Trump'ın ilk senesinde Türkiye-ABD ticareti arttı

ABD Başkanı Trump`ın göreve gelişinin ilk yılında güvenlik ve diplomasi alanında yaşanan gerginlikler, Türkiye ve ABD ticari ilişkilerine yansımadı.

Trump'ın ilk senesinde Türkiye-ABD ticareti arttı
Trump'ın ilk senesinde Türkiye-ABD ticareti arttı
GİRİŞ 19.01.2018 14:22 GÜNCELLEME 19.01.2018 14:26

İki ülkenin ticaret hacmi, 2017`nin 11 ayında bir önceki senenin aynı dönemine göre yüzde 16,6 artarak 18,7 milyar dolara ulaştı.

ABD Başkanı Donald Trump'ın göreve gelişinin ilk yılında güvenlik ve diplomasi alanında yaşanan gerilimlere rağmen Türkiye ve ABD arasındaki ticaret hacmi, 2017'nin 11 ayında bir önceki senenin aynı dönemine göre yüzde 16,6 artarak 18,7 milyar dolara ulaştı. 
Türkiye ve ABD arasındaki ticari ilişkiler, Trump'ın başkanlık görevini devraldığı 2017'de artarak devam etti.

Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) verilerine göre, Türkiye'nin ABD'ye ihracatı, 2017'nin 11 ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 32,4 artışla 7,9 milyar dolar oldu. Bu ülkeden yapılan ithalat ise aynı dönemde yüzde 7,2 artarak 10,8 milyar dolar seviyesinde gerçekleşti. İki ülkenin dış ticaret hacmi, 2017'nin 11 ayında bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 16,6 artarak 18,7 milyar dolara ulaştı.

Kasım 2017 itibarıyla ulaşılan dış ticaret hacmi, 2016'nın tamamındaki 17,5 milyar dolarlık tutarı geride bıraktı. Türkiye'nin ABD'ye ihracatı, 2016'da 6,6 milyar dolar olurken bu ülkeden ithalat 10,9 seviyesinde gerçekleşmişti.

"İHRACATIMIZ İYİ BİR PERFORMANS GÖSTEREREK HIZLA YÜKSELDİ"

Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-ABD İş Konseyi Başkanı Mehmet Ali Yalçındağ, Trump'ın resmi olarak ABD'nin 45'inci başkanı oluşunun birinci yılında, Türkiye-ABD ekonomik ilişkilerini AA muhabirine değerlendirdi.

Yalçındağ, Türkiye ile ABD arasında kapsamlı ve derinlikli ekonomik ilişkiler olduğunu belirterek, "Zaman zaman siyasi-diplomatik ilişkiler ile ekonomik ilişkilerin farklı viteslerde ilerlediği görülebilir. Trump’ın başkanlığının ilk yılı, biraz böyle bir dönem oldu. Ekonomik ilişkiler, siyasi dalgalanmaların gölgesinde kaldı, iki ülke arasında vize sorunu gibi cesaret kırıcı pürüzler yaşandı." dedi.

Trump'ın kampanyasında, ABD ekonomisini canlandırmayı vadettiğini hatırlatan Yalçındağ, bunu ciddiye almayanların yanıldığını söyledi.

Yalçındağ, Türkiye'nin de ihracat potansiyeli güçlü bir ekonomi, Türk iş dünyasının ise her türlü fırsatı hızla değerlendirme esnekliği ve reflekslerine sahip olduğunu ifade ederek, "Böyle olunca, ABD'deki gelişmeye olumlu cevap verildi ve ihracatımız gerçekten iyi bir performans göstererek hızla yükseldi. Rakamlar da bu performansı gösteriyor, Kasım ayı itibarıyla ABD'ye yaklaşık 8 milyar dolarlık ihracat yaptık. Geçen yılın aynı dönemine göre, ihracatımızı yüzde 32,4 artırdık. Tahmin ediyorum ki 2017’de ABD ile ticaret hacmimiz 19 milyar doları aşabilecek. Bunlar bizi cesaretlendiren, daha fazla çalışmak için teşvik eden rakamlar." diye konuştu.

"DOĞRUDAN YATIRIMLARI CANLANDIRMAK ÖNCELİK OLMALI"

Türkiye ve ABD arasındaki canlanan ticari ilişkilere yeni boyutlar katılması gerektiğine işaret eden Yalçındağ, özellikle 2017’de neredeyse durma noktasına gelen doğrudan yatırımları canlandırmanın en büyük öncelik olması gerektiğini vurguladı.
Yalçındağ, iki ülke arasındaki dalgalı siyasi ilişkilere rağmen Türk şirketlerinin ABD’de doğrudan yatırım yapma iştahının artarak sürdüğüne dikkati çekerek, "Türkiye, ABD’ye yatırım yapan ülkeler sıralamasında en hızlı yükselen 9'uncu ülke konumunda. Türk firmaları, ABD’de Texas’tan California’ya, New York’tan Florida’ya kadar hemen her eyalette binlerce istihdam yaratıyor." bilgisini verdi.

Bölgesindeki tüm sorunlara rağmen Türk ekonomisinin 2017’yi yüzde 7 civarı büyümeyle kapatacağının öngörüldüğünü anlatan Yalçındağ, "Amerikan şirketlerinin, bu dinamik ekonominin ortaya koyduğu fırsatları muhakkak değerlendireceğine inanıyorum. Tabii iş dünyasının önünün açılması, 2017’de yaşadığımız vize sorunu gibi, neredeyse 'suni' diyeceğim engellerin çıkmaması lazım. Türk-Amerikan ittifakı, kısa vadeli sorunlara kurban edilmeyecek kadar önemli." değerlendirmesinde bulundu.