Takograflarda dönen dolabın perde arkası

Ağır vasıta sürücülerinin hız ve dinlenme sürelerini denetleyen takograf cihazında yapılan hileler faciaya davetiye çıkarıyor. Saatlerdir yolda olan bir aracın takografı, 140 lira karşılığında yola yeni çıkmış gibi sıfırlanıyor. İşte dönen dolabın perde arkası...

Takograflarda dönen dolabın perde arkası
Takograflarda dönen dolabın perde arkası
GİRİŞ 24.03.2013 08:59 GÜNCELLEME 24.03.2013 08:59

Ümraniye, Sancaktepe gibi bölgelerde araştırma yapan Zaman'dan Serkan Sağlam'ın haberine göre takograf satan bir firmanın illegal fabrika servisiyle işbirliğine tanık oldu. Saatlerdir yolda olan bir aracın takografı, 140 lira karşılığında yola yeni çıkmış gibi sıfırlanıyor.

Türkiye'de her yıl yaklaşık 4 bin kişi trafik kazasında hayatını kaybediyor. Kamyon, TIR ve otobüslerin karıştığı kazalarda hız, dikkatsizlik, uykusuzluk ve yorgunluk gibi sebepler ilk sırada yer alıyor. Sadece 23 Ocak-23 Mart arasında takograf kullanan ve sürekli denetlenen ağır vasıtaların karıştığı kazalarda 70 kişi hayatını kaybetti, 370 kişi de yaralandı.

En son geçen hafta Uşak'taki otobüs kazasında 8 kişi öldü. Bu durum gözleri tekrar takograf cihazlarına çevirdi. Kazaları önlemek için geçen yıl çıkarılan yönetmelik, sürücünün günlük araç kullanım süresini 9 saatle sınırlıyor, her 3,5 saatte 45 dakika dinlenmesini öngörüyor.9 saatin ardından kesintisiz 11 saat dinlenme, haftalık 24 saat tam dinlenme şartı getiriyor.

Ancak yönetmelikteki açıklar, trafik canavarlarının işini kolaylaştırıyor. Sürücü hileleri, düzenlemeleri anlamsız bırakıyor. Hileli takograflarda asıl vahim iddia ise suistimal kapısını bizzat cihazı üreten fabrikaların açtığı. Öyle ki bazı fabrikalar daha çok satış yapmak için hileye en müsait takograf cihazlarını piyasaya sürüyor.

Takografta hile yöntemi ise şöyle işliyor: Bazı fabrikalar, sadece kendilerinde ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığı'nın belirlediği yetkili servislerde bulunan 'takograf ayar kartlarını' kopyalayarak kaçak dükkânlara, firma sahiplerine ve sürücülere dağıtıyor.

Sürücü, takograf ayarlamalarının yapıldığı bu kartla hız ve kalibrasyon ayarları yaparak yola devam ediyor. Böylelikle ayar kartlarında hız ayarları, isim değiştirme ve takografı sıfırlama gibi hayati öneme sahip kriterler sürücünün insafına kalıyor.

Ayrıca polisin takibinden kurtulmak isteyen sürücüler, yetkisiz ve kaçak çalışan takograf servislerinde cihazın ayarlarını sıfırlatıyor. E sınıfı ehliyetlerde bulunan ve çiple çalışan takograflar, ceza puanını dolduran sürücüler için banka ve kredi kartı gibi plastik kartlara çip takılarak çalıştırılabiliyor.

Böylece bütün veriler sıfırlandığı için cihazda araç sürüşüne yeni başlamış gibi görünüyor. İsminin yayımlanmasını istemeyen bir fabrika yetkilisinin itirafı ise her şeyi ortaya koyuyor: "Bu sektörde hileye en açık takograf, en çok tercih edilen oluyor. Firma sahipleri de şoförler de bunları tercih eder. Bizim işimiz hile yapılabilen takografı üretmek. Sektörde bu işi yapan beş firma var. Ben yapmazsam başkası yapar, aç kalırım. Buralar iyi denetlenmeli."

Takograf uzmanı Mehmet Tuncer de bazı fabrikaların ayar kartlarını kopyalayarak satma yönteminin iç yüzünü şöyle anlatıyor: "Fabrikalar ayar kartını iki kere basıyor. Bunu hem yetkili hem de yetkisiz firmalara satıyor. Fabrika sahipleri bizim yetki ayar kartımızı biliyor. Böylece olası denetimlerde kimin sahte ayar yaptığı bilinmiyor. Fabrikaların kaçak çalışan takografçılarla işbirliği yapmasının sebebi sektördeki payını artırmak. Takograf cihazını üreten firmalar bu yolla hileli yöntemi teşvik ediyor." Tuncer'e göre bu kartlarla her türlü hileyi yapmak mümkün. Polis de bu hileleri anlayamıyor.

Özellikle Gaziantep, Şanlıurfa ve Diyarbakır gibi illerde bazı takograf servislerinin kopyalanmış ayar kartlarını sürücüye hediye bile ettiğini iddia ediyor. Takografçı Ahmet Kaya ise, "Çıkarılan yönetmelikler, uygulama ve denetimlerin yapılmaması nedeniyle sadece doğru çalışan takograf servislerini mağdur ediyor. Hile ve suistimaller devam ediyor. Şikâyetlerimize rağmen yetkililer harekete geçmiyor." diyor.

Bazı fabrikalarla illegal takografçılar ortak çalışıyor

Zaman muhabiri bu iddianın gerçekliğini test etmek için takograf kullanımı zorunlu bir aracı kiraladı. Araçtaki takograf ayarı sıfırlandı. Hız kilometresi de 20 kilometre daha düşük gösterilecek şekilde ayarlandı. Bunlar yapıldıktan sonra merdivenaltı kaçak takografçı, fabrikanın merkezinden kalibrasyon ayar makbuzunu aldı. İllegal takografçının konuşmaları aslında söze gerek bırakmıyor:

"Biz fabrikaların bayisi gibi çalışıyoruz. Fabrikalarla çalışabilmek için 35 bin lira para verdik. Yaptığımız işten fabrikalara da pay veriyoruz. Ne kadar çok mal satarsak fabrikadan takograf cihazını o kadar ucuza alıyoruz. Ayda 50 tane fabrikanın takograf cihazını satarsak 4 tane ücretsiz veriyor.

Günde ortalama 20-30 sürücü geliyor. 140 liradan günlük gelirimiz 4 bin lira civarında." Zaman'a konuşan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı yetkilileri, yetkisiz ve kaçak takograf ayarlamaları yapan firmalara ilk seferde bin 400 lira para cezası kesildiğini, ikinci seferde ise kapatma cezasının verildiğini söylüyor.

Araçlardaki takograf hileleri kanunda 'hafif kusur' sayılıyor

Uluslararası Takografçılar Derneği Başkanı Mustafa Çobanlı, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın, takograf cihazlarındaki hilelerin önlenmesine yönelik çıkardığı yönetmeliğin halen hayata geçirilmediğini belirtiyor. Çobanlı, takograf cihazlarında yapılan çeşitli hilelerle, can ve mal kaybına davetiye çıkarıldığını belirtiyor. Yapılan hileler ile hız limitlerinin üstünde giden araçların yasal hız sınırında gidiyormuş gibi gösterildiğini aktaran Çobanlı, bu durumun TÜVTURK araç muayenesinde tespit edilmesi halinde bunun kanunen ağır kusur olmasına rağmen  'hafif kusur' değerlendirildiğini, en önemli yaklaşım hatasının ise bu olduğunu vurguluyor.