Madencilik sektörü batıyor

İMİB Başkanı Keleş, madencilik sektörünün, mazot fiyatları, ÖTV, bürokrasi gibi sorunlara boğulduğunu ifade ederken, "Türkiye'ye sıçrama yaşatabilecek sektör, sıkıntılara mahkum edildi" dedi

Madencilik sektörü batıyor
Madencilik sektörü batıyor
GİRİŞ 30.06.2006 14:43 GÜNCELLEME 30.06.2006 14:43

İstanbul Maden İhracatçıları Birliği (İMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Keleş, madencilik sektörünün, mazot fiyatları, ÖTV, bürokrasi gibi sorunlara boğulduğunu ifade ederken, "Türkiye'ye sıçrama yaşatabilecek sektör, sıkıntılara mahkum edildi" dedi.


Keleş, düzenlen basın toplantısında, dünyada yüzde 1'lik paya sahip olan Türk madencilik sektörünün, 2005 yılında 1 milyar 525 milyon dolar, 2006'nın ilk altı ayında da geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 23.7'lik artışla 907 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdiğini anlattı. Madencilik sektörüne hak ettiği değerin verilmesi halinde Türkiye'nin dünyanın en önemli madencilik ülkelerinden biri haline gelebileceğini belirten Ahmet Keleş, şunları söyledi: "Madencilik sektörü, mazot fiyatları, ÖTV, bürokrasi gibi sorunlara boğuluyor. Türkiye'ye sıçrama yaşatabilecek sektör, sıkıntılara mahkum edildi. Madencilik sektörü üretirken de, satarken de boğuluyor. Üretirken boğuluyoruz, çünkü (devrim) denilerek yürürlüğe sokulan Maden Yasası ve uygulama yönetmelikleriyle işlerin basitleştirilmesi gerekirken, çok daha zorlaştırılıyor. Hiçbir sektörde olmayan enerji maliyetiyle boğuşmak zorundayız. Mazotta son zamanlarda meydana gelen fiyat ve ÖTV artışlarıyla maden üretiminde enerji, maliyetin yüzde 50'sine ulaştı. Mazot fiyatlarındaki artışla birlikte, nakliye fiyatlarında meydana gelen artışlar da madencilik sektörünün büyük sıkıntılar yaşamasına neden oluyor."


Bunun üstüne bir de, karayollarında tonaj kısıtlaması getirilmesinin, bölünemez yüklerin taşınmasında ekstra maliyet oluşturduğuna işaret eden Keleş, şunları kaydetti: "İstihdam üzerindeki vergi maliyetleri de diğer önemli bir sıkıntı kaynağı olarak devam etmekte. Mal satabilmek, ihracat yapabilmek, rekabet edebilmek ve pazardaki yerimizi koruyabilmek için tek argümanımız, karımızdan fedakarlık yapmak oldu. Ancak bu fedakarlığın sonunun, yeni yatırımların yapılamaması ve kapasitelerin geliştirilememesi olduğunu herkesin anlaması gerekiyor."