Çalışma izni başvurusu için online sistem kurulacak

Yurt dışından mühendis getirmek için çalışma izni başvurusunu Ankara'ya gelerek yapan iş adamlarının işini kolaylaştıracaklarını ifade eden Müsteşar Acar, sanayici ve iş adamlarının çalışma izni başvurusunu internet üzerinden yapıp, en geç 15 gün içinde neticelendirici bir sistem kuracaklarını kaydetti.

Samsun Ticaret ve Sanayi Odası tarafından Samsun Samsun Kent Kültür Sanat Merkezi'nde düzenlediği ‘6331 sayılı iş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nun Getirdiği Yetki ve Sorumluluklar' toplantısına katılan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Kurumu Müsteşarı Fatih Acar, toplantı öncesinde yaptığı konuşmasında sanayici ve iş adamlarına yönelik açıklamalarda bulundu. İş sağlığı güvenliğinin yanı sıra Samsun'un istihdam sorunları konusunda da önemli kararlara imza atacaklarını ifade eden Müsteşar Acar, istihdam sorunlarının 1.5 yıllık bir süre içinde çözmeyi hedeflediklerini belirtti.

Sanayici ve iş adamlarının dinlenmeden, tek taraflı kararlar alıp uygulanma mantığının artık kalkması gerektiğini söyleyen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Kurumu Müsteşarı Fatih Acar, "Ankara'da oturup talimatlar vererek ‘Şöyle bir yasa çıktı, bu yasayı uygulayacaksınız' gibi bir takım yukarıdan talimatlarla işlerin bu şekilde cereyan ettiği sanılıyor. Burada iş yapan, her şeyini ortaya koyan, aybaşı geldiği zaman işçimizin ücreti nasıl ödenecek diye düşünen, sıkıntılar çeken, şöyle bir yatırım yaptık acaba karşılığını alabilecek miyiz diyen, uykuları kaçan sanayici ve iş adamlarımız var. Bunları dinlemeden tek taraflı kararlar aldık, bunları uygulayacaksınız gibi bir mantığı, ülke gündeminden kaldırmamız gerekiyor." dedi.

"İŞ ADAMI BİLGİSAYARDAN BAŞVURU YAPABİLMELİ"

Uluslararası İLO normları kapsamında ülkede gerekli değişim ve dönüşümün gerçekleştirmeye çalıştıklarına da değinen müsteşar Fatih Acar, "Onlar istediği için değil, bizim insanımıza yakışan normlar olduğu için bu değişim ve dönüşümü bakanlıklar olarak yapmak zorundayız. Çalışma bakanlığı olarak bu çalışmalarımızı tamamladık. Şimdi mutfağa indik. İş kanunu devreye girdi. Önceden bir iş adamı yatırım yapıp yurt dışından mühendis getirmek istediğinde çalışma izni için Ankara'da müracaat ediyordu. 6 ayda, 3 ayda çalışma izni veriliyordu. Böyle şey olur mu?. Bir iş adamı için çalışma izninin 30 günde verilmesi çok uzun bir süredir. 1 haftada verilebilmelidir. Yatırım yapmış, o mühendisi getirmesi lazım. Niye 30 gün beklesin. Ama Türkiye'deki bürokrasi bu ve benzeri konularda sıkıntı olarak karşımıza çıkıyor. Tabi ki aynı gün yapamayabiliriz. Güvenlik ve emniyet soruşturmaları var. Ama en azından 30 gün bir çalışma izni için uzundur. Bu bakanlık iş adamının önünü açmak için vardır. Biz bu süreyi 15 güne indirdik. Bunun yanında bilgisayardan müracaat etmeye geçmeliyiz. İş adamı Ankara'ya gelmemeli. Bilgisayardan müracaatını yapacak, neticelendirilip kendisine bu izin verilecek."değerlendirmesinde bulundu.

Dünya'da olduğu gibi Türkiye'de de de iş kazaları ve meslek hastalıkları önemli bir sorun olduğuna dikkat çeken Samsun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu, "Toplumsal politikaların oluşturulmasında piyasa ekonomisinin yaygınlaşması, rekabetin artması, sağlık ve güvenliği ikinci plana atmamalıdır. Bu amaçla geliştirilen İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu'nu oldukça önemsiyoruz. Ancak bu kanun işletmelerimiz için pek çok uygulama yaptırımını da gerektiriyor. Söz konusu yatırımlar karşısında işletmelerimizin hazırlıksız olmaması adına paylaşılacak olan bilgiler büyük önem arz etmektedir." şeklinde konuştu.

Samsun Vali Yardımcısı Hasan Özhan ise iş kazalarının yaşanması yönünden Türkiye'nin başarılı bir noktada bulunmadığının altını çizdi. Vali Yardımcısı Özhan, “Yılda bin 500'e yakın iş kazasında ölümlere sebebiyet veren bir ülkeyiz. 100 bin sigortalı işçi sayısı ile bu oran Avrupa'da yüzde 2.5, ABD'de yüzde 2.6, Türkiye'de ise yüzde 15.3. Bu AB üyeliği görüşmeleri yürüten G-20 üyesi bir ülkeye yakışmıyor. Bu sadece işçi işveren konusu da değil. İş kazaları sonucunda meydana gelen yaralanma ve ölümler aynı zamanda insan hakları ihlali, yaşam hakkına müdahaledir. Getirilen kanunla inşallah bu rakamlar Avrupa seviyesine düşer. İstendikten sonra yapılmayacak bir şey yok." ifadelerini kullandı.