Otomotivde iş bırakmaların maliyeti ne oldu?

MESS Başkanı Betil, otomotivi sarsan iş bırakma eylemiyle ilgili değerlendirme yaptı. Pekiyi 1 ayda iş bırakmanın maliyeti ne oldu?

Otomotivde iş bırakmaların maliyeti ne oldu?
Otomotivde iş bırakmaların maliyeti ne oldu?
GİRİŞ 21.05.2015 09:37 GÜNCELLEME 21.05.2015 09:38
Bu Habere 1 Yorum Yapılmış

Tahsin Akça'nın haberi

MESS Başkanı Betil, otomotivi sarsan iş bırakma eylemiyle ilgili, 6356 sayılı kanuna göre ‘barış borcu’ kavramına aykırı davranıldığını söyledi.

Betil, Ağustos 2017’ye kadar sözleşme varken işi bırakmanın, çalışma barışını sağlama borcunu ihlal ettiğini belirtti.

Otomotiv ve beyaz eşya başta olmak üzere Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşlarını temsil eden Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) Başkanı Mehmet Celal Betil, 1 haftaya yakın süredir 15 bine yakın işçiye ulaşan metal işçilerinin iş bırakma eylemini değerlendirdi.

Eyleme çıkılmasında gerekçeler arasında önce çıkan Bosch işçilerin nisanda imzaladığı sözleşmenin 38 aylık gecikmenin sonucunda imzalandığını ve oradaki işçilerin bu dönemde sıkıntı yaşadığını kaydeden Betil, bugün otomotiv ve yan sanayii şirketlerinde süren eylemin hukuki boyutu konusunda, ‘barış borcu’ kavramını gündeme getirdi.

‘8 ŞİRKET FARKLI DURUM’

İşçilerin eylemlerinin yasa dışı olduğunu ifade eden Betil, “Çünkü işçilerimiz işyerini terk etmeyerek topluca iş bırakmışlardır” dedi. Dün MESS’le imzalanan grup toplu iş sözleşmesi kapsamından çıkarak 8 şirketin ayrı sözleşme imzalamasının, devam eden sözleşme değil, süresi bitmiş imza aşamasında gerçekleştiğine dikkat çeken Betil, “Oysa bu işyerleri için imzalanmış ve 31 Ağustos 2017 tarihine kadar yürürlükte olan bir toplu iş sözleşmesi bulunmaktadır.

Bu itibarla işçi sendikası tarafından alınmış kanuni bir grev kararı yoktur. Kanuni grev için aranan şartlar gerçekleşmeden yapılan grev yani halihazırdaki iş bırakma eylemi, 6356 sayılı kanun madde 58/3’e göre kanun dışıdır.

Dolayısıyla toplu iş sözleşmesini değiştirmek için üretimi durdurmak kanun dışı grev kapsamındadır” diye konuştu. 6356 sayılı kanunun 35’inci maddesinde devam eden sözleşmelerle ilgili bağlayıcı hüküm bulunduğuna dikkat çeken Betil, “Bu maddenin temelinde, toplu iş sözleşmesiyle kurulmuş ‘çalışma barışını sağlama borcu’ yatıyor” dedi.

‘3 YIL BAĞLAYICIDIR’

MESS’e üye bazı otomotiv ana ve yan sanayii işyerlerinde başlatılan işyerini terk etmeme ve topluca iş bırakma şeklindeki yasadışı eylemlerin ‘maalesef’ katlanılamaz boyutlara ulaştığını da kaydeden Betil, “Bu tür eylemler yoluyla 3 yıllık süre için bağlayıcılığı olan grup toplu iş sözleşmesi şartlarına yönelik haksız taleplerde bulunulmaması gerekir” diye konuştu.

35’İNCİ MADDE NE DİYOR?

Mehmet Celal Betil’in dikkat çektiği 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’nun 35’inci maddesinde şu ifade yer alıyor:

“Mevcut bir toplu iş sözleşmesi yürürlükteyken, söz konusu sözleşmenin süresi içinde işçilerin iş bırakma eylemleri yasadışı grev niteliğine bürünecektir. Kural olarak en az 1 ve en çok 3 yıl süreli olarak yapılabilecek olan toplu iş sözleşmesi ise imzalandıktan sonra, taraflarca uzatılamayacak, kısaltılamayacak ve sözleşme süresinden önce sona erdirilmeyecektir"

"YÜRÜRLÜK SÜRESİ HARİÇ İÇERİĞİ DEĞİŞTİRİLEBİLİR"

Kocaeli Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aziz Çelik, eylemin ‘yasadışı’ olduğu iddiasının doğru olmadığını söyledi. Çelik, “Türkiye’nin toplu iş hukuku sisteminde bağıtlanmış toplu iş sözleşmelerinin yürürlük süreleri hariç içeriğinin taraflarca değiştirilebilmesi mümkündür.

İşçilerin talebi yasaya ve uygulamaya uygundur” diye konuştu. Çelik, İLO sözleşmelerine göre grev hakkının yalnızca toplu iş sözleşmelerini kapsamadığına işaret etti. Çelik, “Bu eylem sendikal yaşamda ‘toplu eylem’ olarak adlandırdığımız ve kendi kendine gelişen bir süreci ifade ediyor” dedi.

"EYLEMİN 1 AY SÜRMESİ 750 MİLYON $'A MAL OLUR"

Oyak Renault ve Tofaş’ın ardından dün de tedarik sıkıntısı gerekçesiyle Ford Otosan’da üretime ara verilmesi, Türkiye ihracatının yaklaşık yüzde 15’ini oluşturan otomotiv ihracatında alarm zilleri çaldırdı.

3 şirketin otomotiv ana sanayi ihracatındaki payı, geçen yıl yüzde 65, bu yılın 4 aylık döneminde yüzde 70 oldu. Üretimin durduğu 15 Mayıs’tan bu yana üretim kaybı Oyak Renault’da 6 bin 90 araca, Tofaş’ta ise 3 bin 857 araca ulaştı. Dünden itibaren üretimi duran Ford Otosan’da günlük üretim kaybı ise 670 araç olacak.

Türkiye’nin geçen yılın ocak-nisan döneminde 290 bin adet olan otomotiv ihracatı, bu yılın aynı döneminde yüzde 17 artarak 339 bine çıktı. Bu yılın 4 aylık döneminde Oyak Renault 98 bin, Tofaş 58 bin araç ihraç etti. Üretime dün ara verilen Ford Otosan ise aynı dönemde 80 bin araç ihracatı gerçekleştirdi.

Bu yılın ocak-nisan dönemindeki otomotiv ana sanayii ihracatının yüzde 70’i bu 3 şirket tarafından yapıldı. 2014’te gerçekleştirilen 902 bin araç ihracatının yüzde 65’ini ise yine bu 3 şirket yaptı. 2014’te Oyak Renault 258 bin, Tofaş 142 bin, Ford Otosan da 188 bin araç ihraç etti.

İLK 4 AYDAKİ İHRACAT 4.3 MİLYAR DOLARI BULDU

Türkiye bu yılın ilk 4 ayında otomotiv ana sanayii olarak 4.3 milyar dolarlık ihracat yaptı. Bu dönemde 2.4 milyar dolarlık otomobil, 1.3 milyar dolarlık da kamyonet ihraç edildi.

Ana sanayinin nisan ayındaki toplam ihracatı ise 1.9 milyar dolar oldu. 4 aylık rakamlar dikkate alındığında, 3 şirketteki üretim kaybının 1 ayı bulması durumunda ihracatta aylık en az 750 milyon dolar civarında kayıp söz konusu olacak. 4 ayda otomotiv yan sanayiinde 2.9 milyar dolarlık ihracat yapıldı.

KAYNAK: HABERTÜRK
YORUMLAR 1
  • isci 8 yıl önce Şikayet Et
    Bu kadar büyük para kazan işçiye hiç bişey verme o zaman gitsen yap arabanı. Ayrıca 3 yıllık sözleşmeyi olur.
    Cevapla