Doları merak edenler Euroya baksın!

Kenan Biter'in haberi

Geçtiğimiz aylarda FED'e yönelik faiz arttırımı beklentisi, petrol fiyatlarında yaşanan düşüş ve  içeride Merkez Bankası - Cumhurbaşkanı Erdoğan ve hükümet  ayağında yaşanan gelişmelerle ardı ardına rekorlar kırarak 2,53'lerden 2,65 seviyelerine kadar yükselen dolar üreticiden tüketiciye herkesi tedirgin etmişti...

FED'in faiz artışı ile ilgili beklenen tarih konusunda çok net bir açıklama yapmaması, petrol fiyatlarında yaşanan düşüşün frenlenmesi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Merkez Bankası arasında yaşanan faiz tartışmalarının da sona ererek, tatlıya bağlanması ile dolar yeniden gevşeyerek 2,56'lı seviyelere kadar geri çekilme yaşamıştı.

2,69'A DAYANDI

Ancak bu gevşeme çok uzun sürmedi. Geçtiğimiz günlerde Amerika'dan gelen veriler ve FED tutanakları ile yeniden yükselişe geçen doların ateşi iyice arttı. Yılbaşından bu yana yüzde 15 değer kazanan dolar son yükselişlerle birlikte 2,69 seviyelerine dayanırken, sene başından bu yana ise 30. kez rekorunu tazelemiş oldu.

HAZİRAN YENİDEN GÜNDEMDE

Mart ayının 2. haftasından bu yana sakin bir seyir izleyen dolarda yaşanan artışın fitilini geçtiğimiz günlerde 18 Martta yapılan FED toplantısına ait tutanakların yayınlanması ateşledi. Tutanaklarda FED komitesi üyelerinin  faiz  artışı tarihi konusunda görüş ayrılıklarına düştüğü ortaya çıktı. Tutanaklarla gün yüzüne çıkan FED üyeleri görüşleri yeniden ''Haziran'da faiz artışı olur mu?'' sorusunu akıllara getirirken küresel piyasalarda uzun bir süredir güç gösterisi yapan doların da iyiden iyiye güçlenmesine neden oldu.

CARİ AÇIK DA VAR!

İçeride ise FED'in yanı sıra dolardaki artışı yaklaşan seçimler öncesinde ekonomi yönetimine kimlerin geleceğine yönelik ortaya çıkan belirsizliğe bağlayanlar oldu. Ancak Haber7'ye konuşan piyasa uzmanları FED ve yaklaşan seçimlerden ziyade dolardaki son artışların perde arkasında beklentilerin üzerinde gelen cari açık rakamlarının yattığına da işaret etti. 

Cari dengenin döviz pozisyonun esasını gösterdiğini belirten piyasa uzmanları FED'in ise daha işin içine tam anlamıyla girmediğinin altını çizdi...

YENİ ADRES AMERİKA
 
Küresel ekonomilere bakıldığında Çin'de ekonomik büyümenin yavaşladığını ve buradan çıkacak paranın nereye gideceği sorgulandığında EURO Bölgesi,İngiltere ve Japonya'ya gitmesi halinde bu bölgelerin ciddi anlamda zayıfladığının altını çizen piyasa uzmanları aynı durumun Avrupa Birliği Merkez Bankası'nın para genişlemesi içinde geçerli olduğunu ve paranın yine söz konusu büyük ekonomilerde oluşan zayıflamadan ötürü bu bölgelere kayamayacağını belirterek paranın yeni adresinin Amerika olduğunu söylüyor.

OYUNA FED GİRİNCE İŞİN RENGİ DEĞİŞECEK

Küresel piyasalarda yaşanan zayıflık ve güçlenen dolar bazında durumu değerlendiren uzmanlar o yüzden FED'in daha hiçbir şey yapmadığını ve  işin içine girdiğin de ise  (Muhtemelen Eylül ayı) işin renginin çok daha farklı olacağını ifade ediyor.

DOLAR İÇİN EURO'YU TAKİP EDİN

Dolar'ın hangi seviyelere doğru tırmanışını sürdüreceğine yönelik soru üzerine net bir rakam açıkmalak yerine Euro-TL'nin takip edilmesi gerektiğine dikkat çeken Global Menkul Değerler Strateji Müdürü Gökhan Uskuay, şu anda Euro-TL paritesinin 2,85 civarında olduğunu ve tüm göstergelerde Dolar/Euro partitesinin 1 olacağının öngörüldüğünü söyleyerek, Euro/TL'nin 2,84'de sabit kaldığı varsayımı ile doların kısa vadede gideceği noktanın da bu şekilde olacağını çünkü doların Euro'yu çok yakından takip ettiğini söyledi.

MERKEZ HASTALIĞI KABULLENMELİ

Merkez Bankası'nın tedavi için öncelikle hastalığı kabullenmesi gerektiğini söyleyen Uskuay, zorunlu karşılık oranlarına faiz verilmesi ve bankalara dövizlerle ilgili kolaylık sağlanmasının da çözüm olmadığını savunuyor.

İKİNCİ YARI ÇOK DAHA ZORLU GEÇECEK

2015 yılının ikinci yarısının çok daha zorlu geçeceğini ve Merkez Bankası'nın  bu kadar döviz müdahalaesinde bulunmasının sonradan daha fazla faiz arttırımına yol açacağını da belirten Uskuay,  maalesef şu anki konjöktürün Türkiye'nin lehine olmadığını ve TL'deki değer kaybını da kısamayacağını dile getirdi. 

ENFLASYON İLE MÜCADELEDE BAŞARILI OLAMADI

Merkez'in son sunumunun da tatmin edici olmadığını ve Merkez Bankası'nın enflasyon ile mücadelede başarılı olmadığını kabullenemediğini söyleyen Uskuay, Merkez'in 
Ocak- Şubat- Mart ayı metinlerinin hepsinin bir birinden farklı olduğunu ve TL'ye ekstra güven verici bir gelişme de bulamadıklarını söylüyor.

MERKEZ'DEN SIKINTILI MESAJ

Merkez'in en son 40 milyon dolar bir döviz satım ihalesi duyurduğunu bir gün sonra ise bu rakamı yüzde 50 daha fazla arttırıp 60 milyon dolara çıkarttığını ancak ABD'den gelen veriler üzerine bu rakamı yeniden 30 milyon dolara düşürdüğünü 2 gün öncesinde ise yüzde 50 daha fazlası yerine 30 milyon dolar daha fazla satarım diyerek bu rakamı yine 60 milyon dolara çıkarttığını hatırlatan Uskuay, bu şekilde Merkez'in hiçbir şeyi değiştirmediğini ve piyasaya böyle nasıl mesaj verilir bunu anlamakta sıkıntı çektiklerini söyledi.

BANKALARIN CEBİNE PARA KOYUYOR!

Merkez Bankası'ndan müdahale beklemediğini ve Merkez'in günü geçiştirdiğini ve kalıcı kesin bir çözüm de sunmadığını öne süren Uskuay, alınan kararların bankacılık sektörünün cebini doldurduğunu öne sürdü...

TL'Yİ GÜÇLENDİRECEK HAMLE BEKLENİYOR

Uskuay, Merkez'in kararları ile ilgili sözlerini şöyle sürdürdü;

 ''Bugün aldığı kararlardan mesela biri 'munzama daha fazla faiz ödeyeceğim.' Munzam karşılığa daha fazla faiz ödemenin anlamı şudur;  ''Sen mevduatta daha yüksek borçlanacağına sana düşük faizle borç vereceğim, senin mevduat faizini yükseltmene gerek yok.''  Kaçtan satacak parayı, Merkez Bankasının üst koridoru faizinden verecek. Şimdi bu bankacılık sektörünün cebine para koymaktır. Merkez Bankası bankalara daha ucuz para verecek,  bankalar da gidecek Merkez Banakası'nın üst faiz koridorundan borç verecek. Aradaki fark ekonomiyi canlandırma anlamına gelmiyor. Bankaların cebine para koymaktır bu. Merkez Bankası diyor ki; Dövizi gidipte spottan alma ben sana daha ucuz döviz vereyim. Yine bankanın cebine koyuyor. Bankacılık sektörünün likitidetisini arttırıp, karlılığını arttırıyorsunuz. Diğer taraftan ekonomiye bir destek sağlanmıyor buradan. Piyasaların istediği TL'yi daha da güçlendirecek bir hamle...  Merkez işin bu tarafında kalmıyor maalesef.'' dedi.

kenan.biter@haber7.com