Şeker fabrikaları için ABD modeli tartışması

Pankobirlik Yönetim Kurulu Başkanı Konuk: ''ABD, şeker pancarından şeker üretiminde nasıl özel sektörden kooperatif modeline döndüyse Türkiye'de de bu böyle olmalı'' dedi.

Şeker fabrikaları için ABD modeli tartışması
Şeker fabrikaları için ABD modeli tartışması
GİRİŞ 13.12.2012 11:29 GÜNCELLEME 13.12.2012 11:29

S.S. Pancar Ekicileri Kooperatifleri Birliği (Pankobirlik) Yönetim Kurulu Başkanı Recep Konuk, şeker pancarından şeker üretiminin sürdürülebilirliği için ABD ve Avrupa'daki şartların Türkiye'de oluşmasını istediklerini belirterek, ''ABD, şeker pancarından şeker üretiminde nasıl özel sektörden kooperatif modeline döndüyse Türkiye'de de bu böyle olmalı'' dedi.

AA muhabirine açıklama yapan Konuk, birçok ülkenin hassas ürünler listesinde bulunan şekerin stratejik bir ürün olduğunu söyledi. Şekerin, sadece şeker kamışından ve şeker pancarından üretildiğini hatırlatan Konuk, ancak son zamanlarda şekerin muadili nişasta bazlı şeker (NBŞ) gibi bazı ürünlerin de piyasaya girdiğini anlattı.

ABD'de şeker kamışı ve şeker pancarından şeker üretimi yapıldığını işaret eden Konuk, ABD'de şeker fabrikalarının tamamının özel sektör tarafından kurulduğunu ancak belli bir süre sonra tüm şeker fabrikalarının kooperatiflere devredildiğini dile getirdi.

Konuk, ''ABD, şeker fabrikalarında doğru olan modelin kooperatifler olduğuna karar verdi. Bugün ABD'deki şeker fabrikalarının tamamı kooperatiflerindir. ABD, şeker pancarından şeker üretiminde nasıl özel sektörden kooperatif modeline döndüyse Türkiye'de de bu böyle olmalı'' dedi.

Recep Konuk Hollanda'daki şeker üretiminin tamamının, Almanya, Polonya ve Fransa'daki şeker pancarından şeker üretiminin büyük bölümünün kooperatiflerce yaptığını vurguladı.

-''Şeker üretimi özel sektöre bırakılmamalı''-

Şeker pancarı üretiminde nöbetleşe ekimin çok önemli olduğuna işaret eden Konuk, özel sektörün bu hususa dikkat etmediğini, her sene şeker pancarı ekilmesini istediğini ve bunun şeker pancarı üretimindeki kaliteyi ve rekolteyi düşürdüğünü vurguladı. Nöbetleşe tarım yapılmadığı zaman toprağın yapısının bozulduğunu belirten Konuk, ''Bunun bir örneğini Niğde ve Nevşehir'de yaşadık, patates kanseri oluştu. Bunun üzerine patates üretimi yasaklandı, toprak uzun sürede kendini toparladı yeni yeni patates üretimine geçildi'' diye konuştu. Bu nedenlerden şeker pancarından şeker üretiminin özel sektöre bırakılmaması gerektiğini savunun Konuk, şeker fabrikalarının devlet eliyle işletilmesi yönteminin de yanlış olduğunu öne sürdü.

-''Yılda 130 bin ton sıvı şeker üretiyoruz''-

Pankobirlik Yönetim Kurulu Başkanı Konuk, Türkiye'de 33 şeker fabrikası bulunduğunu, bunların 6'sının kooperatiflerinin bünyesinde, 25'inin ise özelleştirme kapsamında olduğunu söyledi. Türkiye'nin şeker pancarından şeker üretiminin yıllık 2 milyon 200 bin ton olduğunu, bunun yaklaşım yüzde 40'ının kooperatif modeliyle üretildiğini bildiren Konuk, Pankobirlik olarak son 10 yılda çok büyük mesafeler katettiklerini dile getirdi.

Üretimin sadece zirai ayağında olmadıklarını, kendi tohum firmalarını, sulama sistemi sanayisini ve şekerli mamuller fabrikası kurduklarını anlatan Konuk, ayrıca etanol ve karbondioksit ürettiklerini, üretim sürecinde ortaya çıkan ısıdan yararlanmak için seralar kurduklarını söyledi.

Konuk, şunları kaydetti:

''Şeker pancarından kristal şekerin yanı sıra likit şeker de üretiyoruz. Türkiye'de ilk defa biz, Pankobirlik olarak, likit şeker ürettik, fabrikasını kurduk. Yılda 130 bin ton sıvı şeker üretiyoruz. Türkiye'nin bu alandaki ihtiyacını yarı yarıya karşılıyoruz, ihtiyacın tamamını karşılamaya da talibiz. Biz sadece şeker fabrikası kurmadık, entegre tesis kurduk. Biz, serbest piyasa şartlarında, Türkiye'nin üretimini rekabet ettirecek altyapıyı kurduk, şimdi bunu ülkeye teşmil etmeye ihtiyaç var.''

-''İhalede, yeterlilik sadece para olmamalı''-

Remzi Konuk, Başbakanlık Özelleştirme Yüksek Kurulu'nun Portföy B ve C şeker fabrikaları özelleştirme kararını iptal ettiğine, ancak 25 fabrikanın hala özelleştirme kapsamında olduğuna dikkat çekti. Hükümetin şeker fabrikalarının özelleştirilmesi konusunda nasıl bir politika izleyeceğini tam olarak bilmediklerini anlatan Konuk, ihalenin iptal edilmesiyle bir yanlıştan dönüldüğünü savundu.

Hükümetin şeker fabrikalarının özelleştirilmesi konusunda çok hassas davrandığına dikkati çeken Recep Konuk, şeker fabrikalarının özelleştirilmesinin sektöre ilişkin bir incelemenin ardından yapılmasının öngörüldüğünü söyledi.

Kooperatifçiliğin, gelir adaleti sağlanmasında çok önemli olduğunu belirten Konuk, yoksulluk ve açlık sınırının altında olanların yüzde 38'i kırsalda yaşadığını vurguladı. Kooperatifçilik modelinde üreticinin, işlenmiş ürünlerden de pay aldığını kaydeden Konuk, gelir adaletinin sağlanmasında kooperatifçilik modelinin çok doğru olduğunun altını çizdi.

Konuk, şöyle devam etti:

''Özelleştirme sürecinde Pankobirlik, şeker fabrikalarına talip mi? Biz, 'Bizim şu kadar fabrikamız var, şu kadar daha olsun' demiyoruz. Kaygımız, bu sistemin kooperatif modeliyle işletilmesi. Bizim olsun değil, bu ülkenin olsun. Eğer şeker fabrikaları Pankobirlik'in olacaksa böyle de olsun, bunun bir sakıncası mı var? Çabamız, dünyada birçok aşamadan sonra oluşmuş kooperatifçilik yönteminin bizim ülkemizde de var edilmesini sağlamak. Bunun oluşması adına Pankobirlik olarak elimizden geleni yapacağız. Şeker pancarından şeker üretiminin sürdürülebilirliği için ABD ve Avrupa'daki şartların Türkiye'de oluşmasını istiyoruz. Şeker fabrikalarının özelleştirilmesi için yapılacak ihalede, yeterlilik sadece para olmamalı. Sektörün sürdürülebilirliği, doğal şartların korunabilirliği ihale şartnamesinde yer almalı. İptal edilen ihalede 5 yıl işletme zorunluluğu vardı ama 5 yıl sonrasının ne olacağı belli değildi. Yeni şartnamede, tüm bunlar açık olarak belirlenmeli.''