PPK özeti: Ekonomide dengelenme devam ediyor

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetinde, "Son dönemde açıklanan veriler ekonomideki dengelenme eğiliminin devam ettiğini göstermektedir." ifadelerine yer verildi. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu (PPK) toplantı özetinde, "Son dönemde açıklanan veriler ekonomideki dengelenme eğiliminin devam ettiğini göstermektedir." ifadelerine yer verildi

PPK özeti: Ekonomide dengelenme devam ediyor
PPK özeti: Ekonomide dengelenme devam ediyor
GİRİŞ 30.04.2019 16:18 GÜNCELLEME 30.04.2019 16:18

Kurulun 25 Nisan'daki toplantısına ilişkin yayımlanan özete göre mart ayında tüketici fiyatları yüzde 1,03 arttı ve yıllık enflasyon 0,04 puan yükselerek yüzde 19,71 oldu. Bu dönemde yıllık enflasyon gıda ve enerji gruplarında yükselirken, temel mal grubunda geriledi. 

Gıda yıllık enflasyonu taze meyve ve sebze fiyatlarındaki belirgin artışa bağlı olarak yükseldi. Enerji fiyatlarındaki yükselişte ise uluslararası petrol fiyatları ve döviz kurundaki gelişmeler etkili oldu. Bu dönemde hizmet enflasyonu yataya yakın bir seyir izlerken, temel mal enflasyonundaki yavaşlama eğilimi alt gruplar geneline yayılarak sürdü. Bu görünüm altında, çekirdek enflasyon göstergelerinin yıllık enflasyonundaki yavaşlama devam etti, ana eğilimlerindeki düşük seviyeler korundu. 

Gıda ve alkolsüz içecekler grubu yıllık enflasyonu mart ayında 0,52 puan artarak yüzde 29,77’ye yükseldi. Bu gelişmede taze meyve-sebze fiyatları kaynaklı olarak işlenmemiş gıda fiyatları belirleyici oldu. İşlenmiş gıda grubunda fiyat artışları ılımlı seyretti, grup yıllık enflasyonu geriledi. 

Enerji grubu fiyatları yüzde 1,94 arttı ve grup yıllık enflasyonu 1,84 puanlık yükselişle yüzde 16,41 oldu. Bu gelişmede döviz kuru ve uluslararası petrol fiyatlarındaki görünüme bağlı olarak yükselen akaryakıt ve tüp gaz fiyatları etkili oldu. 

Temel mal grubu yıllık enflasyonu mart ayında 1,30 puan düşüşle yüzde 19,92’ye geriledi. Bu dönemde, yıllık enflasyon tüm alt gruplarda düşüş gösterdi. Dayanıklı mal grubunda otomobil fiyatlarındaki düşüş belirleyici olurken, giyim grubunda yeni sezon açılışındaki fiyat artışı bir önceki yılın altında gerçekleşti. Diğer temel mallar grubunda ise yıllık enflasyon yavaşlamakla birlikte yüksek seviyesini korudu. Özetle, temel mal grubu enflasyonunda kaydedilen ılımlı seyirde zayıf iç talep koşullarının etkisi izlendi. 

Hizmet grubu enflasyonu bir önceki aya kıyasla 0,07 puan artarak yüzde 15,21'e yükseldi. Yıllık enflasyon lokanta-otel, kira ve ulaştırma hizmetlerinde sınırlı oranlarda düşüş gösterirken diğer hizmetler grubunda yükseldi. Ulaştırma grubu enflasyonu şehir içi yolcu taşımacılığı öncülüğünde geriledi. Diğer hizmetler enflasyonunda ise bakım-onarım hizmetleri ile eğitim hizmetleri fiyatlarındaki özel okul ücretleri kaynaklı artış öne çıktı. Hizmet enflasyonu iç talep koşullarındaki yavaş seyre karşın, gerek maliyet unsurları gerekse geriye doğru endeksleme neticesinde yüksek seviyesini korudu. 

"CARİ DENGEDEKİ İYİLEŞME EĞİLİMİNİN SÜRMESİ BEKLENMEKTE"

PPK toplantı özetine göre gayri safi yurt içi hâsıla 2018 yılının dördüncü çeyreğinde yıllık yüzde 3,0, dönemlik yüzde 2,4 oranında daraldı. Böylelikle, 2018 yılı büyümesi yüzde 2,6 olarak gerçekleti. Son çeyrekte iktisadi faaliyetteki daralma yurt içi talep kaynaklı olurken, net ihracat büyümeye güçlü katkısını sürdürmüş ve ekonomideki dengelenme eğilimi belirginleşti. 

Son dönemde açıklanan veriler ekonomideki dengelenme eğiliminin devam ettiğini gösteriyor. Finansal koşullardaki sıkılığın etkisiyle iktisadi faaliyet yavaş bir seyir izlemiyor. Kamu harcamalarındaki artış, dayanıklı mallardaki vergi indirimlerinin süresinin uzatılması ve kredi hacmindeki kısmı yükselişin ilk çeyrekte yurt içi talepte ılımlı bir toparlanmayı desteklediği değerlendirildi. Bu doğrultuda iktisadi faaliyette bir önceki çeyreğe göre kısmi bir toparlanma gözlenirken toplam talep koşullarının enflasyona düşüş yönlü katkısı devam ediyor. Yakın dönemde finansal oynaklık ve risk primi göstergelerindeki artış yurt içi talep görünümü üzerinde aşağı yönlü riskleri arttırıyor. 

Son dönemde başta Avrupa Birliği ülkeleri olmak üzere küresel büyüme görünümüne ilişkin yavaşlama sinyallerine rağmen dış talep nispeten gücünü koruyor. Yurt içi talepteki yavaşlamaya bağlı olarak firmaların dış piyasalara yönelme eğilimi ve pazar çeşitlendirme esnekliği mal ihracatını destekliyor, gecikmeli döviz kuru etkileri, krediler ve iktisadi faaliyetteki yavaş seyir ithalat talebini sınırlıyor, canlı seyreden turizm talebiyle birlikte dış dengedeki iyileşme hızlı bir şekilde devam ediyor. Gelecek dönemde cari dengedeki iyileşme eğiliminin sürmesi bekleniyor. 

İşgücü piyasası verileri, iktisadi faaliyetteki yavaşlamayı teyit ediyor. 2019 yılının ocak dönemi verilerine göre tarım dışı istihdam başta inşaat olmak üzere sektörler genelinde bir önceki döneme kıyasla azaldı, işsizlik oranları yükselişini sürdürdü. 

"HAM PETROL VE DİĞER EMTİA FİYATLARI ÜZERİNDE YUKARI YÖNLÜ RİSK BULUNUYOR"

Özete göre bir önceki PPK toplantısını takip eden dönemde, başta Avrupa Birliği ülkeleri olmak üzere, küresel iktisadi faaliyette gözlenen ivme kaybı devam etti. Avrupa Bölgesi'ndeki politik belirsizliklerin sürmesi, ABD ve Çin arasında ticaret anlaşmazlıklarının devam etmesi ve jeopolitik sorunlar, küresel ekonomi politikaları üzerindeki belirsizliğin artmasına ve finansal piyasalardaki kırılganlıkların devam etmesine neden oluyor. Bu durum, küresel ekonomik aktivite üzerindeki aşağı yönlü riskleri canlı tutuyor. 

Gelecek dönemde uluslararası ham petrol ve diğer emtia fiyatları üzerinde arz yönlü etkilere bağlı olarak yukarı yönlü riskler bulunuyor. Söz konusu risklerin belirginleşmesi durumunda, para politikası tepkisi, enflasyon beklentileri ve fiyatlama davranışında gözlenebilecek bozulmayı kontrol altında tutacak şekilde belirlenecek. 

Gelişmiş ülke para politikalarındaki normalleşme sürecinin ertelenmesiyle risk iştahında gözlenen iyileşme gelişmekte olan ülkelere yönelen portföy akımlarını kısmen destekliyor. 

İç talep gelişmelerine bağlı olarak enflasyon göstergelerinde bir miktar iyileşme gözleniyor. Bununla birlikte, gıda fiyatları ve ithal girdi maliyetlerindeki artışlar ile enflasyon beklentilerindeki yüksek seyir fiyat istikrarına yönelik risklerin devam ettiğini gösteriyor. Bu çerçevede Kurul, enflasyon görünümünde belirgin bir iyileşme sağlanana kadar sıkı parasal duruşun korunmasına karar verdi ve politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranını yüzde 24 düzeyinde sabit tuttu. 

"PARASAL DURUŞ, ENFLASYONU HEDEFLENEN PATİKA İLE UYUMLU SEVİYELERDE TUTACAK ŞEKİLDE BELİRLENECEK" 

PPK toplantı özetine göre Kurul, toplantıda nisan Enflasyon Raporu’nda yer alması öngörülen orta vadeli tahminleri değerlendirdi. Tahminler oluşturulurken, jeopolitik faktörler ve belirsizliklere bağlı olarak son haftalarda yükselen ülke risk priminin, söz konusu unsurların kısmen normalleşmesi ve sıkı para politikası duruşu ile enflasyon odaklı makro politika bileşimi neticesinde iyileşeceği bir görünüm esas alındı. Risk primi ve finansal oynaklık göstergelerindeki iyileşmenin gecikmesi durumunda enflasyon ve döviz kuru beklentilerinin enflasyonla mücadeleyi güçleştirmesi söz konusu olabilecek. 

Merkez Bankası fiyat istikrarı temel amacı doğrultusunda elindeki bütün araçları kullanmaya devam edecek. Enflasyon görünümünü etkileyen unsurlardaki gelişmeler yakından izlenerek parasal duruş, enflasyonu hedeflenen patika ile uyumlu seviyelerde tutacak şekilde belirlenecek. 

Para politikası duruşu oluşturulurken, maliye politikasına dair esas alınan görünüm fiyat istikrarı ve makroekonomik dengelenmeye odaklı, para politikasıyla eşgüdüm arz eden bir politika duruşu içeriyor. Bu doğrultuda, yönetilen/yönlendirilen fiyat ve vergi ayarlamalarının geçmiş enflasyona endeksleme davranışının azaltılmasına yardımcı olacak şekilde belirleneceği varsayıldı. Maliye politikasının söz konusu çerçeveden belirgin olarak sapması ve bu durumun orta vadeli enflasyon görünümünü olumsuz etkilemesi halinde para politikası duruşunun da güncellenmesi söz konusu olabilecek. 

Para politikası ve maliye politikası arasında kuvvetlendirilen eşgüdümün sürekli ve sistematik bir yapıya dönüştürülmesi yönünde yürütülmekte olan ortak çabaların fiyat istikrarını sağlamaya katkıda bulunması bekleniyor. Bunun yanı sıra, enflasyondaki katılık ve oynaklıkları azaltacak yapısal adımlara devam edilmesi fiyat istikrarına ve dolayısıyla toplumsal refaha olumlu katkıda bulunacak.