Maliye Bakan Yardımcısı'ndan TÜRMOB'a tavsiye

TÜRMOB 21. Olağan Genel Kurulu'ndan konuşan Maliye Bakan Yardımcısı Cantimur, TÜRMOB'u siyasi alandan uzak, mesleki sorunlara eğilen ve gayret gösteren bir duruma getirilmesini istedi.

Maliye Bakan Yardımcısı'ndan TÜRMOB'a tavsiye
Maliye Bakan Yardımcısı'ndan TÜRMOB'a tavsiye
GİRİŞ 05.10.2013 15:44 GÜNCELLEME 05.10.2013 15:44

Maliye Bakan Yardımcısı Abdullah Erdem Cantimur, Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliğinin (TÜRMOB) meslek örgütleri içinde kariyer olarak en üst düzeyde ve ülke sorunlarına cidden eğilebilen bir meslek örgütü olduğunu belirterek, "Hangi görüşten olursak olalım, TÜRMOB'u siyasi alandan uzak, mesleki sorunlara eğilen ve gayret gösteren bir duruma hep beraber getirmeliyiz" dedi.

TÜRMOB'un 21. Olağan Genel Kurulu'na katılan Cantimur, burada yaptığı konuşmada, Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in genel kurula katılan herkese selamı olduğunu söyledi.

Kendisinin aslında genel kurula katılacağını ancak dün akşam Başbakanlıkta gerçekleştirilen Orta Vadeli Program toplantısının, gecenin geç saatlerine kadar sürdüğünü ve bu nedenle genel kurula gelemediğini ifade etti.

Cantimur, yaklaşık 34 yıl önce mesleğe başladığını hatırlatarak, milletvekilliği döneminde de TÜRMOB'la defalarca toplantı yaptığını ve mesleğin tüm sorunlarıyla ilgilendiğini bildirdi.

Milletvekilliğinin yanı sıra, 4 dönem de Kütahya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası'nın yönetim kurulu üyeliğini yaptığını anlatan Cantimur, şunları kaydetti:

"Yani defalarca sizler gibi delege olarak buralara geldim. Tabi şunu gördüm, şu ana kadar konuşmacılar, benim bilmediğim mesleki sıkıntılardan bahsetselerdi de ben de notumu alsaydım, pazartesinden itibaren de ne yapılabilir diye düşünseydim. Bu genel kurullar, mesleki sorunlarımızın konuşulduğu toplantılar olmalı. TÜRMOB, meslek örgütleri içinde kariyer olarak en üst düzeyde ve ülke sorunlarına cidden eğilebilen bir meslek örgütü. Hangi görüşten olursak olalım, TÜRMOB'u siyasi alandan uzak, mesleki sorunlara eğilen ve gayret gösteren bir duruma hep beraber getirmeliyiz."

"Meslek mensupları kayıtdışılığı önlemede önemli bir faktör"

Meslek örgütlerinin çok önemli olduğunu vurgulayan Cantimur, hiçbir siyasinin, meslek örgütlerinin getirdiği önerileri yok sayamayacağını söyledi.

TÜRMOB'un da getirdiği önerilerin kesinlikle yok sayılmadığını dile getiren Cantimur, meslek mensuplarının da kendileri için büyük önemi olduğunu ifade etti. Cantimur, kayıtdışılıkla mücadelede meslek mensuplarının çok büyük bir rolü olduğunu belirterek, "Ben işin mutfağında çalıştığım için neyin nasıl yapıldığını, nasıl yapılamadığını çok iyi bilen biriyim. Büromu açtığımda hesap makinem de telefonum da yoktu. O dönemlerden geldik. Dolayısıyla, meslek mensupları kayıtdışılığı önlemede önemli bir faktör" diye konuştu.

"Günümüzde mesleğin icrası artık daha kolay hale geldi"

Meslek mensuplarının bir sürü angaryayla uğraştırıldığı iddialarına da değinen Cantimur, günümüzde mesleğin icrasının artık daha kolay hale geldiğini söyledi.

Abdullah Erdem Cantimur, eskiden sadece vergi dairelerine beyanname vermek için bazı bürolarda 5 kişinin istihdam edildiğini belirterek, "Bugün ise artık her şey daha kolay hale geldi. Bundan 4-5 ay önce Alman Maliye Bakanıyla burada bir toplantı yaptık. Türkiye'deki sistemi anlatınca, bana 'İnanın siz bizden 10 sene öndesiniz' dedi ve inşallah gerek e-fatura gerek e-defter gerekse de yeni nesil yazar kasalarla bu sistemi daha da ilerilere götüreceğiz" dedi.

"Benim bile 3-4 yıl önce tam tasdik yaptığım şirket şu an incelemede"

Denetimin siyasallaştığı iddialarına da cevap veren Cantimur, böyle bir şeyin kesinlikle mümkün olmadığını bildirdi. Şu anda denetimlerin risk analizine göre yapıldığını anlatan Cantimur, kendisinin bile 3-4 yıl önce tam tasdik yaptığı şirketin şu an incelemede olduğunu ifade etti. Cantimur, şjyle devam etti:

"Bakın ben Maliye Bakan Yardımcısıyım. Hiç dememişler ki 'Bu bakan yardımcısının tam tasdik yaptığı defteri incelemeyelim.' Risk analizine takılmış ve tam incelemede. O açıdan, bu alanda çalışan vergi müfettişi arkadaşları ve siyasileri zan altında bırakmanın doğru olmadığını düşünüyorum."

"Bağımsız denetimi meslek mensubu olmayan hiç kimse yapamayacak"

Bağımsız denetim konusunun da önemli olduğunun altını çizen Cantimur, şunları kaydetti:

"Öncelikle şunu bilelim. Bağımsız denetimi, meslek mensubu olmayan hiç kimse yapamayacak. Bağımsız denetçi olabilmek için ya mali müşavir ya da yeminli mali müşavir olmak zorunda. Ayrıca, bağımsız denetim mali müşavirlik içinde ayrı bir meslek değil. Mali müşavir ve yeminli mali müşavirlerin denetim yetkisi aslında yasada var. Hatta arkadaşlara şunu söyledim, 'Mali müşavir olmak çok zor bir iş. Staja başlama sınavını vermek bile çok zor. Bu arkadaşları tekrar sınava tabi tutmayalım. Zaten bunlara denetim yetkisi verilmiş, çağırın ruhsatlarını verin, sınava, kursa ne gerek var?' dedim. Ancak bağımsız denetim kursuna ben de katıldım. Avrupa Birliği uyum yasaları çerçevesinde böyle bir şeyle karşı karşıya kaldık ancak o sınavlar, ruhsatını almış arkadaşlar için öyle zor değil."

"Zaman içinde bağımsız denetime tabi olan şirketlerin sayısını artıracağız"

Şirketlerin bağımsız denetime tabi tutulması çalışmalarına da değinen Cantimur, şu anda meslek mensupları içinden yeterince bağımsız denetçi çıkarmadan tüm şirketlerde bağımsız denetimin önü açılsa, bu şirketlerin belirli yerlere gideceğini söyledi. Cantimur, zaman içinde bağımsız denetime tabi olan şirketlerin sayısını artıracaklarını hatta tüm şirketlerin bağımsız denetime tabi olunması noktasına gidileceğini ifade etti.

Meslek mensuplarının kazanımlarına zarar verecek en ufak bir şey getirme gayretinde olmadıklarını dile getiren Cantimur, tüm amaçlarının bu kazanımları artırmak olduğunu sözlerine ekledi.

"Sayıştay, Türkiye'nin en bağımsız kuruluşlarından biridir"

Sayıştay Başkanı Recai Akyel de Türkiye'de hem kamu hem de özel sektörde gerek muhasebe gerekse de denetim standartlarının ortak hale getirilmesi çalışmalarının yürütüldüğünü söyledi.

Sayıştay'ın, Türkiye'nin en bağımsız kuruluşlarından biri olduğunu belirten Akyel, yeni Sayıştay Kanunu ile birlikte daha önce yapılmayan mali denetime ilk kez 2011 yılında başladıklarını ve bu yıl da 2012 yılı mali denetim raporlarını TBMM'ye sunduklarını ifade etti. Sayıştay'ın, kamunun hukuka aykırı harcamaları varsa bunları kendi içinde yargıladığını anlatan Akyel, TBMM'ye gönderilen raporların sadece mali sistem analiz raporları olduğunu kaydetti.

Genel kurul, protokol konuşmalarının ardından gündem maddelerinin görüşülmesiyle devam etti, yarın ise seçimler yapılacak.

KAYNAK: AA