CHP'nin doların ateşini düşürecek formülü

CHP Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, ekonomik sorunların derinleştiği bir dönemden geçildiğini ve reform yapma iradesi gösterecek bir iktidara ihtiyaç bulunduğunu savunarak, "Önce Türkiye diyen, reform iradesini ortaya koyacak bir hükümetle dövizin yüksek ateşi düşürülebilir" dedi.

Böke, CHP'nin seçim bildirgesine ilişkin yaptığı değerlendirmede, 7 Haziran seçimlerinden sonra Türkiye'deki gelişmeler ışığında 1 Kasım seçimine yönelik bildirgenin ana omurgasını "Önce Türkiye" diyen bir yaklaşımla oluşturduklarını belirtti.

Emeklililerin sıkıntıları sürdüğü için bayramlar öncesi ikramiye verilmesi yönündeki vaatlerinin devam ettiğini ve bunu çok önemsediklerini ifade eden Böke, "Gönül isterdi ki 7 Haziran sonrasında fırsat kaçırılmamış ve koalisyon kuruymuş olsaydı ve bugün emeklilerimiz o bayram ikramiyesini almış olsalardı" diye konuştu.

Böke, asgari ücretin net bin 500 liraya çıkmasını çok önemsediklerini vurgulayarak, taşeron işçiliğe son verilmesi ve güvenceli bir çalışma ortamın da partilerinin ekonomik modeli için olmazsa olmazlardan biri olduğuna işaret etti. Böke, şunları kaydetti:

"7 Haziran'da çok detaylı çalışılmış bir ekonomi paketimiz vardı. Türkiye'nin 7 Haziran'daki ekonomik resmi ile 1 Kasım seçimlerine giden dönemdeki ekonomik resmi arasında sorunların derinleştiği bir dönemden geçiyoruz. Günün gerçekleri ışığında bütün rakamları tekrar değerlendirdik ve çiftçimize vereceğimiz mazotu vergi almadan 1,5 liraya vereceğimiz vaadimizi 1,80 liraya revize etmek zorunda kaldık. Buradaki revizyon ihtiyacı Türk Lirasının değer kaybından kaynaklanıyor. 7 Haziran seçimleri sonrasında koalisyon görüşmeleri sürerken Türkiye'ye dair olumlu bir algı ortaya çıkmış ve Türk Lirası değer kaybında diğer kurlardan olumlu anlamda ayrışmıştı. Ancak koalisyon olmayacağı ve 'Önce Türkiye' diyen yaklaşımın maalesef ötelendiği ortaya çıktıktan sonra Türk Lirası çok ciddi değer kaybetmeye başladı. Siyasi risk sebebiyle ve koalisyonun kurulmasına engel olan, milli iradeyi hiçe sayan yaklaşım sebebiyle Türk Lirasındaki bu değer kaybı, bu gibi alanlarda fiyat artışına yol açıyor. Biz de Türkiye gerçeğini doğru okuyan bir şekilde bu tip revizyonları yaptık."

Büyüme hedefi

Seçim bildirgesinde yer alan ortalama yüzde 6 büyüme hedefiyle ilgili de Böke, "Yüzde 6'yı gerçeğe dönüştürmek mümkün, iyi ve güven tesis eden bir ekonomi yönetimiyle Türkiye'nin bunu yapabileceğini biliyoruz. Şu anda yüzde 3 dahi zor gözüküyor, bunun bir kısmı küresel koşullardan düşünülmekte birlikte bu küresel koşullarda hala daha hızlı büyüyebilen ülkeler var" ifadelerini kullandı.

Selin Sayek Böke, reform iradesi gösterme gerekliliğinin burada çok önemli olduğuna işaret ederek, "Burada teşvik sisteminin değiştirilmesi önemli, şu anda bölgesel bir teşvik sistemi uygulanıyor. Oysa biz katma değeri yüksek üretime geçmeliyiz ki sattığımız ürünlerden daha çok gelir elde edelim, dolayısıyla yüzde 6 büyüyebilelim" değerlendirmesinde bulundu.

Teşvik sisteminin bir yıl içerisinde yeniden düzenlenmesi yönünde hazırlıklarına değinen Böke, yüzde 6 büyüme hedefinin 20 yıllık bir ortalama olduğunu ve kendilerinin kademeli olarak Türkiye'yi bu rakama ulaştıracak bir vizyon ortaya koyduklarını söyledi. Böke, "Türkiye'nin yüzde 6 büyümesi mümkün. Bunun için doğru bir teşvik sistemi, doğru bir ücret politikası ve vatandaşının kaygısını gözeten bir yaklaşıma ihtiyacı var, CHP'nin temel prensibi de bu" dedi.

Böke, cari açık sorununa da değinerek, "Yedi aydır aralıksız ihracat düşüyor. Bu dönem Türk Lirasının çok değer kaybettiği bir dönemdi. Demek ki mesele liranın pahalı olma meselesi değilmiş, mesele Türkiye'nin katma değeri yüksek ürün ve teknoloji barındıran ürün üretmiyor olması meselesiymiş" diye konuştu.

"Dövizin ateşi düşürülebilir"

Son dönemdeki dövizdeki artışa ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Böke, burada gerçekten reform yapma iradesi gösterecek bir iktidara ihtiyaç bulunduğunu söyledi. Böke, "İlk değişmesi gereken şey, reformları kağıt üstünde bırakmayacak, reform iradesi gösterecek bir iktidardır, bu olursa ancak dövizin ateşi düşebilir. Şu andaki yönetim boşluğu ve noksanlığı nedeniyle ve yaratılmış olan siyasi risk, milli iradeyi hiçe sayan, iradeyi tek kişinin isteğine hapsetmiş olan siyasi risk sebebiyle Türk Lirası değer kaybediyor" iddiasında bulundu.

Böke, liranın yılbaşından bu yana yüzde 30 değer kaybettiğine işaret ederek, koalisyon görüşmeleri sürerken, Türk Lirasının olumlu ayrıştığını ancak görüşmelerin bir koalisyona yol açmayacağı ortaya çıktığı 13 Ağustos'tan bugüne kadar da yüzde 10 değer kaybettiğini belirtti. Böke, "Önce Türkiye diyen ve devlet insanlığı ağırlığı gösterecek, reform iradesini ortaya koyacak bir hükümetle ancak bu iş çözülüp, dövizin yüksek ateşi düşürülebilir" dedi.

- Gençlere yönelik vaatler

Gençlere özellikle işsizlik desteklerini artırıcı yönde çalışmalar yaptıklarını anlatan Böke, "Üniversiteyi bitirmiş, iş arayan gençlerimize iş bulana kadar aylık bağlanması, böylece onların o 6 ayı verimli şekilde iş aramaya kendilerini vermelerini sağlayacak bir düzenlememiz var" ifadesini kullandı.

Böke, Genel Sağlık Sigortası'ndan prim borcu çıkmış gençlerin bu borç yükünden kurtulması için de çalışmaların bulunduğuna işaret ederek, kredi alarak okumuş gençlerin iş bulana kadar bu ödemelerinin ertelenmesi yönünde çalışma yaptıklarını anlattı.

Böke, gençlerin özgürce fikirlerini ifade edebildikleri ortamlara ihtiyaçları bulunduğunu kaydetti. Böke, futbolun da bu kanallardan biri olduğunu, bu kapsamda, Passolig'in kaldırılmasının özgürlük prensipleri açısından çok önemli olduğunu sözlerine ekledi.