Kritik karar sonrası uzmanlar ne dedi?

Piyasaların bu hafta en çok merak ettiği kararlardan biri daha açıklandı. Merkez Bankası beklentilere paralel olarak faizlerde değişikliğe gitmedi.

Kritik karar sonrası uzmanlar ne dedi?
Kritik karar sonrası uzmanlar ne dedi?
GİRİŞ 15.06.2017 16:06 GÜNCELLEME 15.06.2017 16:06

Piyasaların merakla beklediği kritik karar açıklandı.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) beklentilere paralel olarak faizlerde değişikliğe gitmeyerek sürpriz yapmadı. Banka politika faizini yüzde 8'de, faiz koridorunun alt ve üst bandını sırasıyla yüzde 7,25 ve yüzde 9,25 düzeyinde, GLP faizini de yüzde 12,25'te sabit tuttu.

Kritik karar öncesi dolar 3.49-3.50 bandında hareket ederken, faiz kararı sonrası 3.52'yi test etti.

Peki Merkez Bankası'nın bir sonraki adımı ne olacak? Gidişat ne yönde? Uzmanlar değerlendirdi.

İntegral Araştırma Direktörü Tuncay Turşucu, TCMB'nin kararı ile ilgili şu değerlendirmede bulundu:

TCMB BEKLENEN YÖNDE

"Merkez beklentilere paralel olarak faizlere dokunmadı. Açıklama metninde iç talepteki iyileşmeyi teyit ederken, enflasyon ile ilgili olarak risklerin devam ettiğini söylüyor. Bu nedenle sıkı duruşunu koruyor. Sıkı duruşun sürmesi de beklentiler dahilindeydi. Temel olarak enflasyondaki belirgin iyileşmeler takip edilecek.

Faizlerde şimdilik %12.25 seviyesi tepe noktası gibi görünüyor... Buna paralel AOFM uzun zamandır %11.96 çevresinde oluşmakta. Bir süre aynı seviyelerde fonlama devam edecek görünüyor. Önümüzdeki günlerde AOFM seviyesini izleyeceğiz. Ancak sıkı duruş sürecek ve gerektiğinde ek sıkılaştırmalara kapısı açık.

Kararı Dolar kurunda volatilitenin önlenmesi açısından olumlu buluyoruz… Piyasalarda daha çok Fed’e bağlı olarak dolar lehine bir güçlenme görülüyor ve bunun etkisiyle Dolarkurunda 3.5150 seviyelerine yükseliş gözleniyor. Dün Fed’in şahin duruşunun ardından bir süre piyasalarda dolar lehine dalgalanmalar görebiliriz. Ancak sonrasında tekrar dengelenmenin olacağını ve TL pozitif fiyatlamaların bir süre daha devam edebileceğini düşünüyorum."

KapitalFX Araştırma Müdür Yardımcısı Enver Erkan, konuya dair şunları söyledi:

TCMB TEORİDE DOĞRU ADIMI ATTI, ENFLASYON ANA BELİRLEYİCİ OLMAYA DEVAM EDECEK...

"Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) 15 Haziran toplantısında faiz oranlarında bir değişiklik yapmadı; 1 haftalık repo, gecelik borç verme / borçlanma ve geç likidite penceresi enstrümanlarının tamamı sabit tutuldu. Piyasanın genel beklentisi de bu yöndeydi. Merkez Bankası, baz senaryonun gerektirdiğini yaptı diyebiliriz.

İçinde bulunulan konjonktürde Merkez Bankası’nın acil olarak aksiyon alması gereken bir durumun mevcut olmadığını söyleyebiliriz. En başta; ana belirleyici olan enflasyon üzerinden gidecek olursak, enflasyonda zirvenin hali hazırda Nisan’da görülmüş olmasının önemli bir iyimserlik unsuru olduğu düşünülebilir. Mayıs ayında enflasyonun, Nisan seviyesinden daha düşük olması Merkez Bankası’nın işini kolaylaştırdı. Bunun yanında, yaz aylarında baz etkisinden dolayı bu düşüşün devamının bekleniyor olması da olumlu. Enflasyonist risklerin azalmış olmasından dolayı, Merkez Bankası’nın ek sıkılaştırma yapması gereken bir ortam şu anda yok. Ancak enflasyonun iyileşmesinin sadece rakamsal bir gelişme olduğu göz ardı edilmemeli. Özellikle gıda tarafında net bir iyileşme olduğunu söylemek için çok erken. Bu konuda Gıda Komitesi’nin çalışmaları ve fiyatlarda oynaklığı giderici, arzın sürekliliğini sağlayıcı yapısal önlemlerin belirleyici bir rolü olacağını belirtmek isteriz.

Son dönemde Merkez Bankası’nın sıkı para politikası duruşu ve fonlama maliyetlerinin artırılması neticesinde artan TL faizleri, fiyat istikrarının da ana unsurları oldular. Bu kapsamda kurlardaki oynaklık son aylarda, son derece azaldı ve USDTRY kurunun da 2016 kapanış seviyelerinin altına geldiğini gördük. Bu elbette, reel sektör açısından olumlu bir gelişme olarak yorumlanabilir, kur oynaklığının azalmasından dolayı. Bu faiz seviyeleriyle büyüme sağlayabilmek de önemli bir avantaj. İlk çeyrekteki %5’lik büyüme bunu göstermekte. Ancak mevcut çift haneli faizlerin reel sektör aktivitesi üzerinde yapabileceği negatif sınırlayıcı etki unutulmamalı. Kredi faiz oranlarının artması, reel sektör faaliyetlerini ciddi anlamda etkileyecektir. Bu noktada, reel faiz oranlarının artması yolunun enflasyonun düşmesinden geçtiğini belirtmek gerekiyor. Hali hazırda enflasyon çok yüksek olduğu için reel faiz düşük, birkaç emsal piyasamızın reel faizleri (Brezilya mesela) bizden daha yüksek.

Ağırlıklı ortalama fonlama maliyeti, mevcut para politikası duruşunun teorisi gereği GLP ile gecelik borç verme faizi aralığında oluşturuluyor. Bu açıdan bakıldığında, mevcut ekonomik şartlardaki rahatlama gereğince AOFM’nin daha alt kademelere düşürülmesi beklenebilir. Merkez Bankası bir yandan GLP’yi artırarak sıkılaşırken, bir yandan da arkasında marj bıraktı. Bu da hareket alanında esneklik yaratmakta. Bunun belirleyici enflasyon olacaktır. Mevcut seviyeler risk ve TCMB’yi rahatsız ediyor. Önümüzdeki aylarda enflasyon oranında gerileme görülmesi Merkez Bankası’na bu imkanı verecektir. Faiz indirimi konusunda ise acele edilmeyeceğini düşünüyorum. Bir yandan Fed’in bilanço küçültme sürecinin izlenmesi de gerekecektir.

Merkez Bankası; piyasa beklentisinin dışına çıkmadı ve teorik olarak doğru olanı yaptı. Ek para politikası sıkılaştırması yapılmazken, gerekirse sıkılaşabileceği mesajı da önemli. Bu kapsamda enflasyon vurgusu öne çıkarılarak, sıkı para politikası duruşunun altı çiziliyor. Diğer taraftan, GLP gibi olağandışı bir enstrümanı Merkez Bankası elbette ana para politikası aracı olarak uzun süre kullanmak istemez. Lehimize olacak her türlü gelişme Merkez Bankası tarafından değerlendirilecek ve zaman içinde para politikasını normalleştirmenin fırsatları da kollanacaktır.

Bu gelişmeler TRY tarafına bir negatiflik oluşturmaz. Geniş resimde TRY, dış konjonktürle yumlu bir fiyatlama yapmaya devam edecektir ve kendi ülke grubu içinde de lehine olan faiz farkından dolayı carry trade / arbitraj avantajından faydalanmaya devam edecektir. 3,48 dolaylarındaki desteğin hızlı bir şekilde kırılmasını öngörmesem de, 3,50 üzerinde kuvvetli bir hareket yaratılamadığı sürece kurda ana yön aşağı olacaktır. Bu kapsamda 3,48 ve 3,44 kısa periyodda izleyeceğimiz destekler olacaklardır."