Asya-Pasifik varlıkta Avrupa'yı geçti

Merrill Lynch'den rapora ilişkin yapılan açıklamada, Asya-Pasifik bölgesindeki varlıklı kişilerin nüfusunun 2010 yılında yüzde 9,7 artışla 3,3 milyona yükselerek ''ilk kez'' Avrupa'yı geride bıraktığı, bu sayı ile bölgenin net aktiflerinin değerinin en az 1 milyon dolar olarak tanımlanan varlıklı kişiler anlamında Kuzey Amerika'dan sonra ikinci en büyük pazar haline geldiği bildirildi.

Rapora göre; Asya-Pasifik'teki varlıklı kişilerin elindeki varlıkların toplamı, 2010 yılında yüzde 12,1 artışla 10,8 trilyon dolara ulaşarak Avrupa'daki varlıklı kişilerin 10,2 trilyon dolarlık varlıklarını aştı.

2010 yılında bölgesel anlamda en yüksek büyüme hızını yakalayan Asya-Pasifik'te net aktifleri 30 milyon doları aşan ''ultra varlıklı kişilerin'' nüfusu ise yüzde 14,9 artarak 23 bine ulaştı. Söz konusu kişilerin varlıkları, yüzde 16,8 artarak tüm dünyadaki ultra varlıklı kişilerin 2010 yılında küresel bazda yakaladığı yüzde 10,2'lik nüfus artışını ve yüzde 11,5'lik varlık büyümesini geride bıraktı.

Bölgenin önde gelen üç ülkesi olan Japonya, Çin ve Avustralya 2010 yılında Asya-Pasifik'teki varlıklı kişiler nüfusunun yüzde 74,4'ünü ve varlıklarının yüzde 68,2'sini oluşturdu.

Japonya ve Çin, bölgedeki varlıklı kişilerin yüzde 68,6'sına ev sahipliği yaparken, varlıklarının da yüzde 62,8'ini oluşturdu. Ancak bu değerler, bir yıl önce gerçekleşen nüfus bazındaki yüzde 70,4'lük ve varlık bazındaki yüzde 64,7'lik payların altında kaldı.

Japonya, Asya-Pasifik'teki ''rakipsiz en büyük pazar'' konumundayken, ülke tek başına Asya Pasifik'teki varlıklı kişiler nüfusunun 2010 yılında yüzde 52,5'ine ev sahipliği yaptı ve varlıklarının yüzde 38,2'sini oluşturdu.

Çin ise bir yıl öncesine göre yüzde 12 artışla 535 bine çıkan varlıklı kişiler nüfusuyla, bölgedeki ikinci ve dünyadaki dördüncü en büyük varlıklı kişiler pazarı konumunu korudu.

Avustralya ve Hindistan da 2010 yılında büyüme performansıyla nüfus bazında dünyanın en büyük 12 pazarı arasına girdi.

Asya-Pasifik'teki varlıklı kişilerin yatırımları büyük ölçüde gayrimenkulde ve hisse senetlerinde toplanırken, 2009 yılında yatırımların yüzde 27'sini oluşturan hisse senetleri 2010 yılında varlıklı kişilerin portföylerinde yüzde 26'lık bir paya sahip oldu.