Kotil: Artarak devam edecek

Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) Genel Müdürü Prof. Dr. Temel Kotil, “TUSAŞ olarak yılda yaklaşık 1 milyar dolar Ar-Ge’ye para harcıyoruz. Önümüzdeki 10 yıl boyunca artarak devam edecek. Yılda bin mühendis işe alıyoruz, 3 bin 600 mühendisimiz var. 10 bin mühendise gidiyoruz.” dedi.

Kotil: Artarak devam edecek
Kotil: Artarak devam edecek
GİRİŞ 03.05.2019 16:26 GÜNCELLEME 03.05.2019 16:26

Ticaret Bakanlığı koordinasyonuyla Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) tarafından düzenlenen Türkiye İnovasyon Haftası kapsamında TİM Genel Sekreteri Prof. Dr. Kerem Alkin’in moderatörlüğünde panel gerçekleştirildi.

TUSAŞ Genel Müdürü Prof. Dr. Temel Kotil, şirketin birçok projesi olduğunu ve onları geliştirdiklerini belirterek, daha da büyümek istediklerini kaydetti.

TUSAŞ’ın bu sene 2,6 milyar dolar ciroya ulaşmasını beklediklerini ifade eden Kotil, 2028’de 11 milyar dolar ciroya çıkmayı hedeflediklerini söyledi.

Kotil, George Friedman’ın “Gelecek 100 Yıl” kitabını gençlerin okumasını önererek, bu kitabın Türkiye’nin süper güç olacağından bahsettiğini ve 3. Dünya Savaşı’nın çıkacağına değinildiğini aktardı.

Böyle bir savaşın çıkmamasını dileyen Kotil, “Savaş denilince akla birilerini öldürme olarak algılamayın. Diğer ülkenin savunma sistemini ortadan kaldırma olarak anlayın. Siz gençlerin buna gönül vermesi ve inovasyon ortaya koymanız gerekiyor. Biz Türkleri aya götürmeniz gerekiyor.” diye konuştu.

Kotil, “gelecek yüzyıl inovasyon yüzyılı” diyerek, “Savunma şirketi olduğum için savunmadan bahsedeceğim, gelecek yüzyıl teknolojinin savaşı.” dedi.

Kotil, İDEF 2019’un verimli geçtiğini, yurt dışından çok konuk geldiğini aktararak, “TUSAŞ olarak yılda yaklaşık 1 milyar dolar Ar-Ge’ye para harcıyoruz. Önümüzdeki 10 yıl boyunca artarak devam edecek. Yılda bin mühendis işe alıyoruz, 3 bin 600 mühendisimiz var. 10 bin mühendise gidiyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

“474 milyon dolar Ar-Ge harcaması yapıldı”

ASELSAN Genel Müdürü Prof. Dr. Haluk Görgün ise değişimin hızının hiçbir zaman şimdiki gibi olmadığını, gelecekteki değişim hızının da şimdikinden daha hızlı olacağını vurguladı.

Ar-Ge ve teknoloji açısından ulusal ve bölgesel ekonomiler ve toplumlar, işletmeler için değişimin temel dinamiğinin Ar-Ge ve inovasyon olduğuna dikkati çeken Görgün, şu anda her bir unsurun bu değişim ve dönüşümü sorguladığını söyledi.

Görgün, değişimin üretimine etkisinin, maliyet düşüşü, verimlilik artışı, pazar payı artışı, bölgesel kalkınmaya katkı sağlama, girişimciliğin artışı, değişen sürecin üretime olan etkileri olduğunu söyledi.

Savunma sanayisinin dışa bağımlılığın azaltılması ve yerli milli ürünlerle ihtiyacın giderilmesinin ASELSAN’ın temel hedeflerinden olduğunu aktaran Görgün, şunları kaydetti:

“ASELSAN’ın yaptığı yatırımlar açık ara birinci olduğunu gösteriyor. ASELSAN'ın yaklaşık 4 bin Ar-Ge personeli var. Geçen yıl 474 milyon dolar Ar-Ge harcaması yapıldı. Temel olarak şirketin anayasasında var, her yıl cironun yüzde 50’sini mutlaka Ar-Ge’ye ayrılıyor. Geçen sene 54 üniversite ile çalıştık. 126 proje ASELSAN tarafından desteklendi ve üniversite projelerine ödenen miktar 154,2 milyon dolar oldu.”

“(Patent) Son 3 yılda yaptığımız çalışmaların meyvesini görüyoruz”

HAVELSAN Genel Müdürü Ahmet Hamdi Atalay ise son yıllarda odaklandıkları konular arasında güvenlik ile ilgili çözümler bulunduğunu aktararak, siber güvenlik alanında faaliyet gösterdiklerini söyledi.

Teknoloji şirketi olarak sürekli yeni teknolojilerin arayışında olduklarını ifade eden Atalay, “Yapay zeka, büyük veri, nesnelerin interneti, artırılmış gerçeklik, otonom sistemler, yeni nesil haberleşme 5G teknolojileri, siber güvenlik üzerinde çalışıyoruz.” dedi.

HAVELSAN merkezine çok yakın 10 kamu ve özel üniversitenin bulunduğuna işaret eden Atalay, üniversitelerdeki gençlerin bu işin içinde olmalarını istediklerini söyledi.

Atalay, yenilikçi fikir kampanyaları gerçekleştirdiklerini, öğrencilerin fikirlerini sadece sunmalarını değil, uygulamaya da koymaları için Açık inovasyon Merkezi kurduklarını anlatarak, gençlerin fikirlerini denemelerini sağlayacak ortamlar hazırladıklarını, burada mentorluk yapacak mühendislerin de mevcut olduğunu, bu merkezde Türkiye’nin yıldızlarını ortaya çıkarmak için çalıştıklarını kaydetti.

Atalay, inovasyon yarışmalarının da olduğuna işaret ederek, “Yazılım alanında patent çok zor. Son 3 yılda yaptığımız çalışmaların meyvesini görüyoruz. Fikri teşvik etmek, toplamak ve değere dönüştürmek üzere özetlediğimiz inovasyon sürecini destekliyoruz.”

“Bütün inovasyon faaliyetlerimiz sahada ihtiyaç duyulan ürünler”

Savunma Teknolojileri Mühendislik ve Ticaret AŞ (STM) Genel Müdürü Murat İkinci de şirket olarak savunma alanında önemli ürün gamına eriştiklerini belirterek, STM’nin geliştirdiği ürünleri dünya pazarına pazarlamayı da hedef edindiğini söyledi.

STM’nin su üstü ve su altı platformlarda yenilikçi tasarımının İDEF’te ciddi anlamda ilgi çektiğini ifade ederek, şunları kaydetti:

“Su altı optik haberleşme sistemi Ar-Ge projesini ürüne dönüştürdük. Bütün inovasyon faaliyetlerimiz sahada ihtiyaç duyulan ürünler. Duvar arkası radar, keskin nişancı atışlarından etkilenilen alanlarda üzerinde patlayıcı taşıyan dronelerimizi geliştirdik. Otonom drone ve akıllı mühimmat sistemlerimiz bulunuyor. Ürünlerimiz sahada aktif olarak kullanılmaktadır. Mikro ve nano uydu projeleri de oluşturduk. LAGARİ 2020’nin başında uzaya atılacak ve göreve başlayacak. Siber saldırılarla ilgili çalışan Siber Füzyon Merkezimiz de çalışmalarına devam ediyor.”

“Yeni savunma ekosistemi dinamiklerine bütünsel olarak yaklaşılması önemli”

Kale Grubu Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Osman Okyay, bu haftanın önemli bir fırsatolduğunu belirtti. Hızlı davrananın rekabet avantajı elde edeceği bir dönemden geçildiğini aktaran Okyay, şunları kaydetti:

“Bu dönem, ülkeler açısından bir yandan fırsat penceresi sunarken diğer yandan tehditleri beraberinde getiriyor. Hal böyle olunca yetkinlikler kazanmak tüm ülkeler açısından büyük önem taşıyor. Dünyadaki tüm gelişmeler göz önüne alındığında, ülkemizin de yeni savunma ekosistemi dinamiklerine bütünsel olarak yaklaşması, özel sektör-kamu-akademi iş birliğini geniş proje zeminlerinde ve çift kullanımlı teknolojileri kapsayacak şekilde desteklemesi büyük önem taşıyor.”

"Yatırımcı çekmeyi sağlayan şey farkılılaşma"

Türk Ekonomi Bankası (TEB) Genel Müdürü Ümit Leblebici, yatırımcıyı içeriye çekebilmek, ülke şirketlerinin daha iyi yerlere gelmesini sağlamak ve rekabete açık dünyada en iyi şirketler oluşturmanın önemine işaret ederek, "Bunu sağlayan tek şey farklılaşma. Eğer farklılaşmaya başlarsanız hem yabancı yatırımcıyı hem de şirketlerinizin global anlamda yarışabilmesini sağlıyorsunuz." diye konuştu.

Leblebici, farklılaşmayı sağlayan tek şeyin "yaratıcılık kültürü" olduğunu aktararak, "İnovasyon haftası o kültürün oluşmasını ve o kültürün birbirinizle etkileşim yaratabilmesi için en önemli hafta. Ticaret Bakanlığı himayesinde yaptığımız bu haftada biz 7 yıldır hep ana sponsor olduk." bilgisini verdi.

Banka olarak, topluma, müşterilerine ve çalışanlarına iyi bir banka olmayı amaçladıklarını vurgulayan Leblebici, toplumun ve şirketlerin gelişimine katkı sağlamak için çok sayıda proje gerçekleştirdiklerini anlattı

KAYNAK: AA