz denize girmeyeceğiz ve geri döneceğiz" ifadelerini kullandı.
"BEN İSKELEDEN GİRİYORUM"
Nilüfer Atay, "Para veren var veremeyen var. Benim iki çocuğum var. Eşim ve benimle birlikte dört kişiyiz. Gelsek ve bunun yanında yiyecek ve içecekler de var. Asgari ücretle tabii ki aşıyor. Gelemeyiz. Biz burada oturuyoruz diye her hafta sonu geliyoruz. Ben iskeleden giriyorum. Orayı tercih ediyorum. Hem daha temiz hem daha sakin. Çocuklarımla orayı tercih ediyorum ve plaja girmiyorum" şeklinde konuştu.
İŞLETMELERİ DE ETKİLİYOR
Kilyos'ta bulunan bir restoranın yetkilisi Meral Töre, "Ben 30 yıldır Kilyos'tayım. Eskiden biz kendi köy plajımıza ücretsiz olarak girerdik ama şimdi maalesef biz Kilyos halkı olmamıza rağmen ücret ödüyoruz. Belki belli bir ücret alınabilir ama bu boyutlarda değil" şeklinde konuştu.
"TÜKETİCİ ÜCRET ÖDEMEK ZORUNDA DEĞİL"
Ücretli plajlarla ilgili açıklamalarda bulunan Tüketici Başvuru Merkezi Onursal Başkanı Aydın Ağaoğlu da şunları söyledi.
"Tüm sahiller tüketicilerin anayasal hakkıdır. Yani sahillerden istifade edebilmeleri için ücretsiz girebilmeleri imkanı sağlanmalıdır. Çünkü bir de kıyı kanunumuz var. Kıyıların 100 metrelik şeridi kamuya aittir, sahiplenilemez. Ama görüyoruz bazıları bariyer koyuyorlar, tel örgü çekiyorlar, içeri girişe yüksek paralar istiyorlar. Tüketici oralara para ödemek zorunda değil. Şezlong, kabin, duş imkanı vardır bunlardan ayrı bedel istenebilir. Fiyat etiketlerini koyarlar, tüketici kabul ediyorsa o fiyatları ödemeyi, o hizmetleri alır. Ama kıyıya geçmek için ondan herhangi bir ücret alınması hukuka aykırıdır. Böyle bir ücret ödemiş olan tüketici, Tüketici Hakem Heyeti'ne başvurarak o bedellerin iadesini isteyebilir ve bunun ilgili alacağı karar da mahkeme kararı hükmündedir. Tüketici Hakem Heyetlerine başvuru artık çok kolay. Ticaret Bakanlığı'nın 'TÜBİS' sistemi üzerinden internet kullanmak suretiyle başvuru yapılabiliyor ve herhangi bir ücrete de tabi değil. Tüketiciler kıyı kanununa göre kıyılara girerken, orada istifade etmek için kıyıya geçerken herhangi bir ücret ödemek zorunda değil."
"NE YAZIK Kİ BAZI KAMU KURUMLARI, BELEDİYELER DAHİL BUNU YAPABİLİYOR"
Ağaoğlu, sahillerde bulunan tesislerin nasıl kurulduğu ya da kiralandığı konusunda ise "Bu kural, bu yasa tüm Türkiye'nin sahilleri için geçerlidir. Askeri bölgelerdir, tarihi eserdir onlar kanunda korunmuş ama onun dışında kıyılar halkındır, hiç kimse orayı çevirip de girişi engelleyemez. Ne yazık ki bazı kamu kurumları, belediyeler dahil bunu yapabiliyor. Böyle bir durumda bilinçli tüketici kıyıya girmek ister. Onu içeri almadıkları takdirde, kolluk güçlerinden destek alarak ücretsiz girme hakkına sahiptir. Herhangi bir ücret ödemişse bu parayı geri alabilirler" diye konuştu.
"VATANDAŞLAR İÇİŞLERİ BAKANLIĞI'NA MÜRACAAT EDEBİLİR
"Sahiller halkındır" diyen Ağaoğlu, "Sahilleri kapatmış olanlarla ilgili vatandaşlar İçişleri Bakanlığı'na, mülki amirliklere, kaymakamlıklara, valiliklere müracaat ederek bu sahillerin halka açılmasını isteyebilirler. Orası halkın istifade etmesi için kanunla korunan bir bölge bunu çevirmeleri kabul edilemez. Ne yazık ki özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde sahillerde neredeyse denize bakmak bile mümkün değil günümüzde" dedi.
"VATANDAŞ ÜCRETSİZ OLARAK İSTİFADE ETME HAKKINA SAHİPTİR"
Ağaoğlu, "Bir şezlong kirasının günlük 20 lira olması mantıken yerindeyken, 100 lira, 500 lira gibi bedel istiyorlarsa burada fahiş fiyat uygulanıyordur. Bunun fiyat etiketini, fiyat tabelalarını gören tüketici zaten şezlong istemez, havlusunu serer üzerine uzanır. Her türlü sahile, kıyılara halkımız ücretsiz erişebilmelidir. Oraların ücretli yapılması kıyı kanuna aykırıdır, anayasaya aykırıdır. Vatandaş fiyatını beğenmediği bir hizmeti satın almadan da girip ücretsiz olarak istifade etme hakkına sahiptir" şeklinde konuştu.
-
Almancı 4 yıl önce Şikayet EtEkrem’i seçerken bunları hiçmi düşünemedi İstanbullular?Beğen
-
levent 4 yıl önce Şikayet Etpara para para Allah sizi bildiği gibi yapsın...Beğen Toplam 2 beğeni
-
levent 4 yıl önce Şikayet Etinsanları soyuyorlar resmen madem plajlar paralı olacak devlet kontrolünde uygun fiyatlı ve güvenilir olsunBeğen Toplam 1 beğeni
-
Türkiye, 4 yıl önce Şikayet EtSanki yeni birşeymiş gibi tepki vermenin anlamı yok, yıllardır buna dair şikayetlerim var. Deniz kenarları peşkeş çekiliyor. Vatandaş kendi denizine ücretle gidiyor. Ormana ücretle gidiyor, işletme vasfı verilecek yeerin sonradan oluşturulmuş yer olması gerekir. Amaç doğayı korumaksa, bu zaten belediyenin işi, koyar tabelasını çöpünü bırakana, veya çevreye zarar verene gereken cezayı keser ve bitirir. Ama ne kadar aç varsa devletin kurumlarını istila etmiş, milletin alanlarını millete para ile kiralattırıyor. ( Vatana hizmet için okumak veya ehliyet sahibi olmak tek başına yeterli değil, liyakat sahibi olmak gerekir.Beğen Toplam 4 beğeni
-
Nur 4 yıl önce Şikayet EtMillet nasıl sağlığını hiçe sayıp denize tatile gidiyor 25 yıldır istanbuldayız ne denize ne pikniğe gitmiyoruz zaten virüsten dolayı da evden çıkmıyoruz meydanlar da sokaklar da ne hijyen ne maske eskisi gibi normal dolaşıyorlar tv cezalar var diyor keşke sokaklar caddelerde de denetim olsa evde kalanların ne suçu varda hastalık kapar diye çıkmıyorlar marketler yine eskiye dönmüş eldivensiz sebze meyve seciyor millet hijyen yok kasabı firıncısi ellerini maskeye vuruyorlar paraya vuruyorlar ete ekmeğe sürüyorlar keşke kameraları haftada bir denetleseler bu yerlerin bakkallarinBeğen Toplam 1 beğeni
-
Vatandaş 4 yıl önce Şikayet EtSiz şayet 25 yıllık İstanbul’da yaşamış ve evden ormana tatile hiç çıkmamış biriyseniz pandemi dönemi de sizi etkileyecek bir durum teşkil etmeyecektir...Beğen Toplam 1 beğeni