Geleceğimizi kurtaracak meslek

Sanal alemde kamu ve özel sektör kurumlarına artan saldırılar sonrasında siber güvenlik uzmanlığı gözde mesleklerden biri oldu. On binlerce lirayı bulan ücretlere rağmen, Türkiye’nin bu alanda çalışacak nitelikli ve stratejik insan gücü ihtiyacı bir hayli fazla. Kendini iyi yetiştirenler, hem kendini hem de ülke geleceğini kurtaracak.

Geleceğimizi kurtaracak meslek
Geleceğimizi kurtaracak meslek
GİRİŞ 28.01.2019 11:51 GÜNCELLEME 28.01.2019 11:52

Son dönemin dillerden düşmeyen konusu bilişim güvenliği, meraklısına yeni kariyer fırsatları da açıyor. Mesela şirketlerin peşinizden koştuğu bir siber güvenlik uzmanı olabilirsiniz.

 

 

Bu işlere merakınız varsa, azimliyseniz neden olmasın? Malumunuz ilgi bilgiyi doğurur. İyi yetişmiş kişilerin özel ve kamu sektöründe rahatlıkla istihdam edildiklerini belirtelim. Siber saldırılar, günlük hayatımızın gerçeği, devletlerin ve şirketlerin de korkulu rüyası oldukça bu meslek, stratejik bir önem kazanıyor.

SANAL ALEMİN ÖNCÜ KUVVETİ

 

 

Madem zamanın ruhunu yakalayan kazanıyor, madem ki mavi veya beyaz gibi yaka rengine takıntılı işler biraz geride kalıyor; siber güvenlik uzmanlığı da tam da bu dönemin mesleklerinden biri olarak karşımıza çıkıyor. Aslında meslek olarak bile tanımlanmayabilir. Bir yaşam biçimi. Tıpkı geleceğin uğraşlarının bürüneceği şekil gibi. Hani öyle 9:30-18:30 mesailerinden değil. Kapısında, ‘Açılış uyanınca, kapanış sıkılınca’ yazacak türden. O halde bu haber, “Ne olacak bu çocuğun hali, sürekli yazılım peşinde” diye eleştiren ebeveynlere de gelsin. Çünkü artık, doktor ol, mühendis ol devrinin sonu göründü, görünüyor.

YÜKSEK TEKNOLOJİ DEVRİNİN UĞRAŞ ALANI

Duygular, anlar, iş yapış şekilleri kısacası birçok şey sanal dünyaya iletilirken; siber güvenlik uzmanları da buradaki saldırıların öncü kuvveti durumuna gelecek. Görevleri sadece saldırıyı savuşturmak değil, ufuktaki olası atakları da tahmin etmek. Birçok kurumun yatırım yaptığı bu alanda, sadece eğitim yeterli değil aynı zamanda bilişimle ‘kafayı yemiş’ olmanız gerekiyor. Bu yolda ilerleyip kendini kanıtlayan dahilerin kazancı 50 bini buluyor. Piyasadaki rakamlar ise 3 bin 500 ile 15 bin arasında değişiyor.

SİBER KAMP’A İLGİ BÜYÜK

“Türkiye’nin bilişim güvenliği, alanlarında çalışacak çok sayıda insan gücüne ihtiyacı var” diyen Teknoloji ve İnovasyon Derneği Başkanı Mehmet Fatih Zeyveli, bu alanda binlerce kalifiye personel gerektiğine dikkat çekiyor. Ülkemizde üniversitelerde ve özel sektörde siber güvenlik eğitimi henüz yeterli olmadığını anlatan Zeyveli, gençlerin doğru eğitim alamayınca kendilerini geliştiremediklerini söylüyor. Dernek bu amaçla kolları sıvamış. 2017 yılında başlayan Siber Camp ile birçok yetenekli genç yetiştirilmiş. Bu sene de Turkcell ve MentakIK desteği ile bu kampların dördüncüsü düzenlenecek. Her sene bu kampa bin 700 ila 4 bin kişi arasında başvuru olduğunu öğreniyoruz. İlgilenenlere hemen detayları verelim.

ZORLU REKABETE VE EĞİTİME HAZIR OLUN

Zorlu bir elemeden sonra kampa katılmaya hak kazanan gençler iki haftalık çok yoğun bir programa katılıyor. Konusunda marka olmuş birçok uzman, eğitim sürecine dahil oluyor. Sınavlardan sonra tatlı bir rekabet ile iki hafta boyunca çeşitli puanları toplayan gençler, gruplar halinde yarışıyor. Bu sene de eğitime katılma hakkı kazananların bir kısmı Turkcell’de işe başlayacak, kalanlar için de onlarca firma haber bekliyor. Bizden söylemesi.

HACKER BAŞKA BİR ŞEY

İşin tanımı sorduğumuz Fatih Zeyveli şu cevabı veriyor: “Bu işe gönül veren veya çalışanlar denilince akla hacker geliyor. Onların bilgilerine sahip, ama amacı zarar vermek olmayan dürüst kişilere biz siber güvenlik uzmanı diyoruz.”

BAŞARILI OLAN GENÇLERE ONLARCA FİRMADA İŞ

Türkiye’nin siber güvenlik uzmanı açığına sivil toplumdan da destek geliyor. Bu amaçla, Bilişim ve İnovasyon Derneği, her yıl Cybeer Camp’ı düzenliyor. Önceki kamplardaki zorlu eğitimlerden geçen 120 gencin çoğu büyük şirketlerde çalışmaya başlamış veya kendi işlerini kurmuş. Mesleğin gelecek vaad ettiğini, büyük kurumların birçoğunda bilişim güvenliği birimleri kurulmasından anlayabilirsiniz. Burada çalıştıracak nitelikli iş gücü sayısı ise çok az. Ayrıca siber güvenlik hizmeti veren firmalarda da benzer durum söz konusu. Fatih Zeyveli, konunun önemini, “Daha önceki kamplardaki yetişen gençlerden 30 tanesi Turkcell’de işe başladı. Turkcell’de yeni mezunların bu pozisyonlarda işe alınmaları çok zor olmasına rağmen, iki yıldır çalışan bu arkadaşlarımızla ilgili çok yüksek bir memnuniyet var” örneği ile özetliyor.

Detayda yoğun çalışma

Erken konuşmuş olabiliriz ama dünyanın gittiği yön bu taraf. Yeni bir şey söyleyen kazanıyor. ‘Beni ne doktorlar, ne mühendisler istedi’ söyleminden başka bir şeye gidiyoruz. Havalı olsun diye satır aralarına sıkıştırdığımız ve inovasyon dediğimiz şeyi doğru okuyan öne çıkacak. O halde detaydaki sorulara kulak veriniz hanımlar beyler. Hani gidişattan anlaşıldığı gibi, insanın ‘hiçbir şey olma’ hakkı var mıdır? Tabi ki var... İş ilanlarındaki onlarca kriteri (yükü) reddetme hakkı? Bu da sorulur mu, aşkolsun.... Sokakta boncuk satmayı isteme hakkı? Ne demek orhanorhun, kaldırımlar senin... Başka bir yol var mıdır? Yürü be koçum kim tutar seni... Bu arada ‘Beni ne doktorlar, mühendisler istedi’ cümlesi başka bir serzenişe mi aitti? Neyse biz gidişata bakalım.

KAYNAK: YENİ ŞAFAK