Yatırımcısının yüzünü güldürdü

Yıl içinde rekor üstüne rekor kıran gram altın, yatırımcısına yüzde 32 kar ettirdi.

Yatırımcısının yüzünü güldürdü
Yatırımcısının yüzünü güldürdü
GİRİŞ 31.12.2016 13:07 GÜNCELLEME 31.12.2016 13:07

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, 2015'i 99,54 liradan kapatan altının gramı, bu yılı 130,42 liradan tamamladı. Altın, yatırımcısına yüzde 32 kazandırdığı 2016'da "güvenli liman" olma özelliğini sürdürdü.

Birleşik Krallık'ın AB'den ayrılma kararı (Brexit), ABD başkanlık seçimleri, ABD Merkez Bankasının (Fed) para politikaları, Çin ekonomisine dair endişeler, piyasalarda dalgalanmaya neden olurken, yaşanan belirsizliklerin 2016'ya taşınması yatırımcıların altına yönelmesine yol açtı. Yıl boyunca rekor üstüne rekor kıran gram altındaki bu yükseliş, Cumhuriyet altınının fiyatını 900 liraya, yarım altının fiyatını 442 liraya, çeyrek altının fiyatını ise 221 liraya taşıdı.

Analistler, gram altında 130 ve 144 liranın önemli direnç seviyeleri, 125-120 lira seviyelerinin de destek olarak takip edileceğini belirtti.

"YATIRIMCILAR, FİZİKİ ALTIN TALEBİNDE BULUNABİLİR"

AA Finans Analisti İslam Memiş, altının 2016'da yatırımcısının yüzünü güldürdüğünü ve 2017 yılında da yine en çok kazandıranın altın olacağını söyledi.

Memiş, 2017 yılında altının hem gram fiyatının hem de ons fiyatının, şubat ayından itibaren tekrar yükselişlerine kaldığı yerden devam edebileceğini aktararak, altın fiyatlarının dip seviyelerini test etmeden, yükseliş trendine giremeyeceğini ifade etti.

Altının ons ve gram fiyatında düşüşlerin devam edeceği öngörüsünde bulunan Memiş, "Teknik olarak altının ons fiyatı 1.110-1.080 dolar seviyelerini test etmeden yükseliş trendine başlamayabilir. Altının gram fiyatı ise 125-122-120 lira seviyelerini test etmeden yükseliş trendine başlamaz diye tahmin ediyoruz." şeklinde konuştu.

Memiş, 2017 yılında jeopolitik risklerin devam edeceği, özellikle ABD, Rusya ve Çin arasında ciddi sürtüşmeler yaşanacağı öngörüsünde bulunarak, "Bu durumda küresel piyasa yatırımcıları güvenli liman olarak fiziki altın talebinde bulunabilir. Fiziki altın talebi, altın fiyatlarının sağlıklı bir şekilde güçlenmesini destekleyen faktörlerden biridir." dedi.

Dalgalanmaların biraz daha sert ve geniş bantta olabileceğine işaret eden Memiş, bu nedenle yatırımcıların al-sat yaparak kazanç elde etmeyi çok da tercih etmemesi gerektiğini vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bugünlerde düşen altın fiyatları yatırımcısına ve yazın düğün yapacak vatandaşlara son bir alım fırsatı veriyor.

Altın fiyatlarının yükselmesi genelde yaz aylarına denk geldiği için düğün yapacakların bu düşüş sürecini kaçırmamaları gerekiyor. 2017'nin en çok düğün yapacakların ve altın borçlananların üzüleceği bir yıl olacağını tahmin ediyorum. Eğer altın fiyatlarındaki yükseliş beklentimiz gerçekleşmez, düşüş yönünde bir fiyatlama olursa altın fiyatlarındaki düşüşler sınırlı kalabilir.

Teknik olarak değerlendirdiğimizde altının ons fiyatı 1.100-1.250 dolar aralığında, altının gram fiyatı 118-128 lira aralığında işlemler gerçekleştirebilir. Altının ons fiyatında dip seviyesi olarak 1.080 doları, yükselişlerde 1.450 dolar seviyesini takip edeceğiz.
Altının gram fiyatında ise 120 lira seviyesini dip, 144 lira seviyesini zirve olarak izlemeye devam edeceğiz."

 "125 LİRA SEVİYELERİNİN AŞAĞISI YATIRIMCI İÇİN UYGUN"

Alan Yatırım Kıdemli Analisti Eda Önder Öztürk de Trump dönemi ile birlikte genişleyici maliye politikalarının devreye girecek olmasının şimdiden ABD ekonomisine ilişkin enflasyon ve büyümede artış beklentisi yarattığını belirterek, "ABD'de görülecek yeni yönetim ile birlikte maliye ve dış ticaret politikasında yaşanması beklenen radikal değişimlerin Fed’in para politikasında da yansıma bulması beklenmekte. Ancak söz konusu enflasyon ve büyüme beklentileri şişirilmiş ve dolar cephesinde fiyatların içerisine yerleşmiş durumda." diye konuştu.

Öztürk, piyasanın şu an dolar için pozitif, altın için negatif senaryoyu fazlası ile fiyatladığını aktararak, Trump'ın bütçesinin onaylanması, ilgili büyüme reformlarının gerçekleşmeme olasılığı oldukça piyasanın hiçbir şekilde belirsizliği fiyatlamadığını ifade etti.

Bu sebeple piyasanın belirsizlik fiyatlamasını senaryoya dahil etmesi ile birlikte özellikle 2017 ilk çeyrekte altına olan ilginin biraz daha artacağını dile getiren Öztürk, şunları kaydetti:

"Özellikle 2017 yılı yeniden piyasalarda belirsizlik unsurunun fazlasıyla konuşulacağı bir yıla benziyor. Bu konuda Çin’i en yakın örnek verebiliriz. Geçtiğimiz günlerde Çin Cumhurbaşkanı tarafından yapılan açıklamaya göre Çin büyümesinin yüzde 6,5'in aşağısına gerileyebileceği belirtildi. 2017 yılının başlarında Trump'ın ABD başkanlık koltuğuna oturacak olması sonrasında Çin ekonomisi yine önemli ölçüde değişime uğrayacağa benziyor. Dünyanın en büyük ekonomilerinden biri olan Çin ekonomisi 2017 yılının akıbeti en belirsiz olan ekonomi olabilir. Trump, ABD’nin dış ticaretinde korumacı bir politika izleyeceğini uzun süredir belirtmekte. Söz konusu korumacı duvarları örmeye de Çin ile yapılan ticarete set çekerek başlayacak gibi görünüyor."

Öztürk, Çin’in en fazla ihracat yaptığı ülkenin ABD olduğu göz önünde bulundurulduğunda, ABD’nin dış ticarette Çin’in mukayeseli üstünlüğünü bozacak olmasının yuanın değer kaybetmeye devam edeceği anlamına gelebileceğini aktararak, bu paralelde ABD’ye ihracatın azalmasının Çin’in diğer pazarlara yapacağı ticarette fiyat rekabetinin kızışacak olması kaynaklı küresel büyüme endişelerinin altına olan talebi artıracağını söyledi.

Bununla birlikte küresel likidite koşullarından birincil derecede etkilenen altın fiyatlarının ECB'nin parasal genişleme programından beslenmeye devam edeceğini vurgulayan Öztürk, 2017 yılının neredeyse tamamını seçim ile geçirecek olan Avrupa'nın ve dünya genelinde oluşacak risklerin altın fiyatlarını destekleyen diğer unsurlar arasında yer aldığını kaydetti.

Öztürk, gram altın cephesinde ise ons altın fiyatlarındaki seyre rağmen yurt içinde Türk lirası cinsinden varlıkların seyri kaynaklı gram altın fiyatlarının nispeten canlılığını koruduğunu belirterek, "2017 yılı için gram altın cephesinde 125 lira seviyelerinin aşağısı yatırımcı tarafından alım için uygun bir maliyet bölgesi olup, 130 lira seviyesinin üzeri uygun maliyet bölgelerinden temin eden yatırımcılar için 'kar cebe yakışır seviyesi' olarak düşünülebilir." şeklinde konuştu.

KAYNAK: AA