Başbakan Yıldırım'dan flaş Kıbrıs çağrısı!

Başbakan Binali Yıldırım, 22. Dünya Petrol Kongresi'nde konuştu.

GİRİŞ 10.07.2017 12:35 GÜNCELLEME 10.07.2017 13:05
Bu Habere 4 Yorum Yapılmış

Başbakan Binali Yıldırım, İstanbul Kongre Merkezi'nde, Dünya Petrol Kongresi'nde önemli açıklamalarda bulundu. Yıldırım konuşmasında, "Kıbrıs adası etrafındaki hidrokarbon kaynaklarının her iki tarafa ait olduğunu bir kez daha hatırlatmak isterim. Rum liderliğinde, önümüzdeki günlerde Doğu Akdeniz'de tek taraflı tasarruflardan kaçınılmasını, uzun zamandan beri telkin etmekteyiz. Türkiye kendisine ait ipso-fakto hakları ve Kıbrıs Türklerinin haklarını sonuna kadar koruyacaktır. Kıbrıs Rum liderliğinin barışın önünü tıkamak ve tek yanlı arama işlemlerine başlamak yerine yapıcı bir tutuma yönelmesinde fayda vardır" ifadelerini kullandı. 

Yıldırım'ın konuşmasından satırbaşları;

Günümüzde ülkelerin ve toplumların gelişmişlik düzeyinin ölçüsü, enerjiye olan erişim ve tüketim seviyesiyle ortaya çıkıyor. Dolayısıyla bugün burada ortak bir amacımızın olduğunu ifade etmek isterim. Bu amaç; petrol başta olmak üzere bütün enerji kaynaklarının maliyet, çevre boyutu da dahil en iyi ve en verimli şekilde kullanımını sağlayacak dünyadaki bütün bölgelerin ve toplumların refahına katkıda bulunmak olacaktır.

TEHDİTLERE KARŞI KALICI MÜCADELE ŞART

Enerji güvenliği kavramının önemli bir boyutu da siyasi sorunların çözülmesi, gerek kaynak ülkelerde gerekse güzergah ülkelerde huzurun ve barışın tesis edilmesidir. Bu çerçevede terör başta olmak üzere asimetrik tehditlerle etkinlikle ve kalıcı bir mücadele şarttır. Bu mücadelenin bir terör örgütüne karşı bir başka terör örgütünün kullanılarak yapılamayacağı aşikardır. Sorunları çözerken yeni sorunlara yol açmaktan özenle kaçınmalıyız. Enerji güvenliği ancak birlikte ve tutarlı bir mücadele yöntemiyle sağlanabilir.

Türkiye olarak enerji politikalarımızla ulaşmaya çalıştığımız nihai amaç, enerji güvenliğini, çeşitliliğini artırarak milletimizin refahını, huzurunu teminat altına almaktır. Ayrıca üretici ve tüketici olsun barış ve iş birliğini destekleyen bütün komşu bölge ülkelerinin enerji güvenliğine katkı sunmayı önemsiyoruz.

KIBRIS TÜRKLERİNİN HAKLARI SONUNA KADAR KORUNACAK

Özellikle Kıbrıs adası etrafındaki hidrokarbon kaynaklarının her iki tarafa ait olduğunu bir kez daha hatırlatmak isterim. Rum liderliğinde, önümüzdeki günlerde Doğu Akdeniz'de tek taraflı tasarruflardan kaçınılmasını, uzun zamandan beri telkin etmekteyiz. Türkiye kendisine ait ipso-fakto hakları ve Kıbrıs Türklerinin haklarını sonuna kadar koruyacaktır. Kıbrıs Rum liderliğinin barışın önünü tıkamak ve tek yanlı arama işlemlerine başlamak yerine yapıcı bir tutuma yönelmesinde fayda vardır

İŞBİRLİĞİNİ TANAP İLE TAÇLANDIRACAĞIZ

Bölgesel işbirliğinin ne derece etkili olabildiğini Azerbaycan, Gürcistan ile gerçekleştirdiğimiz Bakü-Tiflis-Ceyhan, Bakü-Tiflis-Erzurum doğalgaz boru hatlarıyla bölgede ve dünyada gösterdik. Bu iş birliğini şimdi de güney gaz koridoru kapsamında gerçekleştirdiğimiz Trans Anadolu Doğalgaz Boru Hattı Projesiyle taçlandırıyoruz. TANAP'ın önümüzdeki yıl devreye girmesiyle birlikte Türkiye her yıl Azerbaycan'dan ilave 6 milyar metreküp doğalgaz alacak. Ayrıca 2020 yılından itibaren bu hattan Avrupa'ya 10 milyar metreküplük bir gaz sevkiyatı söz konusu olacak. Bu gazın, daha sonra yine güney gaz koridorunun parçası olan Trans Adriyatik Doğalgaz Boru Hattıyla Avrupa'daki tüketici ülkelere ulaşması mümkün hale gelecek.

RUSYA İLE İŞBİRLİĞİ

Rusya Federasyonu ile iş birliği halinde ilerlettiğimiz Türk Akımı Projesi de enerji güvenliğimizi arttırma çabalarımıza ayrıca katkı sağlayacak. Rusya ile Türk Akımına ilişkin imzaladığımız hükümetler arası anlaşmanın bu yılın şubat ayında yürürlüğe girmesiyle beraber proje çalışmaları hız kazanmıştır. Projenin 2019'da tamamlanmasıyla birlikte Türkiye 15.75 milyar metreküp gazı Mavi Akım hattında olduğu gibi Rusya'dan doğrudan alabilecek. Ayrıca proje kapsamında inşaatı söz konusu olan ikinci bir hat marifetiyle Avrupa'ya da aynı miktar gaz sevkiyatı yapılabilecek

YORUMLAR 4
  • Hasandağlı 6 yıl önce Şikayet Et
    Yeni bir coğrafya şekilleniyor.1. ve2.dünya savaşlarında asıl amaç coğrafyayı değiştirip kendilerine sömürge devletler kurmaktı .Şimdide deaş pyd gibi kukla örgütlerle aynı senaryo oynanıyor. Ama bilmedikleri şu ki Türkiye artık eski Türkiye değil.
    Cevapla
  • hasandağlı2 6 yıl önce Şikayet Et
    süper tespit, eski Türkiye olsa Süleyman Şah türbesini kaçırıp başka yere taşırdık
    Cevapla
  • millet 6 yıl önce Şikayet Et
    akdenizdeko butun dogalgaz turkiyeye aittir. ben oyle goruyorum. ismanli varken kibrisda bizim akdenizde bizimdi.
    Cevapla
  • ercant 6 yıl önce Şikayet Et
    ab işini biliyo önce yunanistanı fakirleştirdi, borçlandırdı, şimdi yeraltı kaynaklarına yöneldi. nasıl olsa o borç seksensene bitmez.
    Cevapla