Nişasta bazlı şekere kota kriz çıkardı

Tohum Sanayicileri ve Üreticileri Alt Birliği (TSÜAB) Yönetim Kurulu Başkanı İlhami Özcan Aygun, nişasta bazlı şeker (NBŞ) kotasının artırılmasının 3,3 milyar dolarlık katma değer kaybına neden olduğunu öne sürdü.

Nişasta bazlı şekere kota kriz çıkardı
Nişasta bazlı şekere kota kriz çıkardı
GİRİŞ 04.03.2011 18:09 GÜNCELLEME 04.03.2011 18:09
Bu Habere 1 Yorum Yapılmış

Aygun, yaptığı yazılı açıklamada, NBŞ kotasından dolayı 4,5 milyon ton küspenin ve 600 bin ton melasın üretilemediğini, bunun hayvan besisinde kullanılamaması nedeniyle de 150 bin ton et açığı oluştuğunu iddia etti.

Türkiye'nin pancar şekeri sektörünün yıllık ekonomik büyüklüğünün 4,8 milyar lira (3,2 milyar dolar) olduğuna, doğrudan veya dolaylı olarak 10 milyon kişinin geçimini bu sektörden sağladığına işaret eden Aygun, halen Şeker Kanunu kapsamında kota tahsisi yapılan 7 şirkete ait 33 şeker fabrikasının kurulu pancar şekeri üretim kapasitesinin 3,1 milyon ton/yıl olduğunu, söz konusu 7 şirketten birinin kamuya, 6'sının özel sektöre ait olduğunu hatırlattı.

Şeker Kanunu kapsamında NBŞ üretimi yapan 5 şirkete ait 6 fabrikanın kapasitesinin 1 milyon ton/yıl, kota tahsis edilmeyen ancak ihraç amaçlı şeker ve nişasta üretim faaliyetinde bulunan 4 şirkete ait 4 fabrikanın kapasitesinin ise 486 bin ton olduğunu hatırlatan TSÜAB Başkanı Aygun, açıklamasında şöyle devam etti:

''Ağırlıklı olarak uluslararası sermaye şirketlerinin yatırım yaptığı NBŞ sektörü, milli sermaye ile kurulmuş, 33 fabrika ile yaklaşık 4 milyar dolar yatırımı bulunan, ülke ekonomisine sağladığı katma değer ve yarattığı istihdamla stratejik bir sektör olan pancar şekeri sektörünün geleceğini tehdit eder hale gelmiştir.

Yürürlüğe 2001 yılında giren Şeker Kanunu'ndaki NBŞ kotalarının bakanlar kurulu tarafından yüzde 50 artırılması veya eksiltilmesi yetkisi, 2003/2004 pazarlama yılından itibaren değişik oranlarda NBŞ kotalarının artırılması yönünde uygulanmış olup, son yıllarda NBŞ/pancar şeker oranı yüzde 15'lere çıkmıştır. Söz konusu artırım kararlarının yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle açılan davalarda alınan yürütmeyi durdurma ve iptal kararları, davaların sonuçlanması geciktiğinden fiilen uygulanamamakta ve etkisiz kalmaktadır.

NBŞ veya pancar şekerinden birinin kotasının artırılmasının, diğer ürünün aleyhine olacağı bilinen bir gerçektir. Yani pancar şekerine alternatif bir ürünün kotasının artırılması, tarım sektörünü ve pancar sanayinin desteklediği yan sektörleri olumsuz etkilemesi kaçınılmazdır.''

AB içerisinde pancar üretiminde söz sahibi olan ülkelerde kota oranlarının ve üretiminin çok düşük olduğuna işaret eden Aygun, AB 27'nin ortalama NBŞ üretim kotasının kuru madde bazında yüzde 4,92, Almanya'da yüzde 1,92, Fransa ve Hollanda'da sıfır olduğunu hatırlattı, ''yabancı sermayeli ve fırsatçı şirketlerin yerleştiği birkaç gelişme yolundaki ülkede'' ise NBŞ kotasının yüksek olduğunu öne sürdü.

-PANCAR ŞEKERİ ÜRETİMİNE ETKİSİ-

Türkiye'de, bir pazarlama yılında hiç pancar şekeri üretilmediğini, bu durumun, yan sektörlerle birlikte milli ekonomiye yaklaşık 3,2 milyar dolarlık bir kayıp olarak yansıdığını kaydeden İlhami Aygun, şu bilgileri verdi:

''Bu kayıp istihdam ve nakliye sektörünü olumsuz etkilemiş, yaklaşık 60 bin tarım işçisi işsiz kalmıştır. Düşük kapasite kullanımı, üretim maliyetini artırmış, tüketici pahalı şeker tüketmiştir.

Son 8 yılda pancar şekeri üretimindeki yaklaşık 1,8 milyon ton pancar şekeri üretimi daralmasının hayvancılığa yansıması 4,5 milyon ton pancar küspesinin ve 600 bin ton melasın kullanılamaması şeklinde olmuştur. NBŞ kotalarının ülkemizde, AB ülkelerine oranla yaklaşık 2 katı oranında fazla uygulanmasının sadece et üretimine olumsuz yansıması yaklaşık 150 bin tondur.

Yani, NBŞ'de kota artırımı sonucunda, son 8 yılda, 1,8 milyon ton şeker üretilememiş, 300 bin hektar alanda pancar tarımı yapılamamış, 3,3 milyar dolarlık katma değer kaybı olmuş, 60 bin tarım işçisi işini kaybetmiş, 4,5 milyon ton küspenin ve 600 bin ton melasın üretilememesi sonucu 150 bin ton et açığı oluşmuş, şeker fabrikalarının yüzde 60 kapasiteyle çalışması sonucu maliyetler artmıştır.''

-NBŞ'NİN SAĞLIĞA ETKİSİ

Aygun, nişasta bazlı şekerin insan sağlığına etkileri konusunda toplumda kaygı ve tereddütler ortaya çıktığına, tüketicilerin gıda ve beslenme tercihleri konusunda karar veremez hale geldiğine işaret etti.

Şekerpancarı üretimindeki azalmanın tohumculuk sektörünü de olumsuz etkilediğine dikkati çeken Aygun, Sağlık Bakanı Recep Akdağ'dan, NBŞ'lerin insan sağlığına olumsuz etkilerinin araştırılmasına yönelik olarak başlattığı çalışmalara ek olarak; bir süreden beri gıda, beslenme, Türkiye'de üretilen sebzeler ve tohumlar konusunda asılsız, yanıltıcı ve karalayıcı nitelikteki yanlış haberler yayan ve bu işten kendi meslek ve işleri için haksız kazanç sağlayan kişilerin iddiaları konusunda da araştırma başlatmasını istedi.

KAYNAK: AA
YORUMLAR 1
  • mevhibe inal 13 yıl önce Şikayet Et
    Önce sağlık... Amerikalı bağımsız doktor ve kuruluşlar bas, bas bağırıyor. İlaç-Tohum şirketleri ile denetleme kuruluşları, senato ilişkilerini. AB ülkeleri Amerikadan her sene daha az mısır-soya alıyor..gmo lu olduğu için. Biz her sene daha çok mısır-soya alıyoruz. Amerikada okul kantinlerinde mısır şurubu kullanıldığı ve obeziteye sebep olduğu duşunuldüğü için meşrubat-gazlı içecek satışları %90 azaltıldı. Bn. Obama gmo karşıtı, doğal tarımı beyaz saray bahçesinde sembolik destekledi. EFSA denetimlerine önem verin..
    Cevapla