Olpak: Büyüme rakamları küçümsenmemeli

MÜSİAD'ın Gaziantep'te düzenlediği 82. Genel İdare Kurulu Toplantısı'nın galasında konuşan MÜSİAD Genel Başkanı Nail OLPAK, açıklanan son büyüme rakamlarına vurgu yaparak, "Bazılarının 4.4'lük büyümeyi yeterli bulmaması Türkiye'nin büyümesini gölgelememeli" dedi.

Olpak: Büyüme rakamları küçümsenmemeli
Olpak: Büyüme rakamları küçümsenmemeli
GİRİŞ 28.09.2013 11:01 GÜNCELLEME 28.09.2013 11:01

Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği'nin (MÜSİAD) Gaziantep'te düzenlediği 82. Genel İdare Kurulu Toplantısının galası gerçekleştirildi. Gala programına T.C Ekonomi Bakan Yardımcısı Mustafa SEVER, MÜSİAD Genel Başkanı Nail OLPAK, Gaziantep Milletvekili Mehmet ERDOĞAN, MÜSİAD Genel Başkan Yardımcıları, Yönetim Kurulu Üyeleri, MÜSİAD Şube Başkanları, Sektör Kurulu Başkanları, Ekonomi Bakanlığı Bürokratları ve MÜSİAD üyeleri katıldı.

Türkiye'nin ihracatta yaşadığı sorunlar ve çözüm önerileri, ikili bölgesel ticari ilişkiler, yatırım teşvikleri ve ihracata dönük üretim konularının tartışılacağı 82. Genel İdare Kurulu Toplantısının galasında konuşan MÜSİAD Genel Başkanı Nail OLPAK, Türkiye'nin geçtiğimiz günlerde açıklanan büyüme rakamlarına vurgu yaparak, "Bazılarının kötümser beklenti pompalamalarına inat Türkiye büyümeye devam edecektir." dedi.

Başkan OLPAK'ın konuşmasından bazı satırbaşları:

"2013 ilk çeyrekte %3 büyüyen ekonomimiz, ikinci çeyrekte bazılarının beklentilerinin oldukça üzerinde, bize göre ise, beklenen oranda, % 4,4 büyüdü. Temmuz ayı sanayi üretiminin % 4,6, kapasite kullanım oranlarının da Temmuz ve Ağustos aylarında % 75, 5 düzeyinde gerçekleşmesi ile okulların açıldığı ve piyasanın canlandığı Eylül ayında üretimin de artacağını dikkate aldığımızda bazılarının kötümser beklenti havası oluşturmalarına inat büyümenin süreceğini öngörüyoruz.

Birileri, İkinci Çeyrek Büyüme rakamları için ısrarla kötümser senaryolar oluşturdular. Gerçekten anlayamıyorum. Birileri ısrarla ve öyle olmadığını bildikleri halde, ikinci çeyrek için kötümser senaryolar yazdı. Halbuki, rakamları okumaktan azıcık anlayanlar, Gezi olaylarına rağmen Haziran'daki kapasite kullanımlarına biraz olsun dikkatli bakanlar bunun böyle olmadığını görebilirdi. Biz gördük. Büyüme, kötümser senaryoların oluşturduğu düşük büyüme rakamı beklentisine rağmen iyi gelince, ki bizim için son derece normaldi bu durum, bu defa da kalkıp, maalesef yine bile bile, "Ama bütçe için şüphelerimiz var" diyerek hedef şaşırtma ve Türkiye'nin büyüme rakamlarının güzelliğini baskılama gayretine girdiler. Bütçe gerçekleşmeleri, planlanandan daha iyi olduğu halde bu gölgelemeyi yaptılar."

OLPAK: Küçümseme ve gölgeleme yapılıyor

"Bir baktık, birileri kalkmış, büyüme rakamlarını küçümsemeye sebep olacak biçimde dolaylı karartma yapıyor. Bu büyüme rakamları yetersiz, %6 büyümemiz lazım diyorlar. Evet, doğru, daha çok büyümemiz lazım. Biz de istiyoruz %6 büyümeyi. Kim istemez ki? Peki, siz bunu ne zaman söylüyorsunuz? % 4,4 büyüme rakamı açıklandıktan hemen sonra. İnsaf sahibi olmak lazım. Geçen hafta IMF heyeti geldi, onlara da anlattım bütün bunları. Gelin, siz gerçek Türkiye'ye bakın. Türkiye'yi bizden
dinleyin. Türkiye'yi iyi anlayın, dedim."

"Siz buna dövizde oynaklık mı diyorsunuz?"

"Döviz ile ilgili bir tahminde bulunmak istemiyorum. Ama şunu hatırlatayım. Günlük oynamalardan ve paradan para kazananlar için bugünlerdeki hareket elbette önemlidir. Ama, 1994'te 13'den 43'e fırlayan, 2001'de 680'den 1.700'e fırlayan bir dolar ortamı var mı bugün? Yok. Bakın, Mayıs 2001'de dolar 1,7 idi, şimdi 1,9-2,0'de geziniyor. Siz buna oynaklık mı diyorsunuz? Bu mu oynaklık?"

"FED kararlarını Türkiye için bir tahterevalli olarak görmüyorum"

"FED kararları özellikle para piyasaları tarafından olumlu karşılandı ve kısa vadede Türkiye açısından da olumlu algılandı. Ancak şunu özellikle söylemem gerekir ki, Türkiye ekonomisi eskisi gibi kırılgan değildir. Dolayısıyla, ben FED kararlarını bizim için tahterevalli olarak görmeyi doğru bulmuyorum. Sanki her şeyimiz tamamen ve sadece oradaki rüzgara bağlıymış gibi. Gelin, hızla, iş yapma zorluğu ve yatırım ortamını düzeltmeye odaklanalım. İstihdam katılığına odaklanalım. Peki FED kararları uygulamaya başlayınca ne yapılabilir diyenlere de hatırlatmak isterim, FED, bu politikaya 2008 sonrası başlamadı mı? Peki, Türkiye'nin 2008'den önceki dönemdeki başarılı politikaları FED'in tahvil alımına mı endeksliydi? Artık bu tür düşünce kalıplarını kırmak lazım."

"Seçim yılında iç piyasayı daraltmayan bir ekonomi politikası sürdürülmeli"

"Önümüzdeki dönemde ve özellikle seçim yılı olan 2014 yılında, Ekonomi yönetiminin, mali disiplinden taviz vermeyen ama özellikle küçük ve orta boy işletmeleri de kendi halinde rüzgârlara terk etmeyen, tüketimi körüklemeyen ama 2012'de olduğu gibi iç piyasayı daraltmayan bir ekonomi politikası sürdürmesi gerekiyor."

"Cari açığa çözüm mü arıyorsunuz?"

"KOBİ'leri rüzgârlara terk etmeyin derken boşuna söylemiyorum. 2012 yılında ihracatın %62,6'sını KOBİ'ler gerçekleştirirken, ithalatın ise sadece %38,5 ini KOBİ'ler yapmış. Cari açığa çözüm mü arıyorsunuz? Gelin, çözümü burada arayın."

MÜSİAD Genel Başkanı Nail OLPAK'tan sonra kürsüye çıkan Ekonomi Bakan Yardımcısı Mustafa SEVER ise dünyanın en büyük ekonomilere vurgu yaparak Türkiye ekonomisinde yaşanan gelişmeye değindi.

SEVER, şunları söyledi:

"Dünyanın en büyük ekonomilerinin halen 2008 krizinin olumsuz etkileriyle mücadele ettiği bir ortamda, 786 milyar dolar GSYİH ile dünyanın en büyük 17. ekonomisi olan Türkiye, son on yılda ihracatını 4,2 kat artırarak 36 milyar dolardan 152,5 milyar dolara çıkarmıştır. Böylelikle, Orta Vadeli Programda belirlemiş olduğumuz 149,5 milyar dolarlık hedef rahatlıkla geçilmiştir.

"Yol haritamız dünyanın en büyük 10 ekonomisi içinde yeralmak" Bu minvalde, dünya pazarları ile bütünleşmiş bir yapıya kavuşarak ihracata dayalı üretim gelişimini sürdüren ülkemiz ekonomisinin bu başarısında genelde dış ticaretin, özelde ise ihracatın etkisi büyük ölçüde hissedilmektedir. Önümüzdeki yol haritamız ise, 2023 yılında ekonominin rekabet gücünü artırmak üzere, mal ihracatımızın 500 milyar dolara ulaşması ve dünya ihracatından %1,5 oranında pay alması suretiyle Türkiye'nin dünyanın en büyük 10 ekonomisi içinde yer almasını sağlamaktır." dedi.

 

KAYNAK: HABER7