Ağrı Dağı'nda en zor görev katırların

Türkiye'nin en yüksek dağı olan Ağrı Dağı'nda kamp yapmak isteyen turistlerin eşyaları, karayoluyla ulaşımın olmadığı kamplara katırlarla taşınıyor.

Ağrı Dağı'nda en zor görev katırların
Ağrı Dağı'nda en zor görev katırların
GİRİŞ 20.07.2013 12:35 GÜNCELLEME 20.07.2013 12:35

5 bin 137 metre yüksekliğindeki Ağrı Dağı'nın 2 bin 200 metresinde katırcılar, yolun belli bölümünü araçlarla kateden ve dağa tırmanmak için gelen turistlerin eşyalarını taşımak için bekliyor. Yaklaşık 4 gün boyunca turistlere hizmet veren katırcılar, katır başına 170 lira alıyor.

Bölgede 15 yıldır katırcılık yapan Süleyman Ateş, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Ağrı Dağı'na tırmanmak için her gün çok sayıda yerli ve yabancı turistin geldiğini ifade ederek, turistlerin eşyalarını at ve katırlara yükleyip kamplara taşıdıklarını ve geçimlerini bu sayede sağladıklarını söyledi.

Ağrı Dağı'na tırmanmak için gelen turistlerin eşyalarını kendilerine teslim edip tırmanışa geçtiklerini anlatan Ateş, şöyle devam etti:

"Bizde bu yükleri katır ve atlara bindirip yola koyuluyoruz. Önce dağın 3 bin 200 metresinde bulunan kampa varıp orada soluklanan turistlere eşyalarını teslim ediyoruz. Bir gece bu kampta kaldıktan sonra ertesi gün de dağın 4 bin 200 metresinde bulunan kampa varmak için tekrar yola koyuluyoruz. Kampa varıp eşyaları tekrar teslim ediyoruz. Bir gece de bu kampta konaklıyoruz. Ertesi gün de inişe geçiyoruz. Dağın 3 bin 200 metresinde bulunan kampa doğru yol alıyoruz. 4. gün tekrar 2 bin 200 metreye varıp turistlerin eşyalarını teslim ediyoruz. Yolculuğumuz burada bitiyor."

Turist sayısının bu yıl çok arttığını vurgulayan Ateş, "Yıllardır burada turistlerin eşyalarını kamplara taşıyorum. Eskiden buraya yerli turist pek gelmezdi ama barış süreciyle buraya gelen yerli turist sayısı iki katına çıktı. Çünkü eskiden terör sorunu var diye insanlar korkuyordu buraya gelmeye ama şimdi insanlar rahat bir şekilde geliyor" diye konuştu.

"Ağrı Dağı bizim ekmek kapımızdır"

Çözüm süreciyle Ağrı Dağı'na gelen turist sayısında büyük artış gördüklerini ifade eden Ateş, Amerika, Rusya, Polonya gibi ülkelerden gelen turistlerin genellikle tırmanış amacıyla geldiklerini ve burada günlerce kaldıklarını belirtti.

Ateş, çözüm sürecinden önce Ağrı Dağı'nın genellikle terör olaylarıyla anıldığı için özellikle İstanbul, Ankara gibi illerden çok az sayıda yerli turist geldiğini ancak çözüm sürecinden sonra Batı illerinden de artık turist gelmeye başladığına dikkat çekerek, şunları kaydetti:

"Buraya gelen turist sayısı ne kadar çoğalırsa biz de o kadar çok para kazanıyoruz. Allah Başbakanımızdan razı olsun, bu süreç bize de çok fayda sağladı. Buraya gelen turist sayısı arttı, biz de daha fazla para kazanmaya başladık. Katır başı 170 lira alıyoruz. Burada 15 tane at ve katırımız var. Biz burada 16 kişi çalışıyoruz. Çocuklarımız da bize yardıma geliyor. Şimdi ramazan olduğu için çok yoruluyoruz. Gün boyunca güneşin altında yürüyoruz. Ağrı Dağı bizim ekmek kapımızdır. Yıllardır ekmeğimizi buradan çıkarıyoruz. Buraya günde 70-80 kişi geliyor. Hepsinin eşyalarını biz taşıyoruz."

KAYNAK: AA