Yargıtay'dan herkesi ilgilendiren maaş kararı: İşçinin rızası alınmadan maaşı düşürülemez

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, işverenlerin işçinin yazılı rızasını almadan maaşları düşüremeyeceğine hükmetti. Emsal kararla birlikte; maaşında rızası alınmadan azaltmaya gidilen işçi istifa etmesi halinde kıdem ve ihbar tazminatı alabilecek.

Yargıtay'dan herkesi ilgilendiren maaş kararı: İşçinin rızası alınmadan maaşı düşürülemez
Yargıtay'dan herkesi ilgilendiren maaş kararı: İşçinin rızası alınmadan maaşı düşürülemez
GİRİŞ 10.05.2020 15:59 GÜNCELLEME 10.05.2020 16:00
Bu Habere 16 Yorum Yapılmış

Bir kamu kurumunda taşeron şirket bünyesinde çalışan işçinin maaşı düşürüldü. İş mahkemesinin yolunu tutan işçi; taşeron şirkette bilgi işlem ve veri kontrol elemanı olarak hizmet akdi ile çalışmaya başladığını, taşeron firmaların sürekli değiştiğini, yapılan ihale sonrasında davacının ücretinin haberi ve muvafakati olmadan brüt 1.040,90 TL. olan maaşının 30.12.2009 tarihinde 763.65 TL. ye düşürüldüğünü belirtti.

Taşeron yönetimine başvurduğunda ilgili bakanlığın genelgeleri gerekçe gösterilerek ücretinin asgari ücret düzeyine düşürüldüğünün belirtildiğini dile getiren davacı işçi; İş Kanununun 22. Maddesine göre de iş şartlarında esaslı değişiklik teşkil eden ücret düşürülmesini halinde işçiye yazılı bildirimde bulunulması gerektiğini belirterek ücret alacağı ile maaş farklarının ödenmesi gerektiğini iddia etti. Davalı kurum, davanın reddini talep etti. Mahkeme; davanın kabulüne hükmetti. Kararı davalı kamu kurumu temyiz edince devreye Yargıtay 9. Hukuk Dairesi girdi.

 

 

İŞÇİNİN HAKKI DEVAM EDER

Adeta manifesto niteliğindeki Yargıtay kararında; işçinin aldığı ücret miktarının düşürülmesi, ikramiyenin veya sosyal yardımın kaldırılması, işçinin işyeri organizasyonunda mevcut görevinden daha alt seviyedeki bir göreve atanması, çalışma koşullarının ağırlaştırılması gibi durumların 4857 sayılı İş Kanunu’nun 22. maddesi anlamında iş sözleşmesinin içeriğinin işçi aleyhine değiştirilmesi anlamına geldiği hatırlatıldı. Bu tür değişikliklerin ancak işçinin yazılı onayı ile yapılabileceğine vurgu yapılan Yargıtay kararında; "İşçinin açıkça onay vermediği esaslı değişiklikler işçiyi bağlamaz. Ücret indirimine dair esaslı değişikliğin işçi tarafından açıkça kabul edilmemesine rağmen ödeme döneminde daha az ücret ödenmesi, hatta bu ödemeye dair ücret bordrosunun işçi tarafından imzalanması durumunda dahi işçinin fark ücret isteme hakkı devam eder.

 

 

Bakanlığa bağlı kuruluşlarda çalışan alt işveren işçilerinin almakta oldukları temel ücretin düşürülmesi, Bakanlık Genelgelerine dayansa dahi çalışma koşullarında işçi aleyhine esaslı değişiklik niteliğinde olup değişikliğin geçerli olabilmesi için 4857 sayılı İş Kanunu’nun 62. ve 22. maddelerine göre işçinin açıkça ve yazılı muvafakatinin bulunması gerekir.

DEĞİŞİKLİK GEÇERLİ HABER GELİR

Bunun anlamı ücrette yapılacak indirimin yazılı olarak işçiye bildirilmesi üzerine işçinin de bu değişikliği altı iş günü içerisinde yazılı olarak kabul etmesi durumunda ücrette yapılacak değişiklik geçerli hale gelir. Hizmet sözleşmesinin esaslı unsurlarında yapılacak değişikliğin kabulü işçi tarafından yazılı bir muvafakat bildirimi ile yapılabileceği gibi taraflar arasında imzalanacak yeni bir hizmet sözleşmesi vasıtası ile de yapılabilir. Bu şekilde yapılmayan değişikler geçerli değildir. Somut uyuşmazlıkta, davalı veya alt işverenleri tarafından davacı işçinin ücretinde yapılan indirim için işçiden yazılı bir muvafakat alınmadığı; fakat dava konusu edilen sürede değişen bazı alt işverenler ile davacı arasında hizmet sözleşmeleri imzalandığı anlaşılmaktadır.

Davacı ile alt işverenler arasında imzalanan ve ücret miktarının yazılı olduğu hizmet sözleşmeleri 4857 sayılı İş Kanunu'nun 22. maddesi kapsamında ücrette yapılan indirimi işçinin yazılı olarak kabul ettiğini gösterir ve bu tarihten itibaren ücrette yapılan indirim geçerli hale gelir. Bu sebeple yeni iş sözleşmesi yapılarak ücretin indirilmesine işçi tarafından muvafakat edildikten sonra fark ücret talep edilmesi mümkün değildir. Mahkeme kararının bozulmasına oy birliği ile hükmedildi." denildi.

KAYNAK: İHA
YORUMLAR 16
  • vedat 3 yıl önce Şikayet Et
    o yıllarda devlet hastanelerinde çalışan guvenlik gorevlilerin maaslarida birden düştü kimseye birsey demeden o sene calisan bütün isciler dava acabilir bu duruma göre
    Cevapla
  • MsK 3 yıl önce Şikayet Et
    Yüzdelik dilim için bekleyen 4 d kamu işçileri bu kararı emsal gösterilebilir
    Cevapla
  • RİZELİİİ 3 yıl önce Şikayet Et
    rehabilitason merkezinde çalışan öğretmenim hemde 11 yıl patronlar herşeyi kendine karlı olacak şekilde ayarlıyor.asgari ücret sigorta , sosyal haklar yok .izin desen kafasına göre.hele covid sürecinde maaş bile yok yüzümze bakmyor patronlar.birisi dur demeli bu zülme
    Cevapla
  • Levent Ceylan 3 yıl önce Şikayet Et
    İşverene 6 ay ücretsiz izine çıkarabilir yasasından sonra işverene gün doğdu. Teşvik ,vergi indirimi +birde işçinin belini büken işsizliklik ödenegiyle nasıl geçinsin. Bunca üretimi yapan işçiye yazık değil mi? Herkes taşın altına sokmalı sadece işçi değil
    Cevapla
  • Bjk56 3 yıl önce Şikayet Et
    Rehabilitasyon merkezlerinde bu durum hep oluyor ama bizlerin hiç bir tazminat hakkımız yok kovulsak bile yönetmelik böyle öğretmen işçi olarak görünüyor
    Cevapla
Daha fazla yorum görüntüle